Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri

Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/index.php)
-   Sözlük (http://www.hayatimdegisti.com/forum/sozluk/)
-   -   alen markaryan (http://www.hayatimdegisti.com/forum/sozluk/173312-alen-markaryan.html)

bluemoon24 12-01-2009 12:35 AM

alen markaryan
 
* yazılarını severek takip ettiğimiz değerli bir sözlük yazarı.









* beşiktaşın ünlü ve delikanlı amigosu...



* Besiktasimizin amigo mu kebapci mi yoksa reklam yildizi mi oldugunu anlayamadigimiz tribün lideri, Kapalinin orkestra sefi..



* reha muhtar a çok benzeyen Bejeke amigosu.



* şöyle yaran bi tezahürat vardır bunun için







amigo musun



kebapcı mısın



yoksa reklam yıldızı mısın



anlayamadık sen ne ayaksın



alen abi sen manyak mısın



* sahaya inip 35.000 kişiye aynı anda 3 lü çektiren amigo.gercek Beşiktaşlı.



* hem sözlükte, hem gerçek hayattaki tribün liderimiz.seviyoruz ikisinide...



* dogumgunlerimizin aynı oldugunu öğrendigim severek de takip ettigim yazar kardeşim.



* rengi siyah beyaz olan yazar...



sırf bu sebepten sevilesi uuser



* tüm beşiktaşlıların kardeşi uuser. gerçek hayatta yazıları ile gösümüzü kabartan beşiktaş ruhu.



* ülkemizdeki en delikanlı taraftar gruplarından birinin başı.





* eskiden stad dışındayken maç izleme mekanı bakırköy erenler olmuş gerçek beşiktaşlı. orada zamanında bir iki kendini bilmeze ayar verdiği anlatılır.



* pangaltıda aleni adında ocakbaşı vardır.tribun lideri değil bjk tribunler iamigosuyum diyecek kadar alçakgönüllü yazdığı yazıları okudugunuz zaman anlayacağınız üzere duygusal küfüre son dereec karşı espriden anlayan evli ve bir çocuk babası kişidir.kendisi ile muhabbetortamında bulundugunuzda ne kadar kaliteli bir insan oldugunu anlarsınız.



alen abi için yapılmış en sevdiğim tezahürat ise



adana diye getirdin kediyi



yine sktin kardeşlerini



15 milyona sikindirik adana



Alen ayıp oluyor ama*



* En ünlü tribün insanı diyebiliriz. Programlarda konu tribün ve şiddet ise başvurulacak ilk kaynaktır. Adam gibi konuşmasını oturmasını bilen diğer takımların amigolarına nazaran daha karizmatik olan şahsiyet.



* fotomac gazetesinde köşe yazarlığı yapan, yazdığı yazılarla ne kadar kültürlü bir insan olduğunu gösteren, besiktas tv kanalında adnan aybaba ve beşiktaş taraftarıyla birlikte pazar günü saat 11:00de başlayan karakartal forum adlı bir program yapan, beşiktaş tribünlerinin ermeni asıllı efsane amigosu.













* dün akşam kanal d ana haber bultenine mehmet ali birandın konuğu olarak katılan besiktas amigosu.









* her ne kadar beşiktaşlı olması tasvip edilmese de *, uzun bir aradan sonra online listesine zuhur etmiş olduğunu görmenin memnuniyetini yaşatan delikanlı yazar. ***



* inönü'de bolton maçı öncesi saha ortasından yaptırdığı 3'lüsü için







http://www.youtube.com/watch?v=04dmcdOHsJA +



* alen sahaya üçlü çektir kartala.



* ermeni asıllı tribün amigosu.yaratıcı beşiktaş taraftarının herşeyi.*



* çarşı'nın artık takımı bırakıp kendisine tezahurat yazdığı amigodur.



