![]() |
Bel ağrısının beyindeki izleri Son yapılan beyin taramaları, kronik bel ağrısı çeken hastaların beyinlerinin iki bölgesindeki gri maddenin kaybolduğunu gösteriyor. Bilim adamları gri madde kaybının bel ağrılarının nedeni mi, yoksa sonucu mu olduğu konusunda kesin bir şey söyleyemiyor. Ancak bulgular, bel ağrılarının tedavisinde sırt kaslarını veya belkemiğini değil, beyni hedef alan yeni ilaçların geliştirilmesine zemin hazırlıyor. Şikago'daki Northwestern Üniversitesi'nden Vania Apkarian 'ın yürüttüğü araştırmada en az bir yıldan beri bel ağrısı çeken 26 hastanın beyni tarandı. Bazılarında siyatik siniri hasarlı olmakla birlikte bazılarında hiçbir hasar görülmüyor. Bilim ekibi, hastaların ağrı algısıyla ilgili iki beyin bölgesinde gri maddenin büyük ölçüde yok olduğunu keşfetti. Bu iki bölgeden biri, duyguların işlemden geçtiği ve davranışların kontrol edildiği dorsolateral prefrontal korteks, diğeri ise kortekse duyusal bilgileri nakleden talamus'tur. Toplam doku yitimi hastanın ağrı çektiği her yıl için 1.3 santimetre küptür. Tipik bir hasta için bu, 10 ile 20 yıllık yaşlanmanın yarattığı etkiye eşