Regina'nın günlüğü
 

Bugün suçluluk ve ego telkinlerini dinlediğim 3. günüm ve garip şeyler oluyor. Eğer bu günlüğü tutmazsam içinden çıkamam diye yazıyorum. Aslında kötü bir hafta geçiriyorum. Dün gece yatakta ağladım mesela. Uzun zamandır ilk kez ağladım. Sanırım çekim yasasıyla tanışalı beri ikinci kez. Telkinler pozitif sonuç vermeden önce biraz kötü hissetme olasılığı olduğu yazıyordu bu sitede bi yerlerde. Keşke hic karıştırmasa mıydım diye düşünmeye başladım, herşey iyi gidiyordu çünkü. Tabiiki bu bi yalan. Herşey istediğim kadar iyi gitmiyordu. Özellikle birşey istediğim seviyeye yaklaşmıyordu bile. Biliyorum bu konuda bazı bloklarım var. Üstesinden tam anlamıyla gelemiyorum. İlk gece çarpıntı oldu kalbimde. İkinci gece ağladığımı söylemiştim bir de çok ama çok ilginç rüyalar gördüm. Normal rüyalarım gibi değillerdi. Ve suçluluk telkininin bir sonucu olduğu belliydi. Bu sabah duru ve mutlu uyandım ama akşam saatleri böyle oluyorum. Zaten huzursuz ve mutsuz olmak için bir nedenim oldu az önce. Sabretmedim. Yapacağım şey %90 böyle hissettirecekti bile bile yaptım. Saçmalıyorum söylediklerimden bişey anlaşılmıyo. Geçelim...

Bugün bir iş gezisindeydim. Londra'daydım. Bütün gün metrolarda ordan oraya gittim. Acıkınca bir puba girip yemek yedim. Kılım kıpırdamadı. Yani öyle kolay değil benim için tek başıma bi puba girip yemek yemek. Sanırım ilk kez yaptım. Burger King'de bile tek başıma huzursuz olurdum. Sanırım bundan sonraki hedefim tek başıma tiyatroya ya da sinemaya gitmek.

Bundan 3 ay önce bambaşka biriydim. Hayatta güzel şeyler olabileceğine inancı kalmamış, sürekli ağlayan, krizler geçiren, ölmek isteyen hatta kendimi öldüremeyi bile düşünmeye başlardım yakında böyle gitseydi. Ama 7/7/2007 de inanılmaz bi deneyim yaşadım ve hayatım değişti. Bir saat bile çalışmaya katlanamadığım bir konuda doktoraya başlamak üzereydim. Bir gece kendimi şartladıktan sonra sabah psikolog olmam gerektiğini bilerek uyandım. Şimdi 1 yıllık bir kurs sonucu klinik psikoloji doktorası yapmama olanak tanıyacak bir diploma alıcam. Çok mutluyum. Ders çalışmaktan ömrümde ilk kez zevk alıyorum.

Part-time çalışıyordum iş o kadar sıkıcıydı, para azdı... Çok istediğim bir yerde full time çalışmaya başladım. Üstelik 4 kişi almak istedikleri halde görüşmeye çağırdıkları insanlar arasından yabancı olmama rağmen bitek beni kabul ettiler işe. Standartlarını çok yüksek tuttuklarını benim takımlarına çok uyduğumu diğer insanları aradıkları gibi bulurlarsa alacaklarını yavaş yavaş arayacaklarını söylediler. Hepsi bana harika davranıyo, sürekli yardımcı oluyo. İkinci günğmde beni iş yemeklerine davet ettiler. Herşey çok güzel gidiyor. İşte şimdiye kadar çok başarılıyım. Hala wğitim dönemi umarım böyle gider, gidecektir...

