Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri

Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/index.php)
-   Öğretici Bilgiler (http://www.hayatimdegisti.com/forum/ogretici-bilgiler/)
-   -   HZ.ÜZEYR (A.S) (http://www.hayatimdegisti.com/forum/ogretici-bilgiler/25988-hzuzeyr.html)

bluemoon24 29-12-2008 11:42 AM

HZ.ÜZEYR (A.S)
 
Üzeyr

(a.s)'ın adı hakkında da alimlerin farklı yorumları vardır. Bazı alimlere göre

onun adı Arapça bir isimdir. Diğer bazı alimlere göre ise, Üzeyr kelimesi

Arapça değil, İbranicedir (el-Ukberî, İmlau ma menne bihi'r Rahman, Mısır,

1961, II, 7).İbranice'de

Üzeyr kelimesinin karşılığı Azradır. Tevrat'ın bu dildeki nüshasında

böyle geçmektedir (Biblio Hobraica, nşr. Rud. Kittel, Stuttgart,1952; Esra,

VII,1; Nehemio, VIII,13).Üzeyr

(a.s), Harun Peygamber'in neslinden gelmektedir (es-Sa'lebî, el-Arais, Mısır,

1951, 344).Üzeyr

(a.s)'ın adı, Kur'an-ı Kerîm'de bir yerde geçmektedir: Yahudiler. 'Üzeyr,

Allah'ın oğludur; dediler. Hristiyanlar da: Mesih Allah'ın oğludur', dediler.

Bu, onların ağızlarıyla geveledikleri sözlerdir. (Sözlerini), önceden inkâr

etmiş(olan müşrik)lerin sözlerine benzetiyorlar. Allah onları kahretsin, nasıl

da (haktan batıla) çevriliyorlar!.. Hahamlarını ve rahiplerini Allah'tan ayrı

rehber edindiler, Meryem oğlu Mesîh'i de. Oysa kendilerine yalnız tek Tanrı

olan Allah'a ibâdet etmeleri emredilmişti. Ondan başka ilâh yoktur. O, onların

ortak koştukları şeylerden münezzehtir (et-Tevbe, 9/30, 31).Burada

söz konusu olan Üzeyr (a.s) hakkında çeşitli rivâyetler vardır. En meşhuru İbn

Abbas'ın rivâyetidir. Buna göre, Yüce Allah İsrâil oğullarının elinde bulunan

Tevrat'ı onlardan aldı. Tevratın içinde bulunduğu sandığı kaybettiler. Aynı

zamanda Tevrat zihinlerinden de silindi. İsrail oğulları buna çok üzüldüler.

Bilhassa Üzeyr (a.s) Allah'a çok ibâdet etti; O'na yalvarıp yakardı. Allah'tan

inen bir nur, onun kalbine girdi. Unutmuş olduğu Tevrat'ı hatırladı. Ondan

sonra Tevrat'ı yeniden İsrail oğullarına öğretti. Daha sonra Tevrat'ın içinde

bulunduğu sandık bulundu. Bunun üzerine Üzeyr (a.s)'ın öğrettiğinin aslına

uygun olduğunu gördüler. Bunun üzerine Üzeyr (a.s)'ı çok sevdiler. Fakat bu

hususta aşırı gittiler. O, olsa olsa Allah'ın oğludur dediler (İbn

Cerir et-Taberî, Camiu'l-Beyân, Mısır,1951, X,111). Bu âyetler, onların bu

hususta aşırı gitmelerini ve Hristiyanların da, İsâ (a.s) Allah'ın oğludur diye

söylemelerini reddetme mahiyetinde nazil olmuştur. Onların bu sözlerinin batıl

olduğu anlatılmış ve Yüce Allah'ın, onların bu iddialarından münezzeh olduğu

ifâde edilmiştir (el-Beydâvî, Envaru't-Tenzîl ve Esraru't Te'vîl, Mısır, 1955,

I, 196).Yahudilerin

bu hususta aşırı gitmeleri, Kur'an'ın başka yerlerinde de tenkid edilmiştir.

