![]() |
Hamilelikte Genital Siğiler HPV genital bölgede ve mukozalarda enfeksiyon yapan ve kondilom adı verilen siğil şeklinde kitlelerin oluşumuna neden olan bir virüstür. Doğurganlık yaşındaki kadınlarda çok sık görülür ve cinsel yolla bulaşır. Bu siğiller, topluiğne başı kadar küçük ya da 3-4cm çapında olabilecek kadar büyük kitlelerdir ve rahim ağzı kanseri ile ilişkilidir. Diğer virüs hastalıklarında olduğu gibi, HPV de vücuda girdiği anda hücreler içine yerleşir ve kesin tedavisi olmayan sinsi bir hastalık olarak kabul edilir. Bulaşıcıdır, dolayısıyla HPV enfeksiyonu görülen kişilerin partnerleri de mutlaka muayene olmalı ve tedavi edilmelidir. HPV, cinsel ilşki ile geçen hastalıklar içerisinde en sık gözlenen viral hastalıktır. Tedavi edilmediği sürece uzun süre kalabilir ve büyüme ve yayılma yapabilir. özellikle vücudun nemli ve sıcak bölgelerinde yayılır. HPV kan dolaşımına geçmediği için, bu virüsü alınan kan testlerinde saptamak mümkün değildir. Virüs DNA'ya yerleştiği için hiçbir zaman tam anlamıyla vücuttan atılamamaktadır. Hücrelerin içine yerleştiğinden hücrenin genetik yapısını etkileyebilme özelliğine sahip bir virüstür. Siğiller dış cinsel organlarda, vajinada, rahim ağzında, makat ve idrar kanalı çevresinde görülebilir. Belirtileri; ağrılı cinsel ilişki, yanma, akıntı, kaşınma, kabarık, koyu kahverengi, kanayabilen, karnabahar görünümünde küçük kitleler şeklindedir. Başlıca risk faktörleri; korunmasız cinsel ilişkide bulunmak, çok eşlilik, çok eşli birisiyle cinsel birliktelik yaşamak ve erken yaşta cinsel hayata başlamak olarak sıralanabilir. Ayrıca, oral cinsel ilişki sırasındaki temas ile ellerde veya ağızda da siğiller oluşması kaçınılmazdır. Daha önceden siğil öyküsü olan ya da hamileliğinde siğil tespit edilen anne adayları mutlaka Pap Smear testi yaptırmalıdır. Pap Smear, kadınlarda rahim ağzı kanserine yol açabilecek değişiklikleri görmek amacıyla yapılan bir tarama testidir ve son derece basit, ağrısız bir yöntemdir. Hamilelik döneminden önce varolan ya da hamilelikte yeni çıkan siğil kitlelerinin aşırı büyümesi bazen doğum kanalının tıkanmasına neden olur ve vajinal yolla normal doğum imkansız hale gelir. Hamilelikte bir başka durum da, HPV enfeksiyonu hamilelik döneminde anneden bebeğe geçmemektedir ama normal doğum sırasında bebeğe doğum kanalından bulaşma riski büyüktür. Dolayısıyla genital siğil görülen hamilelerde doğum şekli sezaryen olmalıdır. Doğum esnasında bebeğe bulaşan HPV enfeksiyonu, bebeğin solunum yoluna yerleşerek bir kanser türüne sebebiyet verirler. Genital HPV hastalığı taşıyan bir kişiyle cinsel ilişkiye girildiğinde, ciltteki çok küçük yırtıklar ve sıyrıklar aracılığı ile ciltten cilde temas yolu ile diğer kişiye de bulaşır. Virüsün kuluçka süresi değişir. Bazen birkaç ay bazen de birkaç yıl sonra ortaya çıkabilir. Bu durum hastalığı yaymasına engel değildir ve ilişkide bulunduğu herkese bulaştırabilir. HPV virüsünün bulaşıcılığı çok yüksektir ve prezervatif kullanımı bile yeterli olmayabilir. Prezervatif haricindeki alanlar da siğillerin bulunması ya da bu alanlara karşı taraftan virüsün bulaşması olasılığı her zaman vardır. Bu nedenle HPV taşıyan kişilerle ilişkiye kesinlikle girilmemelidir. HPV enfeksiyonu kronik seyreder ve siğiller ortadan tümüyle kalksa da hücrelerin içinde gizli bir şekilde yaşamını sürdüren virüsler sayesinde bulaştırıcılık devam eder. Uzmanlara göre HPV hastalığının; ilaç, aşı ya da kremler ile kesin bir tedavisi yoktur. Virüsün bir kere vücuda girmesi onun ömür boyu orada kalmasına neden olur. Ortaya çıkardığı genital siğiller ise kontrol altında tutulmalı ve tedavi yöntemi olarak yakılmalıdır. Siğillerin sürekli varlığı ve tedavi edilmemeleri, çoğalmalarına ve bulaştırıcılığın artmasına neden olmaktadır. Genital siğiller kesinlikle ihmal edilmemesi gereken bir hastalıktır. Tedavide virüs yok edilemediğinden, mutlaka siğillerden kurtulmak gereklidir. Bunun için düzenli aralıklarla konusunda uzman bir doktora kontrol yaptırmalı ve Pap Smear testi uygulanmalıdır. Ayrıca, genital siğillerin yakılma işlemi yine uzman doktorlar tarafından yapılmalıdır. Genital siğil tedavisi olan kimi hastalarda hiç siğil görülmeyebildiği gibi, bazılarında sık sık tekrarlama eğilimi ile karşılaşılabilir. Bu tamamen hastanın bağışıklık sistemi ve bulaşan vürüsün gücü ile ilgilidir. Dolayısıyla tedavi sonrası, vücuttaki bağışıklık sistemini güçlendirme konusunda doktordan yardım alınmalıdır. Hamilelik öncesinde yapılan Pap Smear testi ve anne-baba adayı tarafından yapılması gereken planlı hamileliğin getirdiği kontroller, bir çok enfeksiyonu engeller. Anne ve bebek için sağlıklı bir hamilelik dönemi geçirilmesine yardımcı olduğu gibi, bebeğin doğum sonrası yaşantısında bile etkisi olmaktadır.Kaynak: Evybaby |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 12:20 PM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.