Herşeyden öte psikolojim çok fazla düzeldi, gülmeye eğlenmeye pozitif düşünmeye başladım. Gitmek istediğim ülkelere tatillere gittim. Yazılarımı yazmaya başladım hatta kitap projem var ve synopsisi, taslağıyla ilk iki bölümü bitti. Bence mükemmel oldu, oluyor... Babamla görüşmüyorduk görüşmeye başladık. Ömründe bana beni sevdiğini hiç söylememiş babam artık her telefon konuşmasının sonunda söylüyor. 2 yıl sonra onu ilk kez gördüm ve çok büyük kavgalar etmiş dargınlıklar yaşamış olamamıza rağmen ayrılırken bana sarılıp ağlayarak beni çok sevdiğini, benim için herşeyi yapacağını söyledi. İnanılmaz sorunlu bir ilişkim vardı ve atmam gereken çok büyük bir ilk adım vardı. O adımı attım. İlişkim hala çok sorunlu ama benim her gün içimi yiyen kendimi kötü hissettiren şey ortadan kalktı. Yine de sanırım benim ilişkiler konusunda bir bloğum var. Diğer herşeyi halledebiliyorum ama bu konuda ömür billah şanssız oldum da demiyeyim, kendim ettim kendim buldum. Klasik yanlış insanın ötesinde bişeylerdi, sanki bu güne kadar kendime acı çektirebilmek için ilişki yaşadım. Hayatımın bu noktasında beklediğim gelişme işte bu. Bana sözde aşık olan ölüp biten etrafımda pervane olan erkekler hiç eksik olmadı. Ama hiç mutlu bir ilişkim de olmadı. Sorun ne ise çözmek ve ilerlemek istiyorum artık. Evet istediğimi de belirttikten sonra kapatayım bu günlüğü. Ağlamaklı hissediyorum kendimi. Başağrısı vs tarzı şeyler yaşamadım ama baş dönmesi var hafif hafif. Dinlediklerimin etkisi var mı bilemem. Belki de dozu arttırmalıyım. Şimdilik bu kadar. İyi haberlerle görüşmek üzere...

Ynt: Regina'nın günlüğü
 

öncelikle aramıza hoş geldin regina....
evet telkinler gerçekten etkili, sende bunu fark etmeye başlamışsın,
umarım sıkılmayıp devam ettirirsin,çünkü bilinç altını yeniden onarmak kolay
olmuyor,biliyorsun sende.
umarım her şry gönlünce olur.
mutluluklar..... s456 s456 s456

Ynt: Regina'nın günlüğü
 

Teşekkür ederim. Devam ettiricem bu kötü hisler geçecek ve buraya geip ÇOK MUTLUYUMMMMMMMM! :) diue yazıcam :)

Ynt: Regina'nın günlüğü
 

her şey zamanla yoluna giriyor. şu ara çok keyifli olduğum için bu cümleyi çok rahat söylüyorum belki ama bundan sonra bu ve buna benzer şeyleri unutmak istemiyorum, unutmama izin vermeyeceğim. sen de sakın unutma olur mu onayi

"bilinçaltının gücü" kitabını geçen hafta bitirdim ve tekrar baştan başladım. ara ara açıp okumak, vay be aslında ben neymişim demek için baş ucu kitabım ilan ettim.

umarım her şey gönlünce olur, olacaktır... hismiley

Ynt: Regina'nın günlüğü
 

O kitabın yazarı kim yıldızlar? Ben sürekli secret okyorum, secret seyrediyorum, secret web sitesinde dolaşıyorum, kendime vision board tarzı videolar hazırladım onları seyrediyorum, yeni bişeyler arıyorm aslında... Bu arada burçdaşmışız :)

Ynt: Regina'nın günlüğü
 

regina öncelikle hoş geldin safalar getirdin..
günlük açmakla iyi yapmışsın..zaman zaman dönüp yazdıklarını oku..ilerlediğini göreceksin..telkinleri dinlediğimizde önceleri fark etmiyoruz ama yazdıklarımızı okudukça aslında ilerlediğimize şahit oluyoruz..ve gerekli motivasyonu yine kendimizde buluyoruz..aslında ne kadar güçlü olduğumuzu keşfediyoruz..gerçi yazdıklarını okudukça senin kendi kendini analiz etme yeteneğinin mesleki olduğu kadar içsel olduğunuda anlıyor insan..yalnız senden ricam..zaman zaman özeleştiri yaptığında kendine insaflı davranman..çünkü kendimizi lime lime etmek bir işe yaramıyor..bilinç altının gücü nü josef murphy yazmış yıllardır döner döner okurum ve çok faydalanırım..birde ışığı arayanların karanlık yüzünü okumanı tavsiye ederimyazarını hatırlamıyorum ama shamanic biliyor şimdi imdadıma yetişir..tekrar hoşgeldin arkadaşım..başarılarının katlanarak artmasını diliyorum..saygılı sevgiler..

