![]() |
makber hamiyet yüceses şarkısı. sertab erener tarafından da yorumlanmıştır. meyhanelerin, rakı masalarının şarkısıdır. sözleri her yer karanlık pür nur o mevki mağrip mi yoksa makber mi yarab? kabrin çiçekten bir türbe olmuş dönmüş o türbe bir haclegaha okuyanus yayınları tarafından yayımlanan cem mumcu kitabı. rast makamındadır. sözleri abdulhak hamit tarhana aittir. mezar demektir. abdülhak hamit tarhan'ın ölen karısının ardından yazdığı bir şiirdir. eyvah ne yer ne yar kaldı gönlüm dolu ah u zar kaldı şimdi buradaydı gitti elden gitti ebede gelip ezelden ben gittim o haksar kaldı bir köşede tarumar kaldı baki o enisi dilden eyvah beyrut'ta bir mezar kaldı bildir bana nerde nerde ya rab kim attı beni bu derde ya rab nerde arayayım o dilrübayı kimden sorayım bi-nevayı derlerki unut o aşnayı gitti tutarak reh-i bekayı sığsın mı hayale bu hakikat görsün mü gözüm bu macerayı? süratle nasıl da değişti halim almaz bunu havsalam hayalim. çık fatıma! lahteden kıyam et yanımdaki haline devam et ketn etme bu razı söyle bir söz ben isterim ah öyle bir söz güller gibi meyl-i ibtisam et dağı dile çare bul meram et bir tatlı bakışla bir gülüşle eyyamı hayatımı temam et makber mi nedir şu gördüğüm yer ya böyle reva mı ey cay-ı dilber... mehmet baha tarafından olarak bestelenen ise şairin yine karısının ölümünü işlediği başka bir şiiridir. her yer karanlık pür nur o mevki mağrip mi yoksa makber mi ya rab ya habgah-ı dilber mi ya rab rüya değil bu, ayniyle vaki kabri çiçekten bir türbe olmuş dönmüş o türbe bir haclegahe bir haclegahe dönmüşse türben aç koynunu aç maşukanım ben hafız burhanın sesinden dinlenesidir, her babayiğitin okumaya cesaret edemeyeceği müzikalitede bir şaheserdir. insanı alıp götüren dinlemesi karanlık bir mezarlıkta yürümeye benzeyen şarkıdır. ulan ben de bağıra çağıra söyleyeyim dersiniz ama hem şarkının duygu ağırlığından hem de sesiniz yetmeyeceğinden pusup kalırsınız şarkınız her notada kalbinize doldurduğu taşlarla. dördüncü nesil yazar.* abdülhak hamid tarhan, yanlış hatırlamıyor isem deniz üzerinden yapılan bir lübnan yolculuğunda vefat eden eşinin ardından yasa boğulur. 6 ay boyunca karanlık bir bodrum katında yaşar. 6 ay sonra o bodrum katından çıktığında gülhane parkı'na gidip ahaliye makber şiirini okur. şiiri duyanlar lâl olur, gözyaşlarına boğulur. vefat eden eşinin ardından bu kadar dokunaklı bir şiir yazan birisi uzun yaşar mı? yaşasa da bir daha evlenir mi? abdülhak hamid, gözleri görmeyecek kadar yaşlanmışken, altıncı karısının kucağında can vermiş. cem mumcu romanı. sayfa düzeni yine bildik cem mumcu tarzı , üniversitedeyken fotokopici ile anlaşan bir kız vardı koskoca bir sayfaya iki cümle yazardı ki çok sayfa tutsun, onu getiriyor aklıma. yani teknik olarak roman yerine uzunca bir hikaye demek daha doğru olur. içeriğe gelince, modern türk romancılarının bayıldığı ensest burayada ucundan tutunuyor, üç beş aforizmanın hakkını vermemek yiğitliğe sığacak olsa gayet sıradan bir kitap derdim diyeyim, öyle kalsın. Kaynak: İtüSözlük |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 08:45 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.