Sosyal Güvenlik Reformu Yasası Bakanlar Kurulunda
 

Hükümet Sözcüsü, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Sosyal Güvenlik Reformu Yasası'nın Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıldığını açıkladı.



Bakanlar Kurulu toplantısının ardından bir açıklama yapan Çiçek, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen Sosyal Güvenlik Reformu'nun toplantıda imzaya açıldığını açıkladı. 1 Ocak 2008 tarihine kadar yasalaşması gereken reformla ilgili Anayasa Mahkemesi kararı da dikkate alınarak bir çalışma yapıldığını belirten Çiçek, sosyal taraflar ve siyasi partilere konuyla ilgili bilgi verildiğini açıkladı.

Reformu bu hafta sonuna doğru TBMM'ye göndereceklerini anlatan Çiçek, Aralık ayında bütçe müzakereleri ve bayram tatilinin de girmiş olması dikkate alınarak mümkünse bütçe müzakerelerinden önce veya hemen sonra bu yasanın çıkarılmasını istiyoruz dedi.

Türkiye'de SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı kapsamında 15 milyon 800 bin aktif sigortalı bulunduğunu, bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilerle birlikte bu rakamın 55 milyona ulaştığını dile getiren Çiçek, yeşil kartlılarla birlikte nüfusun yüzde 90'ının bu yasayla doğrudan ilgili olduğunu söyledi. Bağ-Kur, SSK ve Emekli Sandığı emeklilik, iş ve sağlık konularında birliğinin sağlanmasını amaçladıklarını vurgulayan Çiçek, genel sağlık sigortasıyla da tüm vatandaşların sağlık hizmetlerinden yararlanmasını hedeflediklerini bildirdi.



Bu yasayla bütçe açısından çok önemli bir yük getiren hususu önümüzdeki dönemde Türkiye'nin önünün tıkanmasına imkan vermeyecek şekilde bir düzenlemeyi istediklerini anlatan Çiçek, 1991 yılından önce sosyal güvenlik sistemi açısından ortada bir açık olmadığını ancak bu tarihten sonra kurulan koalisyonların ve bazı iktidarların yaptığı

popülist düzenlemelerle 1991'de GSHM'nin on binde 5 olan açığın bugün 4.2'sine geldiğini kaydetti. Çiçek, 2006 yılı sonu itibariyle sosyal güvenlik sistemlerinin geliri 55 katrilyon 916, gideri 82 katrilyon 599 olduğunu ifade ederek, aradaki farkın 26 katrilyon olduğunu, 2007'de bu rakamın daha büyük, 2008 ve 2009'da bu düzenlemelerin gerçekleşmemesi halinde bütçe rakamlarının neredeyse yarısının bu açıklara gideceğini söyledi.



Sosyal Güvenlik Reformu

Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Çiçek, 'Sosyal Güvenlik Tasarısı ile öngörülen bir tasarruf var mı?' sorusuna karşılık, yasayla her sene bütçe üzerindeki yükü azaltacak bir sistem getirmeye çalışıldığını vurguladı.



Kimsenin herhangi bir telaşa kapılmasına gerek olmadığını ifade eden Çiçek, Şu an görevde olan ve kişiler açısından kazanılmış hak teşkil eden hiçbir hususun tabiatıyla bir hukuk devletinde, hukukun gereği olarak geri alınması söz konusu değil. Yani bugün görevde olanlarla bundan sonra işe girecek olanlar, farklı bir statüye sahip olacaklardır. Dolayısıyla ileriye dönük olarak bütçe üzerindeki yükün kaldırılması, eksiklerin ortadan kaldırılması ve standartlar açısından da yani Bağ-Kur'ludur, SSK'lıdır, Emekli Sandığı mensubudur tarzında bir kısım ayrıcalıkları da ortadan kaldıracak düzenlemeleri içermektedir. Bu bir kısım ödemelerdedir, sosyal ödemelerdedir. Yani tabiri caizse SSK'lı ölünce ölüm yardımı farklıdır, Bağ-Kur'lu, Emekli Sandığı mensubu vefat ettiğinde aldığı farklıdır. Neticede karşılaşılan durum aynı, ama farklı ödemeler yapılıyor. Bunları ortadan kaldıracak düzenlemelerdir. Tabii prim ödemelerinde buna bağlı olarak bütçe üzerindeki açığı da azaltacak bir sistem getirilmeye çalışılmaktadır.''İHA