bluemoon24 | 19-10-2009 09:54 AM | Karne Heyecanı Kabusa Dönüşmesin... İlk ve ortaöğretimde okuyan öğrenciler, 5 ay süren ders maratonunu yarın tamamlıyor. Uzmanlar, karne heyecanı yaşayan öğrencilerin velilerini dikkatli olmaları konusunda uyarıyor.Depresyon ve Panik Atak Merkezi (DEPAM) uzmanlarından Psikiyatrist Dr. Nihat Kaya, Online Sağlık'a yaptığı açıklamada, ailelerin çocuklarından aşırı başarı beklentisi içinde olmaması gerektiğini belirterek, ''Başarısızlığın nedeni araştırılmalı, kesinlikle şiddet uygulanarak çocuktan hesap sorulmamalıdır'' dedi. Karnedeki notların, çocuğun genel olarak başarısını ölçmediğini, çocuğun bir birey olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Psikiyatrist Dr. Nihat Kaya, ''Aileler, çocuklarından aşırı başarı beklentisi içinde olmamalı, anne-babaların çocuklarına karşı sevgileri karnedeki başarı oranına göre belirlenmemelidir. Her çocuğun başarı düzeyinin de farklı olabileceği akıldan çıkarılmamalıdır'' diye konuştu. Başarısız olan çocuğun diğer yaşıtlarıyla kıyaslanmasının ters tepki vereceğine dikkat çeken Dr. Kaya, çocukların başarısızlıkları ya da yanlışlarının aileden kaynaklanmış olabileceğinin de unutulmaması gerektiğini vurguladı.BAŞARISIZLIĞIN NEDENİ YALNIZ öĞRENCİDE DEĞİLBeklenen başarının ortaya çıkmadığı durumlarda, aile ve eğitimcilerin de sorgulanması gerektiğini anlatan Dr. Nihat Kaya, Başarısızlıkta başarısızlığın altında rol alan etmenlerin aranması ve bunların ortadan yok edilmesi için girişimlere başlanması öncelikle izlenmesi gereken yoldur ifadelerini kullandı.Zayıf bir karnenin, ebeveynlerden çok çocuğun duygu durumunda farklılıklara yol açacağını dile getiren Psikiyatrist Dr. Nihat Kaya, Kendini yetersiz hissetme, mutsuzluk, umutsuzluk, derslerden uzaklaşma dışında çocuk bir de çevreden aldığı veya alabileceği olumsuz tepkilere karşı kendini koruma çabasına girecektir. Bu çaba sinirlilik, öfke nöbetleri şeklinde olabileceği gibi içe kapanmalar da yaşanabilir açıklamasında bulundu.Dr. Kaya, cezanın hiçbir zaman başarısızlığı yok etmediğini, olası yeni başarısızlıkları önlemediğini kaydederek, bir çocuk için en büyük cezanın, ona sunulan sevginin azalması olduğunu söyledi. Kaya, kısıtlamaların uygulanabileceğini ancak bunların özellikle ilköğretimin ilk basamağındaki çocuklara uygulaması sırasında açıklayıcı olunması gerektiğini anlattı.Karne ödülünün rüşvete dönüşmemesi gerektiği uyarısında da bulunan Kaya, aksi halde ödül beklentisinin başarı isteğinin önüne geçeceğini sözlerine ekledi. |