gençlerin siyaset yapmasıyla gerileyen ülkemiz
 

ülkemiz gerilemese de, ülkedeki siyasetçilerin gerildikleri kesin. ileride, şu an üniversitede okuyan çok muhalif gelecek karşılarına.

taksim'de görülen kitle genelde lisede bu işlerle uğraşmayan tiplerdir. lise yıllarında, leman, öküz gibi dergilerle muhalif olmayı öğrenen ve ülkedeki tersliklere kafa yorduğunu düşünen gençler türer. zaten o yaşlarda herkes biraz asidir, anarşistir. fakat sosyalizm, komunizm gibi konuları sadece dergilerdeki taraflı yazılardan öğrenen genç, üniversite sınavından sonra kendine birden muhalif sıfatını yakıştırır. bir burjuva edebiyatı ile her şeyin götürülebileceğini sanır. bu kafayla hareket eden genç, sokakta dergi satmaktan öteye gidemez ve ilerde de kaybettiği zamanlara üzülen ama pişmanlığını sesli dile getiremeyen bir insan haline dönüşür.

peki savunduğu düşünceyi sonuna kadar öğrenmeye çalışan kişiler yok mudur bunların arasında? doğal olarak vardır ama onlar sokaklarda maşa gibi kullandırmazlar kendilerini. düşünsel platformlarda yer almak isterler, farklı yerlerde kadrolaşırlar.

fakat hangi düzeyde olursa olsun, türkiye'de siyaset ırkçılık gibi yaşanır. birbirini anlamaya çalışmayı bırakın, taşla sopayla birbirine girer bu sözüm ona aydın olan, geleceğin parlak beyinleri.

bir de utanmadan, dönem gençliğini apolitiklikle suçlayıp, kendilerini ayrıcalıklı bir mevkiye koyarlar. geçmişte örselenmiş, kompleksi olan küçük insanlar, büyük mevkilere yerleştirildiğinde ne yaparlarsa, onlar da aynı şekilde davranırlar ama geçmişten farklı bir anlayışa sahip olduklarını düşünüp teselli olurlar.

türkiye şu anda çok gerilerdeyse,sebebi cumhuriyetin başından beri liderlerimizin hep çoluk çocuk olmasıdır.



ironiye gerek yok.hani sormak geliyor içimden,bu güne kadar karakollarda,hapislerde işkence görenler hep gençlerin siyaset yapmasından şikayetçi yaşlı amcalarımız mıydı?..türkiye şu an gerilerdeyse,bunun sebebi gençlerin siyaset yapması değil,bilakis gençlerin siyaset yapmasının engellenmesidir..bir süleyman demirel,bir turgut özal,bir necmettin erbakan,bir bülent ecevit bu meselelere örnek teşkil edebilecek güzide organizmalardır.





bir de şöyle bir şey var: gençlere doğru düzgün eğitim verilmemesi nedeniyle gençlerin doğru dürüst siyaset yapmayı bir türlü öğrenememesi ile gerileyen ülkemiz.

öncelikle





belirtildiği üzere zaten demokrasinin tek ayağı kesiliyor. eğitimi de buna göre programlıyorlar haliyle, ortaya çıkan nesiller de sakat oluyor. sorun da bu zaten yönetimde sadece birilerinin adamı olanlar yükseliyor, bu da abuk subuk eğitimi destekliyor tabii.



sorun eğitimdir. düzgün eğitim olmadıkça, gerçeği defolu beyinlere öğretmek imkânsızdır.

şöyle bir şey de var



bugün, bu ülkede yönetimin hangi katmanında bir genç eli vardır. veya gençlerin ülke yönetimindeki payı nedir?..



sıfır. yıllardan beri aman yavrum karışma bak diyenler bizim anne babalarımızdır. gözümüzü korkutan devlet katındaki genç insanlardır.



tarih boyunca bu ülkenin vekilleri olsun, bakanları olsun hep dedem yaşındaydı. gençler, ülkede söz hakları olmadığı için -genel ve doğal olarak- yasadışı yöntemlere başvurdular.



gençler fikirlerini beyan ettikçe birisi hapse atıldı. biri fişlendi. biri idam edildi..



tam bu noktada varın siz düşünün, başımızdaki gençler.



evet bu ülkenin içine gencecik süleyman demirel sıçtı. gencecik ecevitler, özallar, çillerler, yılmazlar, bahçeliler, baykallar sıçtı.



biraz da yaşlılara söz hakkı tanınsın değil mi canım.

gençlerimiz siyasetin si sini dahi bilmeden, onun bunun sözleri ile elde ettiği bilginin yeterli olacağını düşünerek, ben neyi, niye savunuyorumu araştırmaya gerek görmeden yapmaya çalıştıkları eylemler sonucunda artık kaale alınmayan bir topluluk durumuna düşmektedirler.



bizden önceki nesil yaşadıklarından dolayı fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür çocuklar yetiştirememişler, bu nedenledir ki yapılmaya çalışılan siyaset de ilerlemeye yönelik değildir. özgürlük, cehaleti yok etmekle elde edilir.



ülkemiz gençlerin siyaset yapması yüzünden değil, siyaset yapamayan gençlerimiz yüzünden gerilemektedir.
gençliği körelten zihniyetin,gençliği körlükle suçlamasıyla ifade bulan genç bakış tarzında bir malumat olsa gerek.

gençlik ve siyaset heralde bugünün türkiyesinde çok da bir arada kullanılmayan iki kelime halinde.zira seksen darbesinden sonra , gençliği siyasetten uzak tutma politikası o kadar iyi uygulanmış ki,bugünün gençliği bir televizyon programında kenan evreni alkışlayacak kadar olaylardan uzak,geçmişini bilmez durumda.bugüntek ilgi alanı marka giyinmek,çıkmak piyasa yapmakolan bir gençlik ordusu seksen sonrası kuşağın başını çekiyorsa,bunda gençleri siyaset yapmaktan alıkoyan,korkan bir toplumun izlerini aramalıyız.ülkede gerileme söz konusuysa,bunun nedeni anca siyasetten uzak kaldıkça içi boşalan gençlik olabilir.



Kaynak: İtüSözlük