anksiyete
 

hoş olmayan özellikleri ile diğer duygulanım şekillerinden ayrılan ve kaygı, bunaltı kelimeleri ile de ifade edilen bir duygulanım şeklidir. somatik fizyolojik belirtileri yanında psikolojik özellikleri olarak sıkıntı, heyecan, aniden kötü bir şey olacakmış hissi ve korkusu sayılır.

bilinçli olarak tanınan bir dış tehlike veya tehdide karşı ortaya çıkan ve belirtileri aynı olan korku dan kaynağının bilinmez olmasıyla ayrılır. yaşamda etkin olmayı ve istenen hedeflere varma ve doyum almayı engellediği seviyeden itibaren psikiyatrik bozukluk olarak kabul edilir.

kaynak: esat göktepe



kaynak: ingilizce sözlük.

bunu kullanan şunu da kullandı:tandans



cık cık...



insanın yaşama sevincini alıp yerine mide bulantısı koyan rahatsızlıktır. tedavi edilse bile sık sık tekrar eder. çalan her telefonda ürkülür, çoğu ortamda güvensizlik, diken üstünde durma durumu oluşur. insanın içi sıkıntıyla dolar ve boğazını veya karnını bıçakla yarsa, nefes alabileceğini ve sıkıntısının geçeceğini düşünür. boktandır.

literatürde yaygın anksiyete bozukluğu olarak geçer.

nefes alamadığı için daha derin nefesler alır kişi ama onlar da yetmez.halbuki ilk nefes yeterlidir demişti bi psikiyatrist. insan nefes alamadığını zannediyormuş.

gerginim üstüme gelmeyin nidalarının çokça duyulduğu kişilerde görülen sıkıntı,gerginlik,evhamlı olma hali.

sıkıntı geliyor, tıkanıyorum. bunalıyorum ve boğulacak gibi oluyorum.



telefon ya da kapı çalsa hemen çok heyecanlanıyorum ve kalbim hızla çarpmaya başlıyor.



nedensiz yere kalbim kötü kötü çarpıyor. hemen aklıma kötü hastalıklar geliyor ve bende de mutlaka bir kalp hastalığı var diye düşünüyorum. hastanelere kaç kez gidip çeşitli tetkikler yaptırdım. doktorlar bir şeyim olmadığını söyledikleri halde aynı belirtiler tekrar tekrar oluyor. tıbba inancım kalmadı.



öyle şiddetli sıkıntı basıyor ki öleceğim, çıldıracağım ya da aklımı kaybedeceğim diye çok korkuyorum. yerimde duramıyorum. nefesim daralıyor, titriyorum, üşüme-ürperme geliyor, başım dönüyor. bu nedenlerle acil servislere koşturduğum oluyor.




anksiyete kişinin yokedilebileceğini , herşeyini yitirebileceği, bir hiç olabileceğini algılamasıdır.tedavi olarak anksiyeteyi ortadan kaldırmak değil, toleransı artırmak gerekir.korkudan farklıdır.

korku dış dünyadan gelen, nedeni bilinen, kesin, ve iç çatışmadan kaynaklanmayan bir tehdite verilen yanıttır.

anksiyete ise nedeni bilinmeyen, bilinçdışı içsel faktörlerden özellikle içsel çatışmalardan kaynaklanan, belirsiz bir tehdite verilen yanıttır.öyledir böyledir.farklıdır.

yaygin anksiyete bozuklugu olarakta bilinen aşırı bunalma ve iç huzursuzluk olarak baş gösterin duygudurm bozukluğu rahatsızlığıdır. terleme, titreme, soguk nemli eller, nefes alma guclugu, taşikardi gibi belirtileri vardir. kişi kendini huzursuz, sabirsiz, heyecanlı ve dikkatsiz hissedebilir. dikkatini herhangi bir şeyin üzerinde yoğunlaştıramaz. kendini içinde bulunduğu durumun, daha kötü ve sonuç alınamaz durumda olduğuna inandırır.

iki başlıkta incelenir.
tehlike ya da tehlike olasılığında yaşanan gerginlik,korku,endişe,kaygı,huzursuzluk,sıkıntı,b unaltı,tedirginlik ifade edilen duyguları karşılamak için kullanılır ve aslında hepimizin için çok bilindik bir duygu olmakla birlilkte halk arasında günlük kullanıma yansımamış bir terimdir.



Kaynak: İtüSözlük