Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri

Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/index.php)
-   Galaksiler Gezegen Resimleri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/galaksiler-gezegen-resimleri/)
-   -   zaman uzay ve ötesi... (http://www.hayatimdegisti.com/forum/galaksiler-gezegen-resimleri/371967-zaman-uzay-ve-otesi.html)

suzzy 04-06-2009 10:53 AM

zaman uzay ve ötesi...
 

http://img1.blogcu.com/images/x/k/a/...surrealba8.jpg

"Kucuk bir cocukken sisli bir sabah tek basima paslanmaya baslamis bir salincaga oturdum. Parmaklarimi yerde ileri geri gotururken ayaklarim zorlukla yere degiyordu. Bir anda arkama dondum. Birinin baktigini dusundum ama kimse yoktu. Derin bir dinginlik ve ait olma duygusu hissettigimi hatirliyorum. Artik yalniz hissetmiyordum.
Bu ani zihnimin derinliklerinde yer etmisti ve otuz yil sonra zamanda cocukluguma yolculuk edinceye kadar tamamiyla unutulmustu. Hayali zaman tunelimden ciktigimda kendimi pasli bir salincakta oturan beni rahatlatirken buldum. Onu kosulsuz sevdigimi soyledim. Ilerde zor anlarin bekledigini ama basaracagini ve geleceginin mukemmel olacagini bilmesini sagladim. Onunla konustugumda dogruldu ve ruhundan sanki bir yuk kalkti.
Simdiye geldigimde sasirmistim. Geriye donup genc halimi ziyaret etmekle kalmamis, cocuk olarak bu ziyareti de hatirlamistim! O sisli sabah birinin benimle konustugunu hatirlamiyorum ama beni seven birinin yanimda oldugunu hatirliyorum. Kim oldugunu goremesem de artik kendimi yalniz hissetmeme gerek olmadigini biliyordum"
Gecmis, simdiki ve gelecek yasamlarin belli bir sirayi izlemedigini ama hepsinin ayni anda yasandigini dusunuyorum. Ancak bizler lineer (dogrusal) varliklar oldugumuzdan ve hayatimizi 'gecmis', 'simdi' ve 'gelecek' olarak deneyimledigimizden bu kitap tum hayatlarimizi sanki sirali bir sekilde yasaniyorlarmis gibi anlatti. Simdi gecmis yasamlari gozonune alarak zaman konusunu tartismak istiyorum. Bu ozellikle onemlidir, cunku cok yakinda zamanla ilgili dusunce ve algilamalarimizin degisecegine inaniyorum.
Bu fikri daha iyi anlamak icin bir dans pistinin tavaninda asili duran ve isinlar yansitan aynali bir top hayal edin. Top dondukce bireysel yansimalar da odada doner. Bir yansimayi alin. Dikkatinizi bu bir tek yansimaya verin. Dikkatinizi verdiginiz bu bir tek yansimanin siz ve gecmis yasaminiz oldugunu dusunun. 'Ileriye' gidiyormussunuz gibi gorunuyor. 'Zamanda ilerledikce' cevrenizdeki sahneler de degisiyor gibi gorunuyor. Onunuzde ve arkanizda toptan gelen baska yansimalar da var. Siz hareket ettikce 'arkanizda' kaliyor gibi gorunen yansimalar gecmis yasamlarinizdir. 'Onunuzde' gibi gorunen yansimalar da gelecek yasamlariniz. 'Zamanda ilerliyor' gibi gorunuyorlar.
Onunuzdeki ve arkanizdaki yansimalarin aralarindaki uzaklik sabit gibi gorunuyor; belki arkanizdaki en yakin yansimayla aranizdaki uzaklik iki, onunuzdeki en yakin yansimayla aranizdaki uzaklik ta uc fit. Dairesel bir odada oldugunuz gozonune alinirsa bu uzakliklar top hareket etse de sabit kalacak. Bu, zamanin tamamiyla sabit oldugunun bir yanilsama oldugu fikrini destekler, cunku yansimaniz odada nereye ilerlerse ilerlesin 'arkanizdaki' en yakin yansimayla aranizda iki fit ve 'onunuzdeki' en yakin yansimayla aranizda uc fit olacaktir. Bu olculebilir ve sabittir.
