ogrenen adam
 

* ya iste boyle sayin sozluk yazarlari ve okurlari. bugun kime sorsan sana ogreten adam'i gosterir, oglunu da bilir. sagolsun kaan ertem bunlari her birimize ogretmistir. peki ya ogrenen adam'i kimse biliyor mu? iste ogrenen adam'in drami burada baslar, bak anlatiyorum:



ogrenen deyince insanin aklina ogrenci geliyor dogal olarak. ogrenci dedigin cocuk veya genc, delikanli bir seydir. yasi geckince kisilerin universiteye girisleri, okula baslamalari falan ancak gazetelerde okudugumuz bir iki haber olabilir. oysa akademik basamaklari tirmandikca karsilasacagin ogrenci portresi de degisecektir. kelli felli, cogu 30'larina merdiven dayamis ve kimisi merdivenin ustunden nanik yapan yuksek lisans, doktora ogrencileri var ama sen okuyani adamdan saymayan bir neslin ahvadi oldugun icin onlari da adamdan saymiyor insanlarin 'askerdan kacmak', 'is hayatindan saklanmak' gibi bahanelerle o isi yaptigini iddia ediyorsun ekseriyetle. oyle sanmasan dahi onlarin sadece ogrenci oldugunu, bir meslekleri olmadigini saniyorsun. senin sikin sagolsun, oyle san tabii de elimizde hala bir ogrenen adam yok farkindaysan.



ogrenim hayati ogrenmekle degil ezberlemekle gecen, mezun oldugun gun beyninin ogrenen yerlerini muhurletip asla ve kat'a meslegiyle alakali yeni bir satir okumayan, meslek ici egitim denilen seyi de angarya bellemis beyler ve hanimlarla doluyken ortalik ogrenene tabii ki adam denmiyor ne bileyim inek deniyor, hiyar deniyor mesela.



ee hala bir ogrenen adam tanimi yok degil mi ortalikta? iste bunlari okuyup da neden ogrenen adam olmayacagini ogrenen kisiye ogrenen adam deniyor, sana degil.

Kaynak: EkşiSozluk