"Heyecanlanmamak mümkün mü?"
 

"Heyecanlanmamak mümkün mü?"[/b]



Bebek sahibi olmak hayatınızda yepyeni bir döneme imza attığınızın göstergesidir. Bu, sizin hakkınızda ve evliliğinize bağlılığınız ve de eşinizle nasıl iletişim kurduğunuz konularında çok şey anlatmaktadır. Bazı çiftler hamileliği, bütün

deneyimlerinin bir bileşkesi, birbirlerine duydukları sevginin, umudun ve arzunun bir göstergesi olarak ele alırlar. Kaygı, oldukça evrensel bir duygudur. Bebek sahibi olmayı tartışmak kadar kaygıya açık başka bir zaman yoktur:

"Teröre maruz kalmışım gibi hissediyorum. Üstelik bunlar en pozitif duygular." Potansiyel sorumluluklarınızı düşününce kendinizi sinirli hissetmeniz gerçekten normal görünmektedir. Bazı çiftler, çocuk sahibi olmayı birlikteliklerini

tamamlayacak en son adım olarak görürler: "Bu her zaman istediğimiz bir şey. Kendimizi tam hissetmemizi sağlıyor." Ana Baba olmaya hazırlanmak Flört etmek ve evlenmek yolun sonu gibi görünse de bazıları için bir dönemin

tamamlanıp başka bir dönemin başlangıcı sinyalini verir: "Bebek sahibi olmak insana büyüdüğü hissini veriyor. Sanki daha önceden çocuktum da şimdi büyüdüm." Aynı anda heyecanlanmak, mutlu olmak ve kaygılanmak mümkün mü? Tabii ki, işte

bu kararsızlık olarak adlandırılmaktadır:"Bu konuyu konuşmak beni mutlu ediyor, ama aynı zamanda kararsızım. Bütün duygularım karmakarışık." Çoğu insan böyle durumlarda karmakarışık duygular içine girer. Anne baba olmak gibi önemli

bir konuda duyguların karışık olması davranışlarla değil düşüncelerle ilgili bir sorunun sinyalini vermektedir. Bebek sahibi olma konusunda üzerinizde baskı hissetmeniz başlangıç aşamasında pek iyi değildir: "Herkes bizi anlamsız

nedenlerle bebek sahibi olmaya zorluyor. Buna dayanamıyoruz. Bu oldukça kişisel bir karar, kimsenin karışmaması gerekiyor." Anne baba olma konusunda korkuya kapılmak çok yabancı bir duygu değildir. Bazı çiftler anne baba olmak için yeteri

kadar sabra ve doğru karaktere sahip olmadıklarını düşünürler. Bazıları boş zamanlarından olacakları korkusuna kapılırlar. Kocanız aşağıdakileri düşünüyor olabilir: Kadınların düşünceleri nasıl annelerine yoğunlaşıyorsa,

erkekler de babalarını düşünmeye başlarlar. Erkekler babalarından öğrendiklerini gözönünde bulundurarak babalığa yaklaşırlar. Erkeklerin babalarıyla ilgili düşünceleri panik ile düşüncelilik arasında değişir: "Babam elinden geleni yapmaya

çalıştı, inceden inceye düşündüm ve aynen ona benzemek istediğime karar verdim. " Siz de diğer insanlara benziyorsanız, babanız konusunda çeşitli duygulara sahipsiniz demektir. Erkeklerin çoğu aynen kendi babalan gibi yeterli birer baba

olmayı hayal ederler, ama onaylamadıkları davranışları gösterecekleri paniğini de yaşarlar. Bunu dikkate almamak çok zor olmalı. Esasında, erkeklerin çoğu babalıkla gelen sorumluluğu işleriyle birlikte yürütemeyecekleri kaygısını yaşarlar.

"Ben aynı zamanda nasıl iyi bir baba, iyi bir koca ve işçi olabilirim?" Bazı erkekler kendilerini bu süreçten soyutlanmış hissederler. Kadınların doğaları gereği iyi anne olacaklarına ya da bebekle nasıl ilgileneceklerini bildiklerine

nasıl tutulacağı ve besleneceği gibi inandıklarından, çoğu baba rolleri konusunda sıkıntı yaşarlar: "Bu konuda cahilim. Bebeklerle ilgili en ufak bir bilgim yok. Karım kitaplar okuyor, ama sanki doğası gereği nasıl iyi bir anne olacağını

biliyor gibi."