![]() |
hollywood endüstrileşmiş sinema. amerikan sineması. bir film eşittir bir yatırım. aşk filmeri: laaa lala laa, ay ayaay , vay vaaay hıııım macera filmleri: tata ta ataaa bom bum, aaaaa aaa aaahaaaaa ha ha, dım dıdım dım dım komedi filmleri: fuck suck, shit, hödö hödö höööööö gaz filmleri: vıy vıvıvıvıy, be bebeb beee bee, dınt dınt dının dınını dınt dınt dınınıt dı dı dııı dıd dı dııı dıdıddıııı ne olduğu belli olmayanlar: bu dokuzun çeşitli kombinasyonları filmler topluluğu baseball, fbi gibi bir çok amerika imgesini daha çocukluktan öğrenmemize neden olan filmlerin çıkış yeri sinema endüstrisinin çok büyük bölümünü elinde bulunduran amerikada bir bölge. filmleri çoğunlukla bir kalıptan çıkmış gibidir ve çoğu propoganda amaclı kullanılır. ama yer yer çok iyi filmlerde çıkmıştır zannımca , , * , ve daha da var amerikan film sektörünün genel ismi büyük prodüksüyonların ortaya çıktığı ünlü aktörlerin çatısı altında bulunduğu kurum. chinese theater'daki el ve ayak izleri, kodak theater, birçok oyunculuk dersi veren kuruluş, yollar boyunca uzanan palmiyeler, kaldırımlardaki yıldızlar, yolda model gibi yürümeye çalışan yüzlerce insan, yeni bir yıldız keşfetmeye çalışan yüzlerce insan, turistler, para ver ve eğlen anlayışına dayalı bir yaşam, kalabalık, her iki sokakta bir çekilen filmler ve her sokağa düşen evsiz ve deli sayısının minimum 5-6 olması, kısacası yalan dünya. madonna'nın çok güzel bir şarkısı, klibi de süper, ilk sahnedeki ayakkabı olayından anlıyo insan madonna'ya ait olduğunu bünyesinde çekilen yüzlerce vietnam filmi ile küçüklüğümde türkiye'nin de vietnam savaşına katıldığı izlenimini veren, hatta o dönemlerde askerde olan amcamın rambo olduğu düşüncesine kapılmamı sağlayan amerikan sinema sektörü. amerikan film sektörünün simgesi olan ve bir zamanlar bir kereste firmasına reklam amaçlı yapılan pano. güzel bir the cranberries parçası.. i've got a picture in my head it's me and you , we are in bed you'll always be there when i call you'll always be there most of all this is not hollywood like i understood this is not hollywood like, like, like this is not hollywood like i understood this is not hollywood like, like, like. away, runaway, is there anybody there away, runaway, is there anybody there get away, get away, get away get away, get away, get away! i've got a picture in my room i will return there i presume the greatest irony of all it's not so glamorous at all this is not hollywood like i understood this is not hollywood like, like, like this is not hollywood like i understood this is not hollywood like, like, like away, runaway, is there anybody there away, runaway, is there anybody there get away, get away, get away get away, get away, get away this is not hollywood this is not hollywood yeşil bir dağın üzerinde beyaz harflerle yazan yazı. tarihsel yapı yokluğunda şehrin sembolü de olmuştur dünyanın en çok izlenen filmlerine imza atan amerikan sinema sektörü. bu filmlerin birçoğu da vurdulu kırdılı filmlerdir. hani şu teröristlerin birkaç nükleer başlık çalıp dünyayı yok etmekle tehdit ettikleri filmler. ya da dünyaya düşmek üzere olan bir meteor durdurulmaya çalışılır. sonuç olarak kahraman hep amerikalılardır, dünyayı hain meteorlardan, lanet teröristlerden, kötü uzaylılardan onlar kurtarır. dil ve tarih- coğrafya fakültesi'ne , bir zamanlar çoğu manken, şarkıcı ve oyuncunun mezun olduğu okul olması sebebiyle layık görülen addır. dil-tarih'in kızları pek havalı olurlar efendim! Kaynak: İtüSözlük |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 02:50 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.