![]() |
ÜLKÜ sizce ne demek, ÜLKÜ size neyi çağrıştırıyor? * ülkücü: İslam şeref ve fazileti ni en iyi yaşıyan ve yansıtan müslüman türktür. ilk ülkücü BŞBUĞ ALPASLAN TÜRKEŞ başka yoktur. Ülkü: İnsanı umut içinde yaşatan bu yolda yürümesini kuvvetlendiren gerektiğin de uğrunda ölünen bu dava uğrunda hiç bir taviz verilmeyen bir amaç, dilek. Kısaca kişinin düşüncesinde olan ulşmak istediği ideal. özgürlük denilen sey abd yaltakcılığımıdır anlamıyorum.özgürlük vatansız olur mu bayraksız olur mu? milliyetciyiz cünkü vatanımız herseyimiz ülkücüyüz ülkümüz tek vatanımızı böldürmeyiz.gercek ülkü budur vatanını satanlar utansın biz var oldugumuz sürece ne hainler kalacak ne bayragımız yere inecek,bir hilal ugruna canakkalede o kadar sehit vermişken nasıl oluyorda bu vatanı peşkeş cekmek bu kadar basitleşiyor.emperyalizme boyun egmek nasıl da acizleşiyor.Damarlarımızdaki kan ilelebet vatanımz ve bayragımız içn akacaktır ALLAH TÜRKÜ KORUSUN VE YÜCELTSİN... sahip olmayanların mütemâdiyen çamur attığı 'erek'... Bizim ülkümüzü çizen düsturlar, ülkemizin hudutlarını da belirlemiştir, Sabrımızın hudutlarını da.... ya save ya save as.. Ülkü, insanın ya kendi milleti veya bütün insanlık için ulaşılmasını şiddetle arzu ettiği son hedeftir. Arzu ve hayal edilen son hedefe varmak gayesiyle, yorulup yılmadan, bıkıp usanmadan fazilet ve cesaretle, fedakarca çalışanlara da Ülkücü denir. Hayatlarını insanlığa hizmet uğrunda harcayan peygamberlerle, bazı filozof ve ilim adamları birer ülkücü sayılırlar. Kendilerini milletlerine adayan büyük liderler, cihangir başbuğlar ve kahraman askerlerle, milliyetçi ilim, fikir ve sanat adamları da tam manasıyla birer ülkücüdürler. Ülkücü, bağlandığı davanın asaleti ile gurur duymalı, bunu göğsünü gere gere söyleyebilmelidir. Fakat hiçbir zaman hizmetleri ile övünmemelidir. Başkalarının ne alkışlamasına, ne de takdirine ihtiyaç duymalıdır. Onun kıymetini erbabı zaten bilir. Diğer insanlar da bilse ne çıkar, bilmese ne çıkar? Hizmetlerimizin bedelini "aferin" olarak dahi beklemek bize yakışmaz. Kimse bizi zorla veya türlü vaatlerde ülkücü yapmadı. Kendimiz inanarak, isteyerek ve koşarak bu yolu tuttuk. Herkes bizi alkışlamak mecburiyetinde değildir. Sadece vazifesini yapmış insanların kavuştuğu vicdan huzurundan daha büyük mükafat olur mu? Bugün Ülkücüler bir yandan Türk Milletini tehdit eden komünizm, hümanizm, kozmopolitiklik, bölgecilik, mezhepçilik ve anarşizm gibi bütün yıkıcı akımlara karşı en tesirli mücadeleyi vermekte, bir yandan da cemiyetimizi içten kemiren fakirlik, yoksulluk, haksızlık başıbozukluk, nemelazımcılık ve vurdumduymazlık gibi içtimai hastalıklarla savaşmaktadırlar. Müesseseleri sarmış olan laçkalığı, beyinleri işgal eden yanlış bilgileri, şahsiyetleri kemiren aşağılık duygusunu yok etmek için büyük gayretler göstermektedirler. Bundan dolayı, bütün düşmanlara üstün gelerek kutsal davayı kazanmak ve uzak hedefe ulaşmak için Ülkücüler bir karınca sabrı ile, bir arı titizliği ile çalışmaktadırlar. Bu yolun yolcuları 14 ile 24 yaş arasındaki, Türk gençleridir. Hemen hepsi fakir Anadolu çocuklarıdır. İçlerinde ne bir paşazade, ne bir bakan, müsteşar, profesör, büyükelçi ve ithalatçı çocuğu bulunduğunu sanmıyorum. Uşaklı, bahçıvanlı