Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri

Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/index.php)
-   Sözlük (http://www.hayatimdegisti.com/forum/sozluk/)
-   -   korkuyu beklerken (http://www.hayatimdegisti.com/forum/sozluk/178487-korkuyu-beklerken.html)

bluemoon24 12-01-2009 07:49 AM

korkuyu beklerken
 
eşyanın verdiği sıkıntının ve yarım kalmışlık hissinin en fazla hakim olduğu oğuz atay öyküsü. en genel anlamda gizli bir örgütten gelen tehdit mektubu yüzünden evinde kısılı kalan bir adamın hikayesi anlatılır.

kahramanımız yalnız yaşamayı seçmiş fakat hayatındaki diğer her şey gibi bunu da adamakıllı becerememiş, sevgisiz ve bu nedenle de kızgın bir insandır. liseyi bitirdikten sonra üniversiteye gidememiş ama kitaplarla kendini geliştirmeye çalışmış hiçbir zaman bitiremediği kitaplardan veya etraftan duyarak edindiği özümsenmemiş düşüncelerin karmaşası içerisinde yaşayan, yaptığı her şeyin şekilden ibaret olduğunu anlayacak kadar duyarlı fakat karşısındakinin zayıflıklarından faydalanabilecek kadar da bencil bir insanla karşı karşıyayızdır. gerçi bu bencillik hikayenin sonlarına doğru çıkar, başlangıçta öyle bir isteksizlik hakimdir ki kendi dahil kimseyi sevemez, bahçeli bir evde oturmasına rağmen saksıda çiçek bile yetiştirmez. hayatında başka bir canlının varlığına tahammülü yoktur çünkü. bunun farkında bir kişi olarak, korksa bile 3 haneden oluşan bir sokağın en ucundaki evde oturmayı tercih eder.

kendindeki sevgizliğin farkında olduğu için, hayata dair tüm beceriksizliklerini hoşgörü ile karşılayıp saygı duymanız bile mümkünken daha sonra yalnızlığını bile kabullenemeyerek reddetmesi ile nefret ettirir kendinden.. fakat bu reddediş de şekilden öteye gidemeyecek, yarım bırakılan işler listesinde yerini alacaktır.

yansıttığı sıkıntılı havanın yanında, insanı güldüren yanları da vardır. diline takılan yararsız atasözleri ve descartes için sarf ettiği cümleler acayip komiktir mesela

morde ratesden,

esur tinda serg! teslarom portog tis ugor anleter, ferto tagan ugotahenc metoy-doscent zist. norgunk!

ubor-metenga



oğuz atay'ın içinde korkuyu beklerken ile birlikte beyaz mantolu adam, unutulan, bir mektup, ne evet ne hayır, tahta at, babama mektup ve demiryolu hikayecileri bir rüya hikayelerini barındıran öykü kitabının ismi. ahmet hamdi tanpınar'ın huzur romanında bir şeyden korkmak biraz da onun geleceğini beklemektir gibi bir cümle yer alır. oğuz atay'ın öyküsüne ve kitabına verdiği bu isim, onun bu cümlelere gönderme yaptığını düşündürtür.

içindeki gökyüzüne bakmıştım. yuvarlak ve parlak ve ışıklı bir dairden başka bir şeye benzemeyen aya bakmıştım ve ne kadar güzel, tıpkı öğretildiği gibi güzel, anlatıldığı gibi güzel demiştim sonra, başımı aşağı doğru hareket ettirerek, denizde ayın ışıltılı çizgilerini aramıştım. ne acıklı bir maceraydı bu. belki de değildi belki de, bunun acıklı bir macera olduğunu da bir yerlerden öğrenmiştim, bir yerde okumuşum. hafızam zayıfladığı için, neyi nerede okuduğumu unuttuğum için, bana ait bir takım duygular olduğunu sanıyordum. acaba, içine düştüğüm durum daha önce nerede acıklı olmuştu? mısırda mı? eski yunanda mı? kendimi romantik dönemin fransızları, ingilizleri ya da almanlarıyla mı karıştırıyordum? ben bir şeyin taklidiydim fakat, aslımı bile doğru dürüst öğrenememiştim. belki de bana ne olduğunu sonuna kadar okumamıştım. yarabbim ne korkunçtu! sözleriyle insanın ' kendi kadar ' ol-a-mamasının ezberini bozan oğuz atay'ın caanım kitabı.