* 24.05.2006 fotomac gazetesinde ki yazısı







`Goygoycular



`



Sanal diktatörlüklerin usta klavyeşörleri, suni gündemleriyle yön saptırmaya devam etmekte. Camiamızın devamlı kaos halinde olmasının menbası niteliğinde bu vatandaşlar, internet sayesinde kendi isimlerini ön plana çıkarmaktalar. Hayali isimlerle ağzına geleni söyleyebilme edebiyatı yapanlar, gerçek isimleriyle de beyefendi rolünü üstlenip, prim yapmaktalar. internet sitelerinin forum sayfaları, kimliklerini bir türlü öğrenemediğimiz şahısların kirli virüsleriyle dolu. Örneğin, bir sitede Cordoba goygoyculuğu yapıp yönetimi suçlayan mantık, bir tıklamayla diğer siteye geçip "Cordoba gitmeliydi zaten" diyebiliyor. Amaçlarının devamlı Beşiktaş'ın karışık olması olan bu zihniyetin camimıza inanılmaz derecede zarar verdiğini gözlemlemekteyim. Hem mevcut yönetimin, hem muhalefetin bu yazılan ve çizilenlerden etkilenebileceğini, yapması gereken doğru hamleleri bu çirkin zihniyet yüzünden askıya alabileceğini dolayısıyla zaman kaybından doğan zararların rakiplerimize avantaj sağladığını tahmin etmekteyim. Her şeye muhalefet olarak isim yapmayı huy edinenler, artık Beşiktaşlılıklarını hatırlamak zorundalar. Tribündeki besteleri beğenmeyen mi ararsınız, tezahürat işleyiş biçimini yargılanayınını mı sorarsınız? Yönetimi asan, muhalefeti kesen ne isterseniz mevcut.. Beğenmeyebilir, istemeyebilir, hatta sevmeyebilirsiniz.. Ama bazı kareleri saymak zorundasınız. Oğlundan fırça yiyen, babasından azar işiten, karısıyla kavga eden sevmediklerine bu sanal ortamdan saldırabiliyor. Bir ukalalık girdabıdır dönüyor, hayırlısı! F.Bahçe'yi yenip kupayı aldığımızın ertesi günü,"Ben bu kupayı istemiyorum" diye yazı yazanlar bile var. Maksat karmaşa olsun. Hep eleştirinin olduğu hazımsızlık sendromunun ayyuka çıktığı bu sistem, şeytana yavrularını emzirtmektedir. Eleştiri yapanda, alternatif fikir zorunluğunun aranması aksi takdirde yazıların çöpe atılacağı, site sahiplerince vurgulanmalıdır. Site sahiplerinin kaoslarla dolu bu ortamdan bir an evvel çıkmalarını, sahibi oldukları bu sitelerin apartmanlar topluluğu olmadığını bilgilerine sunarım.



* 31.05.2006 fotomaç gazetesinde ki yazısı







biranin kapagi







Döndükçe kirlenen bu yerküre kapitalizme olan aşkını bir kere daha ilan etmiştir. Bu sermaye düşkünlüğü ve onun borazancıları bir kere daha toplumlara ve manevi değerlere sırtını dönmüştür. Pazar günü oynanan maçın üç kere saatinin, üç kere de hakemlerinin değişmesi, oyuncakçı dükkanına kepenk indirtmiştir. Sırf Efes istiyor diye... Sırf düzen böyle emrediyor diye... Sezon içinde oynanacak yine bir Efes maçında beyzadelerinin Avrupa Ligi'nden dönüşü 48 saati doldurmadığından ve de yönetmelik böyle diyor olduğundan bir ertesi güne kaydırıldı. Oysa geçtiğimiz cuma günü 20.00'de oynanan maçla, pazar günkü 16.00'daki maçın saat farkı 44. Yani yönetmeliğe aykırı. Sırf Efes istiyor diye... Sırf seçimlerde desteklenmedin diye? Bu camia seni unutmayacak sayın Turgay Demirel. Şehr-i istanbul'un bütün köşelerine otobüs yolladılar senelerce. Kendilerini desteklesinler diye Türk halkından yardım istediler... Renk fark etmeksizin... Ama pazar günü sırf rengi siyah-beyaz diye aynı halkı içeri almadılar. 8 bin biletin parasını ödeyip biletleri çöpe attılar. O 40 milyarı bir hayır kurumuna bağışlasaydınız Beşiktaş taraftarı sizi anlardı. Bira, bu kapağın altında mıymış!? Elalemin camiaları basketbol maçlarına 100 kişiyi yan yana koyamazken, her maçını mubalağasız 4 bin kişiye oynayan Beşiktaş Basketbol Takımı ve yönetimi taraftarına sadakat plaketi vermelidir. Önümüzdeki sezon bu branşa daha çok zaman ve para ayırmalı. Pozitif baskının kaç ribaunt ve kaç sayı aldığını futbolculara öğretmelidir. Neden lobimiz yok diye sızlanan genç arkadaş ve taraftarlarımız bugünden tezi yok kolları sıvamalı, çok okuyup çok çalışarak yarının gözlemcileri, hakemleri, editörleri, yazarları nasıl olunursa kilitlenmelidir. Ve bilinmelidir ki bundan böyle Beşiktaş taraftarını final ve yarı final kesmeyecektir. iyi ve temiz niyetli mücadeleye gösterilen sabrın altın alkışlarını bence son defa duydunuz. Elindeki geniş kadroya rağmen sadece playoff serisi için Efes neden 640 bin dolara Smith'i getirdi?! Basketbol camiasına hürmetlerimle...



* Şiiir gibi tezahurat yazan Beşiktaş tribünlerinin efsaneleşmiş amigosudur.


WEZ Format +3. Şuan Saat: 09:57 PM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.