Vay haline o kimselerin ki, Kitabı elleriyle yazıp, az bir paraya satmak

için, Bu Allah'ın katındandır. derler. Ellerinin yazarlığından

ötürü vay haline onların! Kazandıklarından ötürü vay haline onların! (el-Bakara,

2/79) mealindeki âyette Yahudiler kasdedilmektedir. Onların Tevrat'ı tahrif

ettikleri, ondan sonra kendileri tarafından yazılan bir kitabı Allah'ın kitabı

diye tanıtmaları söz konusudur. Onlar bu şekilde kitab yazmışlar, Allah'ın

kelâmı olarak ileri sürmüşler ve bununla menfaat ile nüfûz sağlamaya

çalışmışlardır. Bu âyette, onların bu yaptıkları tenkid edilmektedir (Muhammed

Ali es-Sâbûnî, Safvetu't-Tefâsir, İstanbul, 1987, I, 71 vd).Aşağıdaki

âyette de, Yahudilerin bu durumu tenkid edilmiştir:Onlardan

bir grup, okuduklarını kitaptan sanasınız diye kitabı okurken, dillerini eğip

bükerler. Halbuki okudukları, kitaptan değildir. Söyledikleri Allah katından

olmadığı halde, Bu, Allah katındandır. derler. Onlar bile bile

Allah'a iftira ediyorlar (Âlu İmran, 3/78).İbn

Abbas (r.a)'dan nakledildiğine göre, bu ayette de Yahudiler kasdedilmektedir.

Buna göre, onlar Allah'ın kelâmını kaybetmişler. Kendi uydurduklarını Allah'ın

kelamı olarak tanıtmaya çalışmışlar. Onların bu yaptıkları yalan ve uydurmadır

(ez-Zemahşerî, el-Keşşâf, Kahire,1977, I, 182 vd.).Üzeyr

(a.s) ile ilgili bulunduğu söylenen diğer bir ayet de şöyledir;Yahut

görmedin mi o kimseyi ki, evlerinin çatıları duvarları üzerine çökmüş (yıkık

dökük olmuş) ıssız bir kasabaya uğradı. Ölümünden sonra Allah bunları nasıl

diriltir acaba! dedi. Hemen Allah onu öldürdü, yüz sene sonra tekrar

diriltti. Ne kadar kaldın burada? dedi. Bir gün yahut bir kaç

saat dedi. Allah ona: Bilakis yüz sene kaldın. Yiyeceğine ve

içeceğine bak, henüz bozulmamıştır. Bir de eşeğine bak. Seni insanlar için bir

âyet (ibret işâreti) kılalım diye (yüz sene ölü tuttuk sonra tekrar dirilttik).

Şimdi sen kemiklere bak, onları nasıl birbiri üstüne koyuyor, sonra ona nasıl

et giydiriyoruz. dedi. Durum kendisince anlaşılınca, Şüphesiz

Allah'ın her şeye kadir olduğunu bilmeliyim dedi (el-Bakara, 2/259).Bu

ayette söz konusu olan zatın kim olduğu hususunda çeşitli rivâyetler vardır.

Fakat alimlerin ekseriyetine göre bu zat, Üzeyr (a.s)'dır (el-Beydâvî,

Envaru't-Tenzîl, I, 57).Hz.

Muhammed (s.a.s), Üzeyr (a.s)'ın peygamber olup olmadığı hususunda şöyle

buyurmuştur: Bilmiyorum, Üzeyr peygamber midir, değil midir? (Ali

Nasıf et-Tâc, III, 302). Bundan dolayı İslâm inancında Üzeyr (a.s)'ın

peygamberliği ihtilaflı kabul edilmiştir.Peygamber olsun veya olmasın, Üzeyr (a.s) Allah'a tam manasıyla inanmış,

kamil imân sahibi olan bir zattı. Hayatı boyunca, Allah'ın rızasını kazanmak

için şerden kaçmış, hayra koşmuştur. Çevresindeki insanları da bu şekilde

inanmaya ve Allah'ın emir ile yasaklarına riâyet etmeye davet etmiştir.


WEZ Format +3. Şuan Saat: 07:38 PM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.