Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri

Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/index.php)
-   Tartışma Fikir Telakisi (http://www.hayatimdegisti.com/forum/tartisma-fikir-telakisi/)
-   -   Geri Dönüşüm (http://www.hayatimdegisti.com/forum/tartisma-fikir-telakisi/892-geri-donusum.html)

Umutlu 17-02-2007 03:44 AM

Geri Dönüşüm
 
Yaşamın en tatsız tarafi sona eriş şeklidir...


Şüphesiz ki yaşamı tersten yaşamak daha güzel,
hatta mükemmel olurdu.Nasıl mı?

Camide uyanıyorsunuz. Bir tahta sandık içersinde,
herkes karşınızda saf durmuş, iyiliğinize dua ediyor
ve tüm haklar helal edilmiş vaziyette.

Tabuttan doğruluyorsunuz, yaşlı, olgun ve ağırbaşlı
olarak.Herkes etrafınızda, büyük bir itibar,
iltifatlar, çocuklar ,torunlar hepsi hazır.Arabanıza
kurulup evinize gidiyorsunuz.

Doğar doğmaz devlet size maaş bağlıyor,
aylık veya üç ayda bir maaşınızı
alıyorsunuz. Ne güzel, hazır maaş, hazır ev....

Altmışlı yaşlara kadar hersey garanti, huzur içinde
yaşıyorsunuz. Sağlığınız gittikçe düzeliyor, kaslar
güçleniyor, kuvvetleniyorsunuz.

Bir gün çalismak istiyorsunuz
ve işe ilk başladığınız gün size hosgeldin hediyesi
olarak bir plaket ve altın kol saati veriyor patronunuz..
Genel Müdürlük veya bunun gibi yüksek bir makamdan
tecrübeli bir insan olarak işe basliyorsunuz.
Herkes karsinizda elpençe divan...

Vücudunuzda da bazı hoşa giden hareketler de
başlıyor. Gittikçe zayıflıyor forma giriyorsunuz.
Diger hormonal aktiviteler artıyor, fevkalade.....
Aman ne güzel günler basliyor...


Derken birgün patron size artık Üniversiteye gitsen
daha iyi olur diyor. Bu arada babanız ortaya çıkmış,
"fazla çalıştın" diyor "artık eve dön, işi bırak,
okumaya başla, harçlıgın benden olsun..."

Keyfe bakar mısınız ?

Okuduğunuz dersler gittikçe kolaylaşıyor. Ekmek elden,
su gölden bir dönem başlıyor. Partiler, diskotekler,kızların sayısı artıyor.
Derken anne ve babanız sizi götürüp getirmeye başlıyor, araba
kullanma derdi de yok artik....


Günün birinde sizi okuldan da alıyorlar, "evde otur,
keyfine bak, oyuncaklarınla oyna" diyorlar...Mamanız
ağzınıza veriliyor, zaman zaman altınızı bile
temizliyorlar, hatta bu durum alışkanlık yaratıyor ve
hiç tuvalet kullanmamaya başlıyorsunuz.

Derken Anneniz bir gün size süt verme
kararını alıyor ve başka bir keyifli dönem basliyor.
Mama artık her yerde, her an ve en taze seklinde
hazır.

Bir gün karanlık ılık ve sıcak bir ortama
giriyorsunuz. Beslenmek için ağzınızı açmaya dahi
gerek yok, bir kordondan besleniyor, sıcacık,
yumuşacık, gürültü ve patırtısız bir ortamda yasıyorsunuz.


Küçülüyor, küçülüyor, ufacık bir hücre halini alıyorsunuz.


Ve günün birinde müthiş bir olayla hayatınız bitiyor....

