Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri

Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/index.php)
-   Sağlık (http://www.hayatimdegisti.com/forum/saglik/)
-   -   su ile rahatlayın (http://www.hayatimdegisti.com/forum/saglik/11136-su-ile-rahatlayin.html)

nurhanza 08-07-2008 09:11 PM

su ile rahatlayın
 

Su ile Rahatlayın
Eğer amacınız sağlıklı olmak ve güzel kalmaksa, ömrünüzü güzellik salonlarında geçirmenize gerek yok. Bunun çok ucuz ve kolay bir yöntemi var. Soğuk ve sıcak duş alın, hem vücudunuz toksinlerden kurtulsun hem de ruhunuzu ve bedeninizi dinlendirin.

Soğuk ve sıcak suyla geçişli olarak duş almak, vücudunuzun diri ve sağlıklı kalmasına yardımcı oluyor. Vücuttaki kan akışını ve sinir sistemini düzenliyor, cildi koruyor, kasları sıkılaştırıyor ve vücuda enerji veriyor.

İnsan vücudunun her gün ciddi şekilde su kaybettiğini, özellikle sıcak günlerde ve egzersiz yapıldığında bu oranın daha da arttığını belirten uzmanlar, su kaybının giderilmesinin çok önemli olduğunu bildiriyor. Uzmanlar, günde 2 litre, yani sekiz bardak su tüketilmesi gerektiğinin altını ısrarla çiziyor ve ekliyor:

"Eğer egzersiz yapıyorsanız, tüketmeniz gereken su miktarını arttırmalısınız."

Hayat için gerekli suyun yararlarını saymakla bitiremeyen uzmanlar, su içmemenin yol açtığı başlıca problemleri ise, "Baş ağrısı, sindirim sisteminde bozukluk ve nefes darlığı" olarak sıralıyor.

Sulu Yiyecekler

Sabahları bir fincan çay ya da kahve içmek yerine, bir bardak ılık su içilmesini ve hatta içine bir-iki damla limon sıkılmasını öneren uzmanlar, "Unutmayın ki, su her zaman kafeinden daha yararlı ve sabah içilen su, vücuttaki zararlı toksinleri temizliyor" diyor.

Uzmanlar, karpuz, greyfurt, üzüm, portakal ve armut gibi su zengini meyveler tüketilmesi gerektiğini de ifade ederek, şunları kaydediyor:

"Sebze içecekleri için. Belki çok lezzetli değil ama, sağlığınız açısından eşsiz. Sebze suyunu, haşladığınız sebzelerin suyunu dökmeyerek elde edebilirsiniz. İşe giderken küçük bir şişe soda alın ve bunu gün içinde tüketin. Her kahve ve çaydan önce bir bardak su için. Taze meyve suyu ile sodayı yarı yarıya karıştırarak içebilirsiniz."

Duşun Gücü

Kaplıca terapisi için mutlaka bir kaplıca yerine gitmek de gerekmediğini vurgulayan uzmanlar, eğer kişinin herhangi bir kalp rahatsızlığı yoksa, çok kolay bir yöntemle kaplıca terapisinin sonuçlarını elde edebileceğini bildiriyor. Uzmanlar, bu yöntemi ise şöyle açıklıyor:

"Önce, sıcak duşun altında birkaç dakika durmanız gerekiyor. Daha sonra 20 saniye soğuk duş alın ve tekrar sıcak suya dönün. Bunu üç kez yaparak duşunuzu soğuk suyla tamamlayın. Ancak soğuk duş alırken dikkat etmeniz gereken birkaç nokta var. Bunlardan birincisi, soğuk suyu yüzünüze tam 30 saniye tutmanız, ikincisi ise duşu yüzünüzden uzak tutmaya gayret etmeniz. Bir başka dikkat etmeniz gereken nokta ise soğuk suyla vücudunuzda en az 20 saniye daireler çizerek duş almanız".

