Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri

Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/index.php)
-   Diğer Sağlık Haberleri (http://www.hayatimdegisti.com/forum/diger-saglik-haberleri/)
-   -   Korkuları yitirmek (http://www.hayatimdegisti.com/forum/diger-saglik-haberleri/591929-korkulari-yitirmek.html)

Bluesky24 05-05-2010 11:45 AM

Korkuları yitirmek
 






Milletvekili seçimlerinde oy kullanma işlemi tamamlanıp sandıklar açılmış sayım başlamıştı. Aileden kalma alışkanlıkla oy kullandığım sandıktan çıkan oyların dağılımına bakıp birlikte yaşadığım mahalle sakinlerinin siyasi tercihleri üzerine yorum yapmaya çalışıyordum. Benim gibi sayım meraklıları arasından yaşlı bir bayan ayakta durmakta güçlük çektiğini belirterek oturmak için sandık başkanından izin istedi. Başkan işini bitirme telaşı ile yüzünü ekşitip "Bu yaşta buralarda ne işin var, hanım. Seçim sonuçlarını oturup evinde izlesen olmuyor mu?" diye söylendi. Sonra cevap beklemeden oturması için eliyle işaret verdi. Yaşlı hanım sonradan torunu olduğunu öğrendiğim kız çocuğunu da yanına alıp sessiz olması için uyararak içinde bulunduğumuz dersliğin sıralarından birine oturdu. Durumdan yararlanıp bizler de sıralara oturup sayımı izlemeyi sürdürdük. İzleyenlerden birisi dikkatle çetele tutuyordu. Yaşlı hanım ise gözünü çıkan oy pusulalarından ayırmadan sayımı izliyordu.







Geçersiz kabul edilen oy pusulalarından birini torununa gösterip "İşte benim pusulam" deyince şaşkınlığımı gizleyemedim. "Madem geçersiz oy attınız neden kontrol etme gereği duydunuz?" diye sordum. Gülümsedi. Torununu kucağına alıp sessiz olması için tekrar uyardı sonra bana dönüp;







-Geçersiz oy verdim çünkü seçebileceğim veya beni temsil edebilecek parti bulamadım. Seçilmesini istemediğim partiye inat beni temsil etmeyecek bir partiye oy atıp riyakarlık yapmak da istemedim.







-Ama yine de gelip geçersiz oy pusulanızı merak ettiniz.







-Ederim elbet. Oyunun kuralına göre oynandığından mesajımın doğru iletildiğinden yanlışlık olmadığından emin olmak istiyorum. Bir de seçebilme hakkımı özgürce gönül rahatlığı ile kullanabildiğimi torunum da görsün istedim.



Sayımı yapan sandık başkanı sessiz olmamız için uyardı. Bir süre sustuk. Sonra dayanamadı torununu işaret edip;







-Torunumu buraya getirip seçimin önemini, kullanılan her oyun anlamı olduğunu bilsin, unutmasın istiyorum. Oyların açıkta atıldığı sayımın ise gizli yapıldığı o uyduruk eski seçimlerin geri gelmemesi için yeni neslin bu havayı koklaması gerekiyor bence.







-Ama siz bir seçim yapmamışsınız.







-Kim demiş? Ben seçimimi yaptım, anlayan anlar. Ne yazık ki benim gibi düşünlerin sözcüsü, partisi yok. Birileri seçilmesin diye beni temsil etmeyen partiye oy verme ve böylelikle onları onore etme riyakarlığından kendimi ve o partiyi korumak istemenin daha erdemli davranış olduğuna inanıyorum, o kadar.







Sayım devam ediyordu. Torunu susadığını söyleyince çantamdaki suyu ikram ettim. Teşekkür etti. Sandık başkanı sessiz olmamız için tekrar uyardı. Kısa süren sessizlikten sonra alçak sesle hanımefendiyle muhabbeti sürdürdük. Emekli edebiyat öğretmeni olduğunu, eski seçimlerde sandık görevlisi olup sandık başkanlığı bile yaptığını emeklilikten sonra kendine seçimlerde gözlemci görevi verdiğini anlattı. Torununu kucağından indirip yanına oturttu.







-Biz torunumla demokrasiyi gözlüyor ve koruyoruz. Milletin tercihlerini yine milletin belirlemesi gerektiğini ve sorumluluğun da milletçe hissedilmesini istiyoruz. Eh bence 60 yılda fena da yol almadık hani.







-Ama bu seçimlerde birileri hep ülkenin bölünmeye parçalanmaya doğru gittiğini birileri de din devletine dönüşüyor olmakla korkutup oy istiyordu.







Gülümseyerek torununun saçlarını okşayıp bir öpücük kondurdu. Torunu anneannesine bakıp sevgi ile gülümsedi.







-Bak bu çocukların hiç öyle korkuları yok. Kafalarda korkuları yaratıp sonra o korkulara kendimizi bağlayan biz büyükleri hiçbir zaman anlamıyor bu çocuklar. O kadar haklılar ki? Korkularımızın yönettiği bir dünya kurduk davranışlarımızı da korkularımız belirliyor. Ne istediğimizin gerçekten neye gereksinim duyduğumuzun önemi kalmadığı gibi soran sorgulayan da yok. Ama çocuklar buna kanmıyor.







-Nasıl yani?







-Gereksinimlerin yerini korkular belirleyince çivisi çıkıyor toplumun diyorum. Sözgelimi bunca gereksiz tüketimi yaptırabilmek için tüketemeyince var olamayacak, yok sayılacakları korkusunu kullanıyorlar. Dahası korkularını yitirmekten bile korkar hale getirdiler milleti. Ne de olsa akıl yerine korkular yönetiyor artık toplumu. Ama beni kandıramazlar. Ben bu seçimlerde o söylenenlerden hiçbir zaman korkmadım. Gözümle görmediğim elimle tutmadığım saplantılarla kandırıp korkutamazlar. Neymiş bölünecekmişiz, din devleti olacakmışız. Olsaydı zamanında olurdu bunlar. Kendi yapacaklarını anlatacaklarına hurafeler ile korkutup oy almaya çabalıyorlar.







Soluklanma gereği duyup durdu. Söyleyecekleri bitmemişti.







-Bunca yılın öğretmeniyim. Yetiştirdiğim çocuklara önceliğin onlarda olduğunu, kendi gereksinimlerini hep önde tutmaları gerektiğini anlattım. Başkalarının onları korkutup istemediği tercihlere yönlendirmesine izin vermemeleri gerektiğini vurguladım. Onları iyi yetiştirdiğime aklın ve bilginin ışığını bırakmadıklarına inanıyorum. Ben yeni nesilden umutluyum.







Bu sözler üzerine yanımızdaki sırada oturan beyefendi söze girip annecim sen bir de bunu benim hanım ve çocukla anlatmalısın. Şimdi de tutturdular plazma televizyon istiyorlar. Neymiş herkeste varmış biz de yokmuş. Rezil oluyormuşuz dedi.







Sandık başkanı sesiz olunması için son kez uyarıp ters ters baktı. Hepimiz sesimizi kısıp sayıma yöneldik. Bir süre sonra hanımefendi yanımızdaki beyefendiye dönüp eliyle kafasını işaret ederek kısık bir sesle "Onların düşünmesini sağlamalısın. İstediklerinin gerçekten gerekip gerekmediğini sorgulatmalısın. Öyle tüketim toplumu olduk ki dışında kalıp yok olacağız diye çok korkuyor insanlar. Üstelik durumun farkında olup bu oyuna dahil olmayanlar bile ses çıkarmadan izleyerek olayların doğal mecrasında gittiğini düşünüp avutuyorlar kendilerini" dedi.







Sayım tamamlanmış ve iktidar partisi beklentilerin hayli üzerinde oy almıştı. Hanımefendi ayağa kalktı. Sayım sonuçlarını eliyle işaret ederek, "Bak o dediğin korkular etkili olsaydı sonuç çok farklı olurdu. Korkularla, düşüncelere bir yere kadar ket vurabilirsin ama sonunda kazanan hep aklın aydınlığı olur. İnsanlar gördüklerinin ve gereksinimlerinin iyi kötü farkındalar. Bu bile umutlu olmak için yetmez mi?" dedi. Sandık heyetine teşekkür edip selamladı. Torununa yaslanıp ağır adımlarla odadan çıktı.







Dr. Mehmet Uhri



mehmetuhri


WEZ Format +3. Şuan Saat: 07:59 PM.

Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.