Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri

Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/index.php)
-   Öğretici Bilgiler (http://www.hayatimdegisti.com/forum/ogretici-bilgiler/)
-   -   1821-1922 Müslüman Kaybi (http://www.hayatimdegisti.com/forum/ogretici-bilgiler/27744-1821-1922-musluman-kaybi.html)

bluemoon24 29-12-2008 01:12 PM

1821-1922 Müslüman Kaybi
 
Bu yazimda sizlere University of Louisville'de tarih profesörü olan

Justin McCarthy tarafindan yazilmis olan The Death and Exile, The Ethnic

Cleansing of Ottoman Muslims 1821-1922
(The Darwin Press, 1995) adli kitabin

tanitimini yapmaya çalisacagim. Yazar, kitabinda elde ettigi bulgularin ve

çikardigi rakamlarin kendisini ne kadar sasirttigini itiraf etmekte, 1800'lerin

basinda yalniz Anadolu'da degil, bugünkü Rusya ve Ukrayna'nin güneyinde,

Kafkaslar'da ve Kirim'da ve Balkanlar'da Müslüman halkin hakim çogunluga sahip

oldugunu belirtmektedir. 1821 ile 1922 tarihleri arasinda 5 milyon civarinda

Müslüman nüfusun zorla sürgün edildigini ve 5,5 milyondan fazla Müslümanin da

öldügünü vurgulamaktadir. Bati okullarinda okutulan tarih kitaplarinda Bulgar,

Ermeni ve Yunanlarin ne kadar kayba ugradiklari ve mazlumiyetlerinden

bahsedilmesine ragmen Müslüman ölümlerinin bir satir bile islenmedigini

bilmekteyiz. McCarthy, bölgedeki yakin tarihin daha iyi anlasilabilmesi için bu

eksikligin giderilmesinin gerekli oldugu önemle vurgulamaktadir. Bu konunun

Batili tarihçilerce aslinda bilindigini ama akademik ortamda anlatilmasi halinde

anlatanlarin dislanma tehlikesi ile karsi karsiya kaldigini da söylemektedir.

Batida Türklerin geleneksel görüntüsünün mazlumdan çok zalim olarak verilmesinin

önemli sebebinin 19. yüzyil irkçiligi oldugunun da altini çizmektedir. Sayilarla

ilgili olarak daha çok Yunan, Bulgar ve Rus arsivlerinden yararlandigini, çikan

sonucun çarpici olmasi bakimindan farkli kaynaklar arasindan en düsük kayip

rakamlarini seçerek minimum bir tahminde bulundugunu söylemektedir. Ölümlerin

ekseriyetinin saldiri; kalan kisminin ise, umumiyetle, açlik ve hastalik

neticesinde gerçeklestigini belirtmektedir. Kitaptan aldigim asagidaki tablo

(sayfa 339), kayiplari, bölgelere göre özetlemektedir. Müslüman

Ölümleri ve Göçü


ÖlümlerGöçe

Zorlananlar


Yunan Devrimi25,00010,000(yola

koyulanlar)

1827-29 Kafkas

Savaslari
Bilinmiyor26,000(yasayanlar)

Kirim Sürgünü75,000300,000(yola

koyulanlar)

Kafkas Sürgünü400,0001,200,000(yola

koyulanlar)

Bulgaristan

1877-78
260,000515,000(yola

koyulanlar)

1877-78 Dogu

Savasi
Bilinmiyor70,000(yasayanlar)

Balkan

Savaslari
1,450,000410,000(yola

koyulanlar)

1905 KafkaslarBilinmiyorBilinmiyor

1914-21 Dogu

Anadolu
1,190,000900,000(içteki

mülteciler)

1914-22

Kafkaslar
410,000270,000(yola

koyulanlar)

1914-22 Bati

Anadolu
1,250,000480,000(yola

koyulanlar)

1,200,000(içteki

mülteciler)

Toplam5,060,0005,381,000

Not: Kaybolan askeri erkan (subay

ve erat) ve devlette çalisanlarin çogu bu tabloya

eklenmemistir.