Can Yücel
Böyle bi imkan sunulsa acaba denemek ister miyim diye düşündümde.
İlginç bi deneyim olucağı kesin kesin olmasınada bi şartla!!Sona ulaştığımda yeniden
doğmak kaydıyla utananadam 44



dost78 17-02-2007 08:08 AM

Geri Dönüşüm
 
Güzel ve farklı bir yaklaşım,hayatın anlamını hissetmek adına yazınızdan etkilendim,
Baştan başlamak veya sondan başlamak bence o kadarda önemli değil,önemli olan farkındalıkla yaşamak,kendimizin farkında olmak,çevremizin farkında olmak,hatta kendimizi dışarıdan ikinci bir kişi gibi uzaktan izlemek,böylece tam bir farkındalık elde edebiliriz,insan ebediyet için yaratılmış,insanın yapısında,ruhunda bu var,bu yüzden insan hiçbir zaman yok olmayı kabullenemez,Yaratıcı bizi ebediyet için yaratmış,bu beden bir elbise gibidir

mudokon 17-02-2007 11:22 PM

Geri Dönüşüm
 
vay vay vayyyyyyyy.güzel yazı etkilendim.
insan hayatı normal bakış da (doğum büyüme ölme)
göze pek hoş gözükmezken tersten harika oluyor.aslında ikiside aynı.

Umutlu 07-06-2007 01:13 AM

Ynt: Geri Dönüşüm
 
Şöyle bir çevrenize baksanıza allah aşkınıza sistem ne kadarda ince ince örülmüş,küçük küçük zincirlerle birbirine bağlanmış,tıkır tıkır işlemekte hala biz insanoğluna inat!Bizlere inat diyorum zira tarih sahnesine adım attığımızdan bu yana hiç durmaksızın sistemin orasından burasından tırtıklıyan içten içe çökertmeye çalışan kemirgenler gibiyiz.Bişeyleri ileri götürürken bişeyleri nasılda yerle bir ediyoruz çoğu zaman ve ne geç farkına varıyoruz hep.Tabi idrak ettiğimizdede "son pişmanlık fayda etmiyo" maalesef:)Büyüyoruz,olgunlaşıyoruz,ilerliyoruz,mod ernleşiyoruz,yaratılmış kusursuz sistemi el birliğiyle çökertmeye çalışıyoruz sözde bir adım daha ileri gidebilmek adına.Egolarımız yüzünden sistemi kendimize uydurmaya çalışıp duruyoruz.Sadece bizim mi söz hakkımız var yeryüzünde diğer varlıklarında "söz" hakkı,yaşam hakları yok mu sizce ya da sadece "şimdi"nin
tüm olanaklarını bu kadar pervasızca kullanmak "yarın"ı düşünmeden haksızlık değil mi yarının insanoğluna!Hiç hesap sormazlarmı ilerde dönüp bize ya da yüzlerine bakıcak yüzümüz olur mu dersiniz cevap vermeye çalışırken ya da bırakın onlara hesap vermeyi o kadar uzağa gitmeyelim vicdanımıza kim anlatıcak bütün olan biteni niye,kim için yaptığımızı?Aklanır mıyız dersiniz kurulan vicdan mahkemelerinde bi parça kaldıysa tabi elbet.Öyle kutsal bi düzenin içine gönderilmişizki herbirimiz,tüm kaynaklar öylesine serilmişki ayaklarımız altına bilememişiz bi türlü kadrini kıymetini.Sürekli bi mutsuz olma, elindekiyle yetinmeyi bilemeyip şikayet etme,hayatını,çevreni eleştirme hali vs vs vs.Yeter be kardeşim hiç mi bakmazsın kafanı kaldırıp şöyle bi çevrene ya da bakıp bakıp hiç mi denemezsin görmeyi ara sıra.Hadi geçtim yap-boza kuşbakışı bakıp idrak etmenide hiç mi yok elindeki parçaların içinde değerli gördüğün,seni hayata bağlayan,her gün şükretmeni sağlayan...O kadarmı kıymetsiz gözünde herşey!Değmezmi sana verilmiş şu hayat her gün kana kana yaşanmaya şartların her ne olursa olsun,her nerde yaşıyorsan yaşa!Bir daha düşün bakalım ;şu bi türlü seni memnun edemeyen hayat ve içindeki herkes,herşey bir daha karşına çıkacak mı...? sapkal89


WEZ Format +3. Şuan Saat: 02:26 AM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.