Bunu gecmis ve gelecek yasamlar acisindan dusundugumuzde, eger bir fit yuz yila esitse, o zaman simdiki yasaminizla gecmis yasaminiz arasinda iki, gelecek yasaminiz arasinda da uc yuz yil var gibidir. Ancak isinlari takip edip yukardaki (yansimanin kaynagi olan) aynali topa dogru yukseldiginizde onunuzdeki ve arkanizdaki en yakin isinlarin arasindaki uzaklik degisir ve uzakliklar gittikce kisalir. Bu mecazi anlatim gecmis, simdi ve gelecek arasindaki ayriligin nasil kalkmakta oldugunu gosteriyor. Ne kadar cok Kaynak 'a dogru kollektif olarak ilerlersek zaman ve uzayi algilayisimiz da o kadar degismeye baslayacak. Kaynaga ne kadar cok yakinlasirsaniz gecmis, simdi ve gelecek arasindaki sinirlar da o kadar kalkacak.
Zamanin sinirlarinin kalkisini anlamanin iste bir baska mecazi yolu. Aynali toptan gelen bireysel yansimanizi birakip zamanda 'ileriye' gidiyorsunuz, sonucta bir daire yapip 'gecmis' yasamlariniza gelirsiniz. Bunun gibi eger zamanda 'geriye' gitseydiniz sonunda bir daire yapip 'gelecek' yasamlariniza gelirdiniz.
Oda duvarlarindaki yansimalarin tumu ayri ve bireysel gibi gorunuyor. Bazi yansimalar gelecek yasamlar, bazilari gecmis yasamlar ve bazilari da baska insanlarin yasamlari gibi gorunuyor. Ancak bireysel yansimanizdan Kaynak ' a, aynali topa dogru ilerleseydiniz tum yasamlarin -gecmis, simdiki ve gelecek - tum insanlarin ve tum maddenin ayni Kaynak 'tan yayildigini gorurdunuz. Kimseden ayri degiliz. 'Gecmis' ve 'gelecek' dediklerimizden de ayri degiliz. Tum yasamlar su anda birlikte, icice gecmis ve birbirine bagli durumda.
Su anda fiziksel dunyamizi yoneten yasalar gozonune alinirsa zamani degistirmek olanaksizdir. Ama ya zaman akiskan bir seyse? Ya zaman, ritmik olarak yuregi carpan bir evrende genisleyip buzuluyorsa? Ya zaman algimizin bir urunuyse? Algimizi dramatik bir sekilde degistirip, tum varolusun ciktigi zamansiz bir kaynaga girebildigimizi dusunun. Zaman ve uzayi ortaya cikaran boyutsuz planlara girebildiginizi dusunebiliyor musunuz? Bu onermeler gozonune alinirsa zamani gercekten degistirebiliriz. Herbirimizin 'zamani' hem algilayan hem de tanimlayan olduguna inaniyorum.
Kuantum fizik yasalari hizla egemen oluyor. Bu degisimlerin nedeninin su anda gezegenimize yansiyan enerji dalgalari olduguna inaniyorum. Gecmis, simdi ve gelecek icice geciyor.
'Oteki tarafta' yasadigim olume yakin deneyim beni bir kendini - anlama ve 'eve' giden yolu tekrar bulma arayisina surukledi. Isiga olmeden de gidilebilecegini sezgisel olarak biliyordum. Hem 'evde olup' hem de fiziksel bir bedende var olmanin bir yolu oldugunu biliyordum. Fiziksel boyutla birarada bulunan sinirsiz boyutlarin oldugunu ve bunlarin farkinda olmak icin tek yapmamiz gereken seyin kanal ayari yapmak oldugunu sezgisel olarak biliyordum. Oraya gitmek icin olmeye gerek yok. Su anda sayisiz radyo yayini evinize geliyor. Radyonuz acik olmayip kanal ayari yapilmadigi surece yayinlari dinleyemezsiniz. Bizim de yapmamiz gereken tek sey ic yayini bulup kanal ayari yapmak.
