Tekil Mesaj gösterimi
Alt 05-08-2007, 09:40 AM   #1 (permalink)
tresor
Çevirmen
 
Üyelik tarihi: May 2007
Mesajlar: 327
Tesekkür: 0
90 Mesajinıza toplam 284 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
tresor is an unknown quantity at this point
Standart ON IKINCI MELEK- OG MANDINO


Og mandinonun baska bır kıtabından dunyanın en ıyı satıcından bazı alıntıları daha once sızlere yollamıstım, bır sıtede aynı yazarın sıstem yayıncılıktan cıkan onikinci melek ASLA VE ASLA VAZGECME ısmınde bır kıtabıyla alakalı yazılarını okudum. Burcucum senden rıcam bu kıtabı bulup bıze tanıtman mumkun mu ? benım su anda burdan bulmam zaman alır, ama bende arkadaslarımdan rıca edecegım bana bulup yollasınlar, oyle bır lıste yaptım kı daha bıtmedı mı dıyorlar okudugm yazıyı sızlere burada aktarıyorum herkese ıyı pazarlar tresor

Bu çok güzel sözle karşılaştığım yer Sistem Yayıncılık'ın aynı isimde çıkan bir kitabıdır. Sabah aradım kütüphanemde, bugünümüze neler verebilir bir iki satır yazayım diye, o kadar güzeldi ki ama birine vermişim. İhtiyacı olan biridir illaki, çünkü gezen bir kitaptır o, bilge bir enerjisi vardı. Yüklüydü yani. Şimdi hangi ailede, ne acılara şifa oluyordur kim bilir? Işık dolu yolu açık olsun!

Sevgili,

Bu hikaye, benim hikayemmiş gibi görünse de bir yerlerde senin veya bir sevdiğinin hikayesiyle de birleşecektir illaki. Bu yüzden biraz uzun sürecek; gün, ay, yıl... yıllar, kim bilir? Yorulmazsan eğer gel sende. Bütün korkuları, duyguları bir bir yaşayacak, hepsine girip çıkacağız. Tek kural şu: İçimizden yükselen o duygu içinde sadece 30 saniye kalmak; fark etmek, içindeki öğretiyi alıp, varsa şifalandırıp çıkmak. Fark edelim, izin verelim, serbest bırakalım, çıkalım hemen. Eğer içinden geliyorsa ağla, aksın içindeki zehir; gülmek geliyorsa, gül, neşe saç evrene sen de. Sendeki her iyileşme, evrene bolluk, bereket, şifa, neşe, güzellik, sağlık, sevgi ve huzur olarak dönecek. Eee sen de içindesin zaten. Kısaca bu hikaye de hem okuyan, hem oynayan, hem paylaşan, hem de yeniyi yaratan olacağız. Eğer tüm kalbimizle katılırsak, istersek eğer, değişmeyi ve dönüşmeyi, kendi Öz hikayemizi yeniden yazarız. Ne dersin, Hazır mısın?


Şimdi, daha hikayeye başlamadan önce, girmeden o karanlık tünele çok güçlü olmalıyız. Hem de çok... Onun için bir kart çektim: Brahma Kumaris'in Erdem kartlarından biri bu: "Olumlu" çıktı: Diyor ki günün kartı: "Düşüncelerimin ve hareketlerimin çekirdeği umuttur: Her bir ruha ve tüm doğaya iyi dileklerimi sunarım".



Şimdi gerçekten yaşanmış hikayemize başlıyoruz:



Ümran 15 yıl önce tanıdığım hemşire bir arkadaştı. Hayatımda tanıdığım en iyi, en aydın hemşiredir kendisi. İlk tanışıp (O 21 ben 26 yaşındaydım), hayat hikayemizi paylaştığımızda, bana, "Sen martıya benziyorsun" demişti. Hatırlıyorum da o zaman, "beni nasıl bir kuşa benzetir?" diye düşünmüştüm. Richard Bach'ın Martısıymış benzettiği. "Ben Richard falan tanımam, martı filanda olmam!" demiş çok kızmıştım hem de. N'aparsın? O zamanlar güzeldim ama çok bir cahil.

Aradan zaman geçti, kitapevi ziyaretlerimden birinde rafa konmuş Martı'yı buldum. Hem de Richard Bach' ınkisi. Ümran'ı andım sevgiyle. Şöyle bir karıştırınca okudum sandım, yerine koydum, incecik bir kitaptı ama ben parama kıymadım, almadım. Bir kaç yıl sürdü kitabın madde şuuru ile benim şuurumun evrimleşmesi. Sonunda sürekli karşıma çıkmaya başlayınca, raflara konmuş o Martı, okumaya karar verdim, kıydım paramı satın aldım. Biter bitmez aradım Ümran'ı; teşekkür için, beni o kuşa benzettiği için... Meğerse hayat hikayemi dinlediğinde onurlandırmak istemiş beni, biraz geç oldu ama anladım; iyi niyetliymiş kendisi.


