bahçede ''pembe rüyalar''
 

''Ortancaların dibine bir ilaç döktüm, nihayet istediğim gibi pembe oldular. Yanına da pembe cam güzeli ektim. Anlayacağınız bahçedeki temam pembe bu sene. Tabi tik mobilyalarımı değiştirmek zorunda kaldım. Annemin eski hasır bahçe takımı imdadıma yetişti.''









Bizimki yine pür telaş koşturuyor. Akşama çok önemli misafirleri varmış, kocası onlarla iş yapacakmış. Bir yandan 'sebzeli terin' yaparken (ne demek anlamadım, ama sorarsam da cahil diyecek diye seyredip anlamaya çalışıyorum) bir yandan anlatıyor: ''Bu sene ortancaların dibine bir ilaç döktüm nihayet istediğim gibi pembe oldular. Yanına da pembe cam güzeli ektim şekerim. Anlayacağın bahçedeki temam pembe bu sene. Tabii tik bahçe mobilyalarımı değiştirmek zorunda kaldım. Annemin eski hasır bahçe takımı imdadıma yetişti. Bizim marangoza yolladım. Bir güzel beyaza boyadı onları, yepyeni oldular. Bu organze örtüyü görür görmez vuruldum. Tam çiçeklerime uygun, ama altına bir örtü daha koymak gerekiyor çok ince olduğu için zayıf kalıyor.''

Bu arada ocaktaki tenceredeki sosu elime tutuşturuyor, ''sakın dibine tutturma'' diye de tembihliyor ve çalan kapıya koşturuyor. Sürekli aynı yöne doğru karıştırırsam mı tutmaz acaba, derken elinde yuvarlak bir ayna ile geri geliyor: ''Bak Aslıcım bunu masamın ortasına kestirdim üzerine değişik boylarda vazolar koyacağım. Artık yemekleri soframa koymuyor, açık büfe yapıyorum. Hem sofram düzenli duruyor, hem de hareket oluyor. Bütün gece masada oturmak sıkıcı değil mi sizce de?









''Öyle...'' diyorum. İnşallah sos dibine tutmamıştır diye düşünürken buraya niye geldiğimi hatırlıyorum. ''Zeynepcim ya, ben bu akşam Alper ile yemeğe çıkacağım. Şu senin dore küçük gece çantanı alabilir miyim?'' diyorum. Belki bana uğur getirir de, bende ileride senin gibi çiçek böcek eker ve 'terin' denilen şeyi pişirmeye çalışırım.







NOT: Bu arada ''terin''i internetten araştırdım.

''Terrine'' diye yazılırmış ve meyve, sebze veya etin

yumurta ya da jelatinle karıştırılıp pişirilmesi ve bir

gece buzdolabında bekletilmesiymiş. Alafranga bir şeymiş yani.







bu buzlar doğal!





Sıcak yaz günlerinde misafirlerinize ikram ettiğiniz içeceklerinizi şık hale getirebilirsiniz. Buzlarınızı dondururken buz kalıplarının içine nane

yaprağı atarak değişik bir sunum yapabilirsiniz. Ayrıca bardaklarınızı renk renk kurdelelerle süsleyebilir ve tepsi yerine IKEA'da satılan küçük

aynaları kullanabilirsiniz. Martini bardağı ikili olarak satılıyor: IKEA.







''İlham perinizi sofranıza da davet edin''







yaz sofranıza hareket ve yaratıcılık





Tabaklarınızın ve kaselerinizin üzerine misafirlerinizin isimlerini yazın. Bunu gazlı kalem veya mum boya kullanarak yapabilirsiniz. Masa örtünüzü ve peçetelerinizi kontras renklerde kullanarak neşeli bir atmosfer yaratabilirsiniz.











yumurtadan çiçek çıktı!





Kahvaltıda rafadan yumurtalarımızı yedik ama artık kabuklarını

atmıyoruz. Onları birer küçük saksıya dönüştürüyoruz. İçine topraklı

çiçek de ekebiliriz. Su koyarak vazo gibi de kullanabiliriz.

Dilediğimiz şekilde yumurtalığa

yerleştirerek masalarımızı

süsleyebiliriz. Yumurtalıklar,

Paşabahçe.







''Yaz gelince,

pembe bir

huzur sardı

dört bir yanımı...''







sadece peçetelik mi?



İşte size değişik bir sunum

daha... Sofralarımızda isim

etiketi kullanabilir ve bunları fotoğraflarla süsleyebiliriz.

Peçetelerimizi ise peçetelik

kullanmadan pek çok yerde

bulabileceğimiz kelebeklere

sararak kullanabiliriz.

İsimlik:

kelebekler:

Kütahya Porselen.









Kaynak:Evdergisi