![]() |
AHMET ARİF sizce ne demek, AHMET ARİF size neyi çağrıştırıyor? * Bir ufka vardık ki artık Yalnız değiliz sevgilim. Gerçi gece uzun, Gece karanlık Ama bütün korkulardan uzak. Bir sevdadır böylesine yaşamak, Tek başına Ölüme bir soluk kala, Tek başına Zindanda yatarken bile, Asla yalnız kalmamak. ............. hadi gel..ay karanlık... Hani Kurşun Sıksan Geçmez Geceden Yiğit harmanları, yığınaklar, Kurulmuş çetin dağlarında vatanların. Dize getirilmiş haydutlar, Hayınlar, amana gelmiş, Yetim hakkı sorulmuş, Hesap görülmüş. Demdir bu... Demdir, Derya dibinde yangınlar, Kan kesmiş ovalar üstünde Mayıs... Uçmuş, bir kuştüyü hafifliğinde, Çelik kadavrası korugan'ların. Ölünmüş, canım,ölünmüş Murad alınmış... Gelgelelim, Beter, bize kısmetmiş. Ölüm, böyle altı okka koymaz adama, Susmak ve beklemek, müthiş Genciz, namlu gibi, Ve çatal yürek, Barışa, bayrama hasret Uykulara, derin, kaygısız, rahat, Otuziki dişimizle gülmeğe, Doyasıya sevişmeğe,yemeğe... Kaç yol, ağlamaklı olmuşum geceleri, Asıl, bizim aramızda güzeldir hasret Ve asıl biz biliriz kederi. İçim, bir suskunsa tekin mi ola? O Malta bıçağı,kınsız,uyanık, Ve genç bir mısradır Filinta endam... Neden, neden alnındaki yıkkınlık, Bakışlarındaki öldüren buğu? Kaç yol ağlamaklı oluyorum geceleri... Nasıl da almış aklımı, Sürmüş, filiz vermiş içimde sevdan, Dost, düşman söz eder kendi kavlince, Kınanmak, yiğit başına. Bu, ne ayıp, ne de yasak, Öylece bir gerçek, kendi halinde, Belki, yaşamama sebep... Evet, ağlamaklı oluyorum, demdir bu. Hani, kurşun sıksan geçmez geceden, Anlatamam, nasıl ıssız, nasıl karanlık... Ve zehir - zıkkım cıgaram. Gene bir cehennem var yastığımda, Gel artık... 'hasretinden prangalar eskittim'. İyi bir şair. Adam gibi adam.. aşkın kusursuz tarifçilerinden,her kelimesinden hayat akan aşk kokan şair HASRETİNDEN PRANGALAR ESKİTTİM Seni, anlatabilmek seni. İyi çocuklara, kahramanlara. Seni anlatabilmek seni, Namussuza, halden bilmeze, Kahpe yalana. Ard- arda kaç zemheri, Kurt uyur, kuş uyur, zindan uyurdu. Dışarda gürül- gürül akan bir dünya... Bir ben uyumadım, Kaç leylim bahar, Hasretinden prangalar eskittim. Saçlarına kan gülleri takayım, Bir o yana Bir bu yana... Seni bağırabilsem seni, Dipsiz kuyulara, Akan yıldıza, Bir kibrit çöpüne varana, Okyanusun en ıssız dalgasına Düşmüş bir kibrit çöpüne. Yitirmiş tılsımını ilk sevmelerin, Yitirmiş öpücükleri, Payı yok, apansız inen akşamlardan, Bir kadeh, bir cıgara, dalıp gidene, Seni anlatabilsem seni... Yokluğun, Cehennemin öbür adıdır Üşüyorum, kapama gözlerini... Seviyorum seni Çıldırasıya... Hasretin nazlıdır Ankara Dumanlı havayı kurt sevsin Asfalttan yürüsün aralık Anam sır gibi saklar siyatiğini Yel der baharın geçer Bacım iki canlı güzel kızdır bilirsin Bir yandan saklı utanır ve bir yandan korkar ölürem deyi haberin taş duvar demir kapı kör pencere Altındağ gökleri kümülüslü Gecekondularda hava bulanık Bu namusdur künyemize kazınmış Bu da sabır abulardan süzülmüş Doğdun üç gün aç tuttuk Üç gün meme vermedik sana Hasta düşmeyesin diye Töremiz böyle diye Seni baharmışın gibi Seni Diyarbekir gibi düşünüyorum Nelere baskın gelmez ki seni sevmenin tadı Bir bilsen kimlere tasa kedersin bir Bilsen kardeşlerim ne can çocuklar Oturup ağlarmısın ki İlle de ille sevmelerin gibisi Bir kadeh bir cigara dalıp gidene Biliyorum sende mi diyeceksin Ama Akşam Erken iniyor mahpushaneye Maviye maviye çalar gözlerin yangın mavisine Körsem senden gayrısına yoksam O bana karacadağı nemrutu van gölünü,hasreti nazlı ankarayı,zindanı,hasreti,terk etmeyen sevdayı,kaçak tütünü,pamuk tarlasını ve kucağını barışa kardeşliğe açmış anadoluyu hatırlatır. Kaynak:Antropoloji |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 09:42 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.