![]() |
mad men reklamın altın çağı, piyasanın dahi çocukları sloganıyla 1960'ların new york'unda geçen değişik bir yapım. yakında e2'de yayına giriyormuş. izlemek lazım... yapımcıları aynı zamanda the sopranos un da yapımcıları olan yakında ekranlara gelecek dizi. e2 trailer'ı ile midemi bulandırılmış yeni dönem e * * dizilerinden. amerikada reklamcılık işinin altın çağı döneminde, piyasanın altın çocukları olarak lanse edilen meymenetsizleri konu alan bir diziymiş... the sopranos'un yazar ve yapımcıları yapmış yine. bende diyorum var bir meymenetsizlik... http://media.amctv.com/... http://www.youtube.com/... ve ayrıca sanıyorum bu sefer doğru yerdeyim! * spoiler------------------- lucky strike sigaralarının reklam fikrinin nasıl çıktığı konusu ilk bölümde anlatılan konudur. ne hikmetse dizide çok fazla sigara içilmektedir. spoiler------------------- 17 eylül pazartesi günü, e2 ekranlarında yayınlanmaya başlanacak olan dizi. trailer ında çalan şarkı amy winehouse - you know i'm no good vee evet... vee tabii ki... e2 ekranlarında yayınlanmaya başlayan ve daha ilk bölümde insanı kendine bağlayan, 1960'ların reklam dünyasını konulan şahane dizi. enterasan bir giriş oldu. çok fazla detay var fakat dönemi bilemediğimiz için neyin komik, neyin ilginç, neyin dikkat edilmesi gereken nokta olduğunu bir çırpıda kavrayamıyoruz. sadece güzel bir replik vereyim de dizinin cazibesine parmak basayım. kadın aşık olmadığı için evlenmediğini falan söyler. reklamcı -metin yazarı adam ise der ki: - aşk benim bulduğum bir şey. heyecanlanmak, yemeden içmeden kesilmek, konuşamamak vs. halbu ki aşk diye birşey yok.onu biz icat ettik. mutlu olun deyu. buna inadırdık fişman... yani ben şimdi tam şey edemedim de bu mealde yani. izleyin. güzel dizi. ama seks neyim beklemeyin, yok. ona niyetlenen soft pornocuların önünü kesmeyi borç bilirim. sonador düzeltti sağolsun : aşk dediğiniz şey benim gibi adamlar tarafından naylon çorap satmak için uyduruldu. izlerken sigaradan tiksinmenize neden olacak kadar çok sigara içilen dizi. sigaradan vakit bulunabilirse reklamcılara da küfredilebilir. dönemin özelliklerini yansıtmaya çalıştıklarına göre kadının statüsü konusunda abd'yi eleştirdiklerini düşünüyorum. e2 de yayımlanmış , gerek senaryosu, gerek diyalgoları-kostümleri gerekse ışıklarıyla, tadını damağımda bırakmış dizidir. pazartesi sendromunu bana pek bir güzel atlattırıyor. zira kendisi pazartesi günü e2 de 22:15 te başlıyor. e o zamana kadar da insan pazartesiyi iple çekmez mi? herşey bir yana gerçekten oldukça beğendim. bölümleri gerçek bir sinema tadında. dizi bitiminde koltuğa çakılıp kalmayı bana gayet güzel anlatmış, ülkemin 'çocuklar duymasın', 'kurtlar vadisi' gibi dizilerinden sonra bir kaç beden büyük gelip, yayından kaldırılmamasını umduğum ama şimdiden haksız eleştirilere maruz kalmış, aha dizi böyle çekilir e en bi güzel örneklerden olan yeni dizi. edit: başroldeki hakikatli karizmatik abimizin de ayaklarının pek bir büyük olduğunu da gördüm. don drapper abimizin haftada 40 usd'ye çalışan sekreteri peggy karakterine hasta olduğum dizidir. Kaynak: İtüSözlük |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 11:37 PM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.