Yazarin bu tablo ile ilgili yazdigi

nota dikkat edecek olursak tüm Osmanli-Rus savaslarinda Anadolu'dan savasmaya

gidip de ölen insanlarin sayisi bu rakamlara dahil edilmemistir. Sistemik olarak

Balkanlar ve Kafkaslardaki göçe zorlama ve imha uygulamasinin görünür saiki

milliyetçilik akimlari iken, arkaplanda güdümleyen gücün Rus Imporatorlugunun

yayilma emellerinin oldugu da islenmektedir. Kitapta bu kiyimin siddetine söyle

isaret edilmektedir (sayfa 340):

The true fate of these Muslims was

only understood by those contemporaries who saw the dead and the dying, such as

the railway offical in Ottoman Bulgaria in 1878 who found one small Turkish girl

alive among the frozen bodies of 400 refugees, some of whom must have been her

family. The fate of these Muslims was the fate of her family, driven from their

homes to die. It was also the fate of the small girl, rescued by strangers. The

descendantes of this girl as well as of all the others who survived form much of

the citizenry of the modern TurkishRepublic

Yunanistan'da ise

baskaldirmanin 1821'de Osmanli devlet temsilcilerinin öldürülmesiyle

baslamasindan sonra is Ortodoks kilisesinin destegiyle tüm Türk halkinin

öldürülmesine kadar götürülmüs. Hatta çogunlugun Türkçe konustugu Mora

yarimadasindaki kiyimdan kaçanlar canlarini ancak Atina yakinlarindaki Osmanli

askeri garnizonlarina siginarak kurtarmislar (sayfa 10-11).

Balkanlardan bu kaçislar

cumhuriyetin ilk yillarina kadar devam etmis, gelen nüfusun büyük bir çogunlugu

genelde Türkiye'nin Marmara ve Ege bölgelerinin çesitli yerlerine

yerlestirilmisler. Kafkaslardan gelenler ise çogunlukla Karadeniz bölgesine

dagilmislar. Gelislerinin hikayesini ve çektikleri acilari, bu satirlari okuyan

bir kisim okuyucularin dedelerinden ninelerinden dinlemis olmalari mümkündür,

sanirim.

Anadolu'da kaybedilen

Müslüman nüfusun eyaletlere göre dagilimini da asagidaki tablo vermektedir

(sayfa 229). Bu tablo Dogu Anadolu'da 1912-1922 arasindaki kaybin kaba bir

bilançosunu vermektedir. Osmanli

devletinde Dogu Eyaletlerinde

Ölen Müslüman Nüfus

1912-22


EyaletKaybedilen

nüfus
Nüfusa orani

(%)


Van194,16762

Bitlis169,24842

Erzurum248,69531

Diyarbekir158,04326

Mamuretülaziz89,31016

Sivas186,41315

Haleb50,8389

Adana42,5117

Trabzon49,9074Oran olarak en büyük kaybin Ermeni

nüfusun bir hayli kalabalik oldugu Van, Bitlis, Erzurum gibi eyaletlerde olmasi

bayagi düsündürücüdür.

Kitaptaki diger bir ilginç nokta da

Lazlarin aslinda Gürcü kökenli oldugunu, zulümden kaçip Türkiye'nin dogu

Karadeniz kiyilarina yerlesene kadar da denizi görmedikleri idi. Lazlar 20.

yüzyilin baslarina kadar Gürcistan'in daglik bölgelerinde yasamakta imisler. Bu yazida mübarek Ramazan ayinda

okuyucularin moralini bozmaktan çok bazi gerçeklerin ortaya konmasina veya

hatirlatilmasina yardimci olmaya çalistim. Cumhuriyetin kurulusuna kadar olan

son yüzyildaki Müslüman insan kaybinin boyutunun ne kadar büyük oldugunu bir

nebze aktardim, sanirim.

Ramazan bayraminizi tebrik eder

saglik ve huzur dolu günler niyaz ederim. Kaynak: Anadolu dergisi,

Volume 7, No 4, 1997


WEZ Format +3. Şuan Saat: 09:40 PM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.