otomobilli ailelerin kolejlerde okuyan çocukları ne diye "ülkücü" olsun? Hem nasıl olsun? Bunların biraz zekileri sosyalist ve ilerici, biraz dengesizleri eli silahlı kızıl anarşist, ahmakları da diskotek ve kulüp tiryakisi olmaktadırlar. Kendilerine ne zerrece vatan- millet sevgisi, ne de milli, dini ahlaki bir terbiye verilmediği için böylelerinden başka türlü davranış zaten beklenemez. Halbuki ülkücülük her şeyden önce disiplinli, ölçülü, ahlaklı, terbiyeli, inançlı, milli gelenek ve töreye bağlı olmayı gerektirir, sonra da hudutsuz bir fedakarlığı şart koşar. Onun için ancak kökünden kopmamış, aslını unutmamış ve milletine yabancılaşmamış aile çocukları ülkücü olabilmektedirler. Bu çocuklar seçtikleri ülkücülük yolu uğrunda ne çocuklarını, ne de gençliği yaşayabiliyorlar. Düşününüz 16 yaşındaki lise öğrencisi 120 milyonluk dünya Türklüğünün dert ve ıstıraplarını teninde duyuyor. Kendisini bu ıstırapları dindirmekle vazifeli sayıyor. Yüklendiği vazifeyi ifa edememenin acısı ile kıvranıyor. Almanya da ki Türk işçilerinin çilesini bu genç düşünüyor… Okulsuz, doktorsuz, yolsuz ve ışıksız Türk köylüsünün bu yokluk çölünden niçin hala kurtulamadığını ve nasıl kurtulacağını kendi kendine bu genç soruyor… Doğu Türkistanda, Rusyada, Bulgaristan, Batı Trakya, Kıbrıs ve Kerkükte katledilen, zulüm gören ve ezilen milyonlarca esir Türkü bu genç hatırlıyor… Çünkü bütün bundan mesul olanlar, olması gerekenler ortada yok… Mevcutlar da gaflet ve dalalet içinde. İşte ülkücüler bir yandan da bu "gaflet ve dalalet" içinde bulunanlara "dur! " demek üzere hazırlanıyor. Bu uğurda durmadan okuyor, araştırıyor, soruyor, münakaşa ediyor. Teşkilatlanıyor. Kitap yazdırıyor, dergi çıkarıyor, gazete yazıyor… Köye gidiyor işçiye, esnafa, tüccara, aydına ve resmi yetkililere acı gerçekleri anlatıyor. Onları uyarmaya ve vazife yapmaya çağırıyor… ülkü vatan sevgisi vatanm uğruna gayeleri olan ve vatanını en yüksek seiyeye ulasdrmak isteyen insanlar topluluğudur.. ülkücülük ise insanlar aleminde ne uşak olmayı nede baskalarını usak olarak kullanmayı seven serefli bır bayragın tasıyıcısıdır.. saygılarımla bozo reis Nazım'dan şiirler okuyan Alparslan Türgeş'in (! ! !) doktirinleri cin aliden sonra okuduları tek kitap olduğu için tapan ırka ve millete dayalı sözde politikaları olan, aslen sadece bir sokak mafyası olan topluluk. bu çoğunluğu serseri olan topluluk nedendir bilinmez durmadan Ahmet Kaya dinler! ! çok istikrarlılar ah pardon müzik evrensel idi değil mi komik olurlar çoğu zaman ülkü demek geleceğe karşı hedef amaç gaye demektir. bizim için ülkü tüm dünyada davamızı kanıtlamak göstermek bizim kim olduğumuzu ülkücü denilince kafalarında başka türlü şekillenmemizi önlemektir. ülkücüler davası için her şeye karşı dayanma vatan için dava için millet için BAYRAK için canını feda edebilecek kadar içinde milliyetçilik ve ülkücülük ilkelerini benimsemiş kişilerdir. biz ülkücü TÜRK gençliği olarak vatanımızı sonuna kadar koruyacağımıza yaşatacağımıza yükseltceğimize namusumuz ve şerefimiz üzerine yemin ediyoruz....ALLAH TÜRK'Ü KORUSUN... Kaynak:Antropoloji |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 10:34 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.