Küvette uzun süreli bir banyonun bedeni rahatlattığını belirten uzmanlar, ancak, öncelikle suyun çok sıcak olmamasına dikkat edilmesi gerektiğini vurguluyor. Uzmanlar, aksi takdirde, enerjinin azalıp tansiyon yükselebileceği uyarısında bulunuyor
Alkol kullanımı kromozom hasarına yol açıyor
İleri derecede alkol kullanımının kromozom hasarına yol açtığı, kanser riskini artırıp, cinsel işlevle ilgili sorunların yanı sıra aşırı şişmanlık, bellek kaybı ve psikolojik bozukluklara neden olduğu bildirildi.
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji ve Genetik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Demirhan, alkol tüketimi ve bağımlılığının, uyuşturucu kullanımının temel nedeni olduğunu söyledi.
Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, yaygın alkol tüketiminin Avrupa toplumlarını tehdit eder boyutlara ulaştığını belirten Prof. Demirhan, Avrupa'da her yıl yaklaşık 600 bin kişinin alkol tüketiminin neden olduğu hastalıklar ve yaralanmalar sonucu hayatını kaybettiğini belirtti.
Demirhan, İngiltere'de yapılan bir araştırmada 14 yaşındaki gençlerin yüzde 72'sinin alkol kullandığının ortaya çıktığını, Türkiye'de ise alkol tüketiminin, diğer bazı ülkeler ile karşılaştırıldığında daha düşük olmakla birlikte önemli boyutlara ulaştığını kaydetti. Demirhan, şöyle konuştu:
"Dünya Sağlık Örgütü'nün araştırmasına göre, Türkiye'de 4 milyon alkolik, 13 milyon da alkole meyilli kişi bulunuyor. Türkiye'de 1970 yılında kişi başına düşen alkol tüketimi 1.5 litre iken, bu rakam 1980 yılında 6 litre, 1995 yılında ise 15 litreye, günümüzde ise 20 litreye ulaştı."
Demirhan, erkekler üzerinde yapılan çalışmalarda, kronik alkoliklerde kromozomal bozukluk riskinin normal popülasyona nazaran daha yüksek olduğunun görüldüğünü söyledi.
Çağın yeni hastalığı "orthoreksiya"
Psikiyatrist Prof. Dr. Arif Verimli, İngiliz Beslenme Bozuklukları Derneği'nin (EDA) kanserojen madde içermeyen, hormonsuz ve katkısız besin tüketme takıntısı taşıyan, aşırı ve abartılı bir sağlık endişesi ve tam bir titizlik obsesyonu olan "Orthoreksiya"yı, çağımız insanının gelecekte en çok yakalanacağı bir yeme bozukluğu hastalığı olarak açıkladığını bildirdi.
Verimli, "Orthoreksiya Nervoza"nın Yunanca "Ortho" yani "Doğru" kelimesinden türemiş, yepyeni bir yeme bozukluğunun adı olduğunu söyledi.
Günümüzde güzellik kavramının, zayıf kadın ve atletik erkek üzerine kurulmasının bu hastalığın gelişiminde son derece etken olduğuna işaret eden Verimli, bu hastalığın, özellikle büyük kentlerde beden imgesi ve bedeniyle ilgili takıntıları ağırlıklı düşünen, aşırı kaygılı ve takıntılı kişilik yapısında olan kişilerde görülen bir yeme bozukluğu olduğunu kaydetti.
Verimli, "Modern çağ hastalığı" olarak tanımladığı Orthoreksiya ile ilgili şu bilgileri verdi:
"Orthoreksiya nervozada kişi, her yediği yemeği abartılı bir şekilde kontrol eder. Ürünlerin ambalajlarını saatlerce inceler, o ürünün içinde kanserojen madde, hormon, boya, katkı maddesi olup olmadığına abartılı şekilde kafa yorar. Yiyeceklerin aşırı saf ve katkısız olmasına takıntılı bir titizlik içerisinde önem verir. Yemek konusunda inanılmaz sabit fikirlidirler ve yedikleri besinde 1 mg katkı maddesi olması endişesi hayatlarını karartır. Bu yüzden pek çok besini çiğ olarak yerler. Sağlıklı yemek yeme takıntısı hayatlarına o kadar çok hükmeder ki, pek çok ürünü tüketmekten vazgeçer ve 'Anoreksiya Nervoza'da (Yemek yememe bozukluğu) olduğu gibi kilo kaybetmeye başlarlar."
Ortorektiklerin evlerinde inek besleyerek süt içmek ya da sebze yetiştirmek şeklinde daha da ileriye götürebildiklerine işaret eden Verimli, hastalığın dünya üzerinde yaygınlığı henüz kesin olarak bilinmemekle birlikte, onbinde 5 gibi bir rakamdan söz edildiğini belirtti.
Verimli, hastalığın kadınlarda erkeklerden 2 kat daha fazla görüldüğünü, bu sayının gelecek 10 yılda katlanarak artmasının beklendiğini vurgulayarak, "Tedavisi için mutlaka bir psikiyatrist ve beslenme uzmanının konsültasyonu gerekir. Terapi ağırlıklı tedavi, başarılı sonuç verecektir" diye konuştu.


imperfect 17-01-2009 12:35 PM

su gerçekten çok faydalı bir içecek ve hiçbir şey onun yerini tutmuyor. Vücudumuzun yarısından fazlası sudan oluştuğuna göre durum açık; bütün sistemlerimizin iyi çalışması için suya ihtiyacı vardır.
Sadece içmek değil tabi ki...Duş almak, denize veya havuza girmek hepsi beni çok mutlu ediyor. Yaz gelse ahhh... ah... smil56


WEZ Format +3. Şuan Saat: 07:12 AM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.