başkaldırı edebiyatı
 

genele seslenmeyen, alışıldık cümlelerin, bakış açısının haricindeki edebiyat..

genel olarak türkiyede siyasi içerikli kitaplar akla gelir..

bunun yanında ayrıntı yayınlarının yeraltı edebiyatı dizisindeki kitapları örnek verebiliriz ve unutmadan

*

yusuf atılgan'ın aylak adam'ını da içine aldığını düşündüğüm edebiyat türü.



başkaldırı ile varoluş arasında bağlar kurulabilir nitekim. düşünüyorum, hissediyorum, başkaldırıyorum - ama illa ki - varım. başka türlü modernite'nin getirdiği tarih, bilim ve felsefe retoriğinin dışına çıkmanın, yalnız kalmanın ya da kendi olmanın pek bir yolu yoktur bu edebiyata göre.



albert camus'nün yabancı'sı için demişler böyledir diye. evet öyledir, fakat başkaldırmak konusunda camus çok farkı bir metodu uyguladığı için, varoluş felsefesi içinde yer alıyor biraz da. yoksa varoluşçu olmak zorunda da değil.

yok böyle bir şey...



edebiyat zaten hali hazırda başlı başına bir başkaldırıdır,varoluşa,statükoya,otoriteye,totalit eriye kıla tüye,en önemlisi bembeyaz bakir sayfalara,ayrıca başkaldırı,kaşkaldırı diye bi kategorisi yoktur,oturan yerlerinizden akım sallamayınız...



Kaynak: İtüSözlük