uludag sozluk - 04.07.2008
 

* ilginç bir ortamdır uludağ sözlük.







efendim burada solcuya pis insanlar, kötü insanlar diyen yazarlar vardır, sağcılara barbar diyen yazarlar da vardır.







bazı yazarlar islam dininin en temel değerlerine, kutsal kitaba, hz. muhammede çamur atarlar hakaret ederler, bazı yazarlar ise bunlara ayar olsun diye bilip bilmeden savunacakları konuları ortaya çıkarırlar, ama bir şey anlatamazlar.







efendim bazı yazarlar bazı siyasetçileri en ufak bilgileri olmadan yere göğe çıkarırlar, onları haşa bir tanrı yapmadıkları kalır, bazıları ise bunları yerin dibine sokarlar.







ne biliyim bazı yazarlar kızların bekaretine, eski sevgiliye, bazı sevgililerinin vermemesine takmışlardır, kızlara sövüp sayarlar gene bu sözlükte.







insanları "önüne bakarken arkaya yürüyen densiz", "osururken sıçamayan terbiyesiz", "merdivenden çıkarken ayağı takılan öküz" gibi kategoriye ayıran yazarlarımız da var.







ayar verme meraklılarını, sözlükte biraz kız nickine benzeyen nicklere "selam yazdıklarınız hoşuma gitti tanışalım mı" diyen abazanları, seovileri de unutmayalım.







ha bu ortamda ne oluyor? güzel yazılar yazan, zamanında sözlüğü sözlük yapan yazarlar yazmayı bırakıyor. ne oluyor uludağ sözlük? kaliteyi barındıramayan bir mekan.







ha ben herkes tek düze yazsın demiyorum. sonra çeşit olmaz. ama herkeste bir ayar verme merağı, bir saldırganlık olmasa daha iyi olur diye düşünüyorum. bu sözlüğe başka sözlüklerden ya da atılan eski yazarların fakelerinin gelip iki yazıyla sözlüğü karıştırıp gittiğini hepimiz biliyoruz.







tanım : 3.5 milyon entry barajını geçmiş sözlük.



* şöyle tanım yapan yazarlar da mevcut burada







başlık: allah belanı versin



entry: tövbe estağfurullah dedirten başlık.







başlık: eyvah aşık oluyorum



entry: nerde..ah keşke dedirten başlık











* üç altın kuralı vardır.



modlara yavşayacaksın,



kurtlar vadisine laf etmeyeceksin,



sikli soklu başlıklar açmayacaksın



sonra eksilerden ya da mesajlardan kafayı yersen söylemedi deme.



* rengarenk insanları barındıran, sevdiğim yuva.







evet, benim için yuva gibi. çünkü düşüncelerimi yazıyorum buraya. karma denen kabul gösteren şeyi bir kenara bırakıp hislerimi yansıtabiliyorum. birilerinin beni anlayacağına, birilerinin yol göstereceğine inanarak belki ve insanların iyi niyetine sığınarak, beynimle burda olmayı seviyorum.







bazı insanların sivri düşünceleri var, olsun. bazı insanlar sıradan, olsun. bazı insanlar dikkat çekmek için rol yapıyor, olsun. bazı insanlar çekemediklerini alaşağı etmek için kasıyor, olsun. bana ne? onları yargılamak, sınıflamak istemiyorum ki ben. ben burda kendim olmaktan memnunum. benim gibi olanları da, olmayanları da tanımaktan memnunum. tüm yazarları sınıflamadan sevmekten ve sevmemekten memnunum.







uludag sozluk* eksi sozluk'ten daha samimi, daha doğal bir ortam. insanlar daha hesapsız. daha, ne bileyim. değerlerimize sahip çıkıyor, başkalaşmamış gibiler. yani ekşi sözlük burjuvazileşmeye çalışırken burası inadına toprağına bağlı köylülerle dolu diyebilirim. anadolu'nun bağrından gelmiş insanlar var ulusözlük'te. oradaki gibi 2 dakika popüler olduğu için göğü taşlayacak, ne oldum delisi olacak kimse çıkmadı karşıma.







zaten burada sevdiğim, sahip çıkmak istediğim şey de bu...