Ynt: Regina'nın günlüğü
 

Bilinçaltının Gücü, Joseph Murphy, Ötesi Yayıncılık.

gerçekten benim çok hoşuma gitti. secret den o kadar keyif almamıştım.

evet burçdaşız. aman bu koç burcunun yanar dönerliğine kulak asmamak lazım. delidir ne yapsa yeridir ama çok iyidir di mi hismiley seviyorum kendisini...

Ynt: Regina'nın günlüğü
 

hayalayaz o kadar haklısınki söylediğin herşeyde, sanırım sende de analiz kabiliyeti var... yıllar önce bi psikoloğa gitmiştim kötüydüm çünkü. bişeyin yok deyip göndermişti. sonra benim hakkımda yazdığı raporu okumuştum, ortalamanın üzerinde zekası ve içgörüsü var demişti bana da öyle söylemişti sen çok güçlü bi insansın ve bu mükemmel bi hayata sahip olmaktan daha değerli bişey demişti. son zamanda kendimi analiz ettikçe söylediğin şeyi gördüm yani kendini suçlama ve cezalandırma eğilimi. bilinçli atılan bazı adımlar ve telkinlerle çok yol katettim ama tamamen ortadan kaldıramadın yıllarım alışkanlığını heralde. belki bilirsin carl jung'ın kişilik tesi var, orda healer idealist diye bişey çıkıyorum ve orda da bunu anlatıyor yani kendini suçlama cezalandırma eğilimini. eğer gerçekten mutlu olmamın önündeki engel buysa bunu ortadan kaldırmak istiyorum. çok teşekkür ederim yazdıkların için.

yıldızlar çok sağol okuycam kitapları... herkese sevgiler.

Ynt: Regina'nın günlüğü
 

Ynt: Regina'nın günlüğü
 

sevgili regina
insanları hissetmeye ve hayata onların gözüyle ve onların penceresinden bakmaya çalışıyorum...bu sitede olanları hissetmek ve hayata onların gözüyle ve onların penceresinden bakmak daha kolay...çünkü hepimiz bir diğerimizin başka versiyonu gibiyiz..birimizin şu anda deneyimlediklerini, diğerimiz daha önce deneyimlemiş oluyor..değişik deneyimlerimiz olduğu zamanda ,birbirimizin iyiliğini o kadar çok istiyoruzki, içgüdüsel olarak doğru şeyler söyleyip doğru eylemlerde bulunuyoruz..ben günlüklerde dolaşırken,aralarında yaşam, deneyim,ve yaş olarak muazzam fark olan insanların birbirlerini çok naif bir şekilde..içinden geldiği gibi bir kaç söz yazarak motive ettiğini görürürüm sevinirim..aslında birbirimizi hiç görmemiş ve hiç bir zaman görüşmeyecek olsakta..birbirimizi tanıyoruz...çünkü büyük çoğunluğumuz değişik versiyonlarda aynı sonuçları getirmiş deneyimler yaşamışız veya halen yaşıyoruz..
kendini cezalandırmak istediğin, keşke yapmasaydım dediğin deneyimlerine bir bak, mutlaka o deneyimi yaratmaya karar verdiğinde onun en iyi veya o, anda yapılabilir şeylerin en iyisi olduğunu göreceksin..bizler hepimiz çok zeki ve çareler üreten insanlarız..çaresizlik bizim lugatımızda yazmıyor..geçmişte bir karar verdiysek.. mutlaka o, o an için en iyi çaredir..kendini cezalandırırken hep bunu düşün..telkinleri dinledikten sonra ,ben öyle yapıyorum..keşke dediim anda ..o anki durumdan başlayarak..ürettiğim çareleri bir bir gözden geçiririm,bakarımki lapacı kadınlar gibi kaderime razı gelip her şeyi hemen kabullenmemişim..bir yığın çareler üretip içlerinden en iyi olanı seçmişim, ama o da beni istediğim sonuca götürmemiş..o zaman kendime şunu söylemeyi adet edindim ben hayal ayaz şu...konuda ben elimden gelenin en iyisini yaptım, şimdi eskiye göre daha tecrübeliyim ve bu tecrübenin ışığında hayatımı daha güzel düzenleyip huzurla yaşamaya muktedirim...sevgili regina yeni tanışıyoruz..beni yanlış anlamanı arzu etmiyorum..amacım sana akıl öğretmek değil..belki benim yaptıklarım sana örnek olurda tekamül yolun kısalır, ve daha az üzülürsün diye yazdım..saygılı sevgiler..