içerisinde oğuz atayın 8 adet hikayesinin bulunduğu nefis kitap.



kitabın adını aldığı korkuyu beklerken, babama mektup, bir mektup ve demiryolu hikayecileri harika ama bir ne evet ne hayırhikayesi var ki tam bir oğuz atay klasiği. deli gibi gülünç, ne kadar klişe varsa tekmili birden burda, tam ama yani tam. harbiden çok iyi.



bi de kitap 77'de basılmış, kitabın sonuna da içlerinde selim ileri ve kürşat başarında olduğu üç dört eleştirmenin seksenin başlarında yaptıkları eleştiriler konulmuş

aman allahım, eğer oğuz atay kitabı yazmadan bu eleştirileri alsaydı kitabın asıl malzemesi bu eleştiriler olurdu tam seksenler entelliği, ağızlarında pipo ellerinde viski fularlar falan direk canlanıyor, türk yazınıları, simgeseller falanlar filanlar resmi geçitte kitaba güldüğüm kadar bi de bu eleştirilere güldüm.



demiş miydim nefis diye

oğuz atay'ın kendini tekrar tekrar okutan eseri. bitiminden bir süre sonra, sonu getirilemeyen, hangi hikayede geçtiği hatırlanılamayan, yarım yamalak bir cümlesi düşer akla. aranır taranır bulunmaz, oturulur ve kitap baştan sona tekrar okunur. derken bir cümle daha...



ömrümü eşya ile geçiriyordum. eşyayı da sevmiyordum galiba. daha doğrusu, eşyayı, insanlarla bir tutuyordum, ikisiyle de aramda, yalnız benim bildiğim ve başkalarına açıklanması güç meseleler vardı.



ben yoktum hatta ben yokum, olmadım diyemeyecek bir yerdeydim kelimeler bile yanyana gelerek beni tanımlamak istemezlerdi. ne olurdu benim de kelimelerim olsaydı bana ait bir cümle, bir düşünce olsaydı. binlerce yıldır söylenen milyonlarca sözden hiç olmazsa biri, beni içine alsaydı! çok insan için söylendi ama, sana da uygulanabilir denilseydi. kendime gerçekten acıyabilseydim, gerçekten ümitsiz olsaydım. sonra yavaş yavaş, adım adım doğrulurdum.

korkuyu beklerken



bir mektup yazmak istiyordum, ama adres bilmiyordum. yani hiçbir adres bilmiyordum. bana inanmazlardı, bunun için utanıyordum. bana herhangi bir adres söyler misiniz? diyemezdim. oysa herhangi bir adres yeterliydi benim için. bir zorluk daha vardı o zamanlar. şimdi de var -yani bir süre geçtiği hâlde- kendi adresimi de bu mektupta yazmak sorunu beni düşündürüyor. bu hikayemi, ekspres ya da posta treni artık -belki de sadece belirli bir süre için- geçmediği hâlde, bir yolunu bularak okuyucularıma -artık müşterim kalmadı- iletebilsem bile, nerede bulunduğumu nasıl anlatacağım? bu sorun da beni düşündürüyor. ama gene de ona yazmak, hep onun için yazmak, ona durmadan anlatmak, nerde olduğumu bildirmek istiyorum.



ben buradayım sevgili okuyucum, sen neredesin acaba?

demiryolu hikayecileri



Kaynak: İtüSözlük


WEZ Format +3. Şuan Saat: 12:52 PM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.