Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri

Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/index.php)
-   Kadınlarla ilgili haberler (http://www.hayatimdegisti.com/forum/kadinlarla-ilgili-haberler/)
-   -   Kadınları depresyona iten erkekler - (http://www.hayatimdegisti.com/forum/kadinlarla-ilgili-haberler/477266-kadinlari-depresyona-iten-erkekler.html)

Bluesky24 08-04-2010 05:41 PM

Kadınları depresyona iten erkekler -
 
Bazı erkek tipleri kadınların depresyona girmesinde çok büyük etken. Hangi erkek tipleri depresyona sebep oluyor?

Uzman psikolog Aslıhan Tokgöz Tozlu, ikili ilişkilerde erkeklerin

hatalı ve yanlış davranışlarının kadını depresyona soktuğunu

beilrterek, "Kadını yıpratan bazı davranışlar, ruhsal sıkıntıları da

beraberinde getiriyor. Aldatılma, fiziksel şiddet, sözlü ve psikolojik

şiddet, aşağılanma, hiç yerine konma, fiziksel görünümündeki

eksiklikleri yüzüne vurma gibi davranışlar, kadını bir süre sonra içine

kapanır ve depresif bir görünüme sokuyor" dedi.



Memorial

Hastanesi Psikoloji Bölümü nden Uzman Psikolog Aslıhan Tokgöz Tozlu,

kadınlara hayatı zehir eden erkek tipini anlattı. İşte Tozlu ya göre

kadınları depresyona sokan erkek tipleri:





Kıskançlık ve sahiplenme duygusu:

İkili ilişkilerde ilişkiyi ve kadını yıpratan en önemli unsurlardan

biri kıskançlıktır. Ama bunun da ötesinde kadını çok fazla yıpratan ve

kıskançlığın da önüne geçebilen durum, sahiplenme duygusu. Evlendikten

sonra erkeğin kadına hissettirdiği, Sen benim malımsın düşüncesi. Bu,

erkeklerde daha fazla gözleniyor. Bu düşüncenin beraberinde kontrol

mekanizması geliyor. Erkek, kadının kıyafetlerini, davranışlarını,

arkadaşlarını (erkek kadın fark etmiyor) görmesini istemiyor. Eşinin

işine karışıyor ve bir süre sonra çalışmasına da karşı çıkıyor. Hatta

daha da ileri giderek, benden önceki hayatını bitiriyorsun, benimle

yeni bir hayata başlıyorsun diyebiliyor. Erkek kadının, gardrobu

yenilemeler, arkadaşları yenilemeler, kendi çevresine göre insanları

seçme gibi davranışlar sergiliyor.





Baştaki heyecanın azalması ya da bitmesi:

Evliliğin başında kadın için de erkek için de bu birliktelik; yeni,

heyecan verici, değişik olabilse de kontrol mekanizması devreye

girdiğinde erkek kadının benliğini elinden alıyor. Kadın bir süre sonra

tek başına karar verecek bir birey olmadığını anlamaya başlıyor. Ben

seninle varım, çünkü beni ben yapan bütün her şeyi seninle bıraktım

düşüncesiyle kadın bir süre sonra yok oluyor. Ardından da kadını

yıpratan bir tablo ortaya çıkıyor.





Senin ailen benim ailem tartışması:

"Senin annen benim annem, senin ailen benim ailem" ayrımı, ikili

ilişkilerde kadın ve erkek için çok fazla yıpratıcı oluyor. Ama

erkekler evlendikten sonra aile kavramını biraz daha ön planda tuttuğu

için kadın bundan çok daha fazla etkileniyor. Erkek, Annem benden önce

gelir. Bir şey yapacaksan önce annemden izin alacaksın gibi

yaptırımlar uygulayabiliyor. Bu durum bir süre sonra kadın için

çekilmez bir hal alıyor. Erkeklerde aile ile ilgili bu tür davranışlar

kültürel bir şey, kesinlikle öncelikle ataerkil olmaktan kaynaklanıyor.

Biz kavramı ile bir birliktelik kurulmuyor. Kadın, erkeğin evine ve

ailesine getiriliyor. Sonrasında ise Sen bizim malımızsın deniyor.

Bizi olduğumuz gibi her şeyimizle kabul edeceksin ve her dediğimizi

yapacaksın gibi hissettiriliyor. Kadın yok sayılıyor, yok ediliyor. Bir

süre sonra da duygularını ifade edemeyen, kendini anlatamayan kadın

çatlayacak hale geliyor.





Kıskançlık:

Kıskançlık da kontrol mekanizması nedeniyle ortaya çıkan bir durum.

Erkek kıskançlığı kadının her şeyini kontrol altına almaya çalışıyor.

Kendisinden izinsiz hiçbir şey yapmasına izin vermiyor. Giydiği

giysiden görüştüğü arkadaşlarına kadar kıskançlık yapıyor.





İletişim bozukluğu:

Kadınlar için öne çıkan en önemli meselelerden biri de iletişim

bozukluğu. Kadınları en çok yıpratan erkek tipi, iletişim sorunu olan

tiptir. Sürekli içine kapanık ise, konuşmuyorsa, zamanını bilgisayarın

ya da elinde kumanda ile televizyonun karşısında geçiriyorsa bir süre

sonra kadın eşinden soğumakta ve yıpranmaktadır. Eşini psikoloğa

götürmek için girişimlerde bulunur ama genellikle erkekler bu konularda

psikolojik yardım almaktan kaçınırlar. Kadınlar daha çok duygusal,

erkekler ise daha çok cinsellikle ilgili konularda psikolog yardımı

almaktadır. Kadının bu noktada istediği el ele baş başa göz göze

oturmak değil, birlikte bir şeyler konuşarak sohbet etmektir. Kadınları

en çok yıpratan durumlardan en önemlisi, çiftlerin birbirleriyle

konuşamamaları. Öyle çiftler var ki birlikte bir şeyler yapmaktan

sıkılıyorlar. Bir yere gideceklerse arkadaşlarını da çağırmak isterler,

paylaşım olmadığı zaman ilişki çiftleri yıpratır.



DEPRESYON BELİRTİLERİ

Uzman

Psikolog Aslıhan Tokgöz Tozlu, kadınların depresyona girme

belirtilerini ise şöyle açıkladı:"İçine kapanıklık, yemek yeme

alışkanlıklarında bozukluk, ev içinde eşiyle paylaşamadığı şeyleri

ailesi ve arkadaşlarıyla paylaşmaya çalışması, ruhsal ve psikolojik

olarak çökme, kaygı bozuklukları, depresyon, sürekli kötü bir şey

olacak duygusuyla yaşamaya başlama, çok ciddi bir ruhsal yatkınlığa

sahipse o tetiklenebilir. Böyle durumlarda kadının kesinlikle

psikolojik yardım alması önerilir. İçinden çıkılmaz bir hal alan ruhsal

durumunun daha da kötüye gitmemesi için kadının izleyeceği en önemli

yol, bir uzman yardımıyla içinde bulunduğu durumu aşmaya çalışmasıdır.


WEZ Format +3. Şuan Saat: 12:51 AM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.