![]() |
Müsait Olunca Beni Severmisin? İçeri girer girmez neşeyle bağırdı: -Anne biliyor musun bugün yuvada ne oldu? - Görmüyor musun? Telefonla konuşuyorum. Herkesin sevdiği şey birbirine benzemiyordu. Annesi telefonu, babası arabayı seviyordu. Herşey erteleniyordu, telefon ve araba söz konusu olduğunda... Bir de eve misafir gelecek oldu mu kendisine hiç yer kalmıyordu. Nerelere gitseydi? Annesi kapattı telefonu. Mutfaktan tencere sesleri geliyordu. Koşarak yanına gitti: -Sana yardım edeyim mi ? dedi, en sevimli halini takınarak. Annesi manalı manalı baktı: -Hayırdır? Bir yaramazlık mı var? Bak bir de seninle uğrasmayayım. Çok yorgunum zaten. Yorgunluk nasıl bir şeydi ? Bazen elinde oyuncağıyla uykuya daldığında anneannesi oyuncağı yavaşça elinden alır : -'Nasıl yorulmuş yavrucak. Uykunun gül kokulu kolları sarsın seni..' diyerek alnına bir öpücük konduruverirdi. Yorgunluk gül kokulu bir uykuya dalmaksa eğer, neden annesi kendisiyle böyle kızgın kızgın konuşuyordu. —Anneciğim yorulduğun zaman gül kokulu uykulara dalarsın. Anneannem öyle söylüyor. —Uykuya dalayım da, gül kokuları eksik kalsın. Yorgunluktan ölüyorum. Bu kelimeden nefret ediyordu.'Yorgunum, yorgun olduğumdan, böyle yorgunken'.... —Anneciğim sen yorulma, diye... —Yemekte konuşuruz çocuğum. Bankada işler yetişmedi. Baban gelene kadar bunları bitirmem lazım. Hadi sen oyna biraz. Hani siz yoruluyorsunuz ya...Eeee....Bende oynamaktan yoruluyorum. Ne yapayım bilmem? Yapılmaması gerekenleri biliyordu da büyükler, yapılması gerekenleri hiç bilmiyorlardı Işıklar söndü birden. Annesi öfkeyle söylenmeye başladı. —Mum da yok! diye diye karıştırdı dolapları el yordamıyla. Çocuk sırtüstü yatıp, anneannesinin köyünü düşündü. Gaz lambasının ışığında deli tavşan masalını anlatışını. Deli tavsanın duvardaki aksini getirdi gözlerinin önüne. Anneannesi gibi iki ellerini birleştirip işaret parmaklarını yukarı kaldırarak tavşan kafası yaptı. ''Bak deli tavşan'' diyerek parmaklarını oynattı. Yoldan geçen arabaların farları duvardaki tavşana yol açtı. Tavşan alabildiğine hür dolaştı sağda solda. Otlarla kuşlarla konuştu. Sonra yorgun düştü. Duvarda ki görüntü minik avuçların açılmasıyla kayboldu. Kolu yavaşça kanepeden aşağı sarktı. Sonra ışıklar geldi. Kadın çocuğun hiç konuşmadığını akıl etti. Birden kanepeye koştu. Küçücük dizlerini karnına doğru çekerek uykuya dalmıştı. Masanın üstündeki dosyalara baktı iğrenerek. Dindirilmez bir pişmanlık doldurdu içini. Uyandırmaktan korka korka küçük alnına bir öpücük kondurdu. Çocuk sanki bir ipucu bekliyormuşcasına aralanan gözleriyle mırıldandı; — İşin bitince beni sever misin anne? dedi. Kadın, sevilmek için randevu alan çocuğuna bakarak sabaha kadar ağladı. ****** Lütfen sevgimizi yarınlara ertelemeyelim. Hayat telaşına kaptırıp kendimizi, sevdiklerimizi ihmal etmeyelim unumayalımki yaşamın en güzel yanı sevgidir. Unutmayalım ki yarın kimseye vaat edilmemiştir. Alıntıdır... |
Ynt: Müsait Olunca Beni Severmisin? ben de istiyorum. 789569 anne beni müsait olunca sever misin beni? sen kocaman bir kızsın, çocuk musun seni seveyim? çocukken mi seviyordun beni.hiç hatırlamıyorum. demekki çok büyümüşüm, kocaman bir kız olmuşum, unutmuşum. Ama unutsamda demekki güzel, yumuşacık izleri kalmış ben de. çocuk olmak istiyorum agl34 |
Ynt: Müsait Olunca Beni Severmisin? bu arada anneme bu yazıyı okudum telefonda, aaa benim adımımı söyledin oldu tepkisi aa34 belki biraz düşündürebilmişimdir ne dersin dusun |
Cevap: Müsait Olunca Beni Severmisin? güzel bir paylaşım...956k gerçek hayatta en çok yapılan hatalardan bence...sad456 |
Cevap: Müsait Olunca Beni Severmisin? Okurken kalbime hafif bir sızı gözümede bir kac damla yaş bırakan yazı icin tesekkur ederim... |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 01:05 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.