Bircok insan olununce gidilen yerin 'cennet' oldugunu dusunur. Gudusel olarak bilincalti duzeyden cennetin bulutlarin uzerinde bir yer oldugunu dusunuruz. Ancak Cennet/Yuva gokyuzunde degildir. O simdi buradadir. O fiziksel gercekligimizle birarada bulunan bir boyuttur. Bu boyuta yakin oldugunuzu bilmenin bir yolu eszamanliliktir; ornegin bir seyi dusunursunuz ve olur; bir seye ihtiyac duyarsiniz belirir; birini dusunursunuz arar. IsIktayken dusunce ve yaratilis arasinda zaman yoktu. Dusuncelerimiz ayni anda beliriyordu. Bu boyuta yaklastikca dusunceleriniz de fiziksel dunyada daha hizli belirir.
Disarida siz olmayan hicbir sey yok. Gercegi dogrusal olarak algilamamiz nedeniyle bunun entellektuel olarak anlasilabilecegini veya ayrintili bir sekilde yazilabilecegini sanmiyorum. Ancak hepimizin derinlerde bir yerde bunu gercekten bildigimize inaniyorum. Derinlerde bir yerde bu hissin nasil bir sey oldugunu hepimiz biliyoruz. En doyumlu insan bile bu mukemmel birlik, bir olma bolgesini arar, ozlemini ceker ve animsar.
Evren 'in her bolgesi aslinda sizin bir parcanizdir. Hayret verici parcalardan olusan bir bilesimsiniz. Genellikle kendimizi bedenlerle ozdeslestirir, diger tum yonlerimizden ayri hissederiz. Bazen cocuklarimizla ve hatta mallarimizla ozdeslesiriz. Ama aslinda mucizevi bir enerji okyanusunda yasiyorsunuz ve bu enerji akisinin her parcasi sizsiniz. Bu parcalari devasa bir orkestra olarak hayal edebilirsiniz. Tum parcalar arasinda uyum olursa tum evrende dalgalanan bir titresim yaratilir.
Kizilderili atalarim her seyle 'dogru iliski' icinde olmak derken bunu kastediyorlardi. Her seyle dogru iliski icinde olmak demek her seyde var olan yasami yuceltmek ve takdir etmek demektir. Size hayat veren hayvan veya bitkiye saygi duymaktir. Tum hayata saygi duymaktir. Komsularimizin gerceklerini dinlemek, gercekten dinlemek ve saygi duymaktir. Cunku onlar sizden ayri degiller. Siz onlarsiniz!
Her seyle 'dogru iliski' icinde olmak demek kollektif ruhun diger tum parcalariyla uyum icinde yasamaktir. Bunu yapabilmenin bir yolu da baskalarinin gerceklerini kosulsuz ve yargilamadan anlamak ve kabul etmektir. Yasam gucunun diger tum parcalarina sefkatli ve bilincli yaklasmaktir. Bu, nerede olursaniz olun ve cevrenizde ne olursa olsun orada var olan yasam gucunu kabul etmek ve yuceltmek demektir. Sunu bilin ki klavyenizde de, pencerenizin disindaki elma agacindaki kadar hayat var. Cevrenizdeki tum yasami yuceltin, kabul edin ve sevin, cunku hepsi sizin farkli hallerinizdir. Yargiladiginiz her sey sizi daha da ayirir. Sevdiginiz her sey tum parcalarinizin orkestrasinin (butununde Tanri 'nin) tum evrende titresip sarki soylemesini saglar.
Icinizdeki ve disinizdaki Yuce Ruh yaptiginiz her seyde sizi kutsasin ki tum yasamlarinizdaki butun hayalleriniz, muhtesem ve surekli genisleyen evrende sonsuza dek hepimiz icin nese yaysin!

DENISE LINN (Gecmis Yasamlar, Bugunun Hayalleri kitabindan alıntıdır...

ayses 09-06-2009 08:13 PM

Cevap: zaman uzay ve ötesi...
 
cok guzelll


WEZ Format +3. Şuan Saat: 01:27 PM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.