Gelelim "On ikinci Melek" Kitabıma:



Hayatımın dönüm noktalarında sürekli yoluma çıkan yazarlarındandır Og Mandino. On İkinci Melek'te görünüşte aşılmaz engellerle yüzyüze gelen insan ruhunun zafer kazanma çabalarını o kadar güzel bir yaşam öyküsüyle dile getiriyor ki, kitap bitince gücünüz yeniden şarj olmuş ama ağlamaklı bir suratla öylece kalakalıyorsunuz.

Kısaca hikayenin özeti: Öykünün kahramanı olan başarılı iş adamı John yeni göreviyle bağlantılı olarak çocukluğunun geçtiği kasabaya yerleşir. Ailesi ile mutlu mesut yaşarken bir gün, trafik kazasında karısını ve tek oğlunu kaybederek dünya cenneti bir anda cehenneme döner. Kendisini bir türlü sevdiklerinin anılarından, dayanılmaz acısının içinden çıkartamaz ve rın kıyısına kadar gelir... Tam planını, programını yapmış, akşama ra hazırlanmışken, işte o sırada On İkinci Melek hayatına girer. Bu ilişki, kitabı okuyan sevgiliye modern bir sevgiyi, cesareti, kararlılık ve zafer meselini anlatır. İnsanın her türlü zorluğa göğüs gererek kendi içindeki dönüşüm sağlama gücünü harekete geçirmesini... Sözün özü; "Herkesin yaşamı, Tanrı'nın parmaklarıyla yazılmış bir peri masalıdır." der ana fikri.

E peki, bunun benim ve arkadaşımla bağlantısı nerede?

Aradım arkadaşımı; evlenmiş, bir de oğlu olmuş. Antep dolaylarında yaşıyormuş. Bir ay sonra İstanbul'a geldi, şendi, şakraktı. Oğluyla çok mutluydu ama kocasıyla pek değil. Planlar yapıyordu; boşanacak ve oğluyla mutlu bir hayat kuracaktı... İzni bitti, gitti. Ancak iki ay sonra haberleşebildik yeniden. Aradı, ağlıyordu. Oğluna ayrı kaldığımız o iki ay boyunca ne dokunabilmişti, ne de sevebilmiş. Tıp dünyasının içindeydi, teşhis egzama gibi bir deri hastalığı olarak konmuştu. Oysaki her çiş yapışında idrar, temas ettiği her yeri delik deşik yapıyordu. (Düşünebiliyor musun sevgili, o 9 aylık bebeğin acısını? Hisset şimdi, gir o acı bedenin içine... Seyirci ol ve farket, 9 aylık o bebek neler hissediyor, anlayabiliyor musun? Tamam, çık şimdi!.. )


... Arkadaşım çok bilgiliydi ama bebeğinin acılarına merhem olamıyor, danıştığı uzmanların tüm mesleki bilgileri de hastalığın gerçek tanımını bulamıyordu. Götürdüğü bütün uzmanlar hala "egzema" diyor ve onun tedavisi uygulanıyordu. Aslında daha teşhisi bile tam yapılamamıştı hastalığın. Ve O, üniversiteden bir asistan hekimle araştırmaya başladı; kitaplar yaladı, yuttu, resmen hızlandırılmış tıp okudu. Bir ay, iki ay, üç ay, dört ay, beş ay, altı ay, yedi ay...

Sonunda hastalığın adı bulundu. O minicik oğluna löseminin şu milyonda, milyarda bir olan çeşidinden piyango çıkmıştı. O zamanlar demişti hastalığın adını ama hani insan hoşuna gitmeyen şeyi hemen siler ya, bende sildim bilgi kutumdan.

Artık arkadaşımın ışığı sönmüş, hayatında karanlık hüküm sürüyordu. Oğlu periyodik aralıklarla ölümlerden dönüp dönüp geri gelirken, hatta tam ölürken kurtarıyorlardı hemen. Anne de hiç hal, moral kalmamıştı. Benimse sadece acısına ortak olmaktan başka yardımım. Sadece uzaktan izliyor, istediğin zaman ara, "içini dök" diyordum.

Bir gece 03.03 te telefon açtı:

- "Gülerrr… oğlum ölüyor…"

- "……..,

- "……..,



Sabah aradım, oğlu buradaymış J



Bir gece ağlayarak yine telefon açtı:

- " Güler, Gülerrrrr oğlum ölüyor!",

-"Sakin ol, lütfen, iyi olacak!"... hani kendi dediğime bile inanmadığım klişe bir cümleydi ama olsun o an iyi geliyordu ona da, bana da.


Sonra bir gün o kitap geçti elime, Og Mandino' nun kaleminden akan; Onikinci Melek.




 

 

Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın

Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu

Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir?

Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz.

Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım?

Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.

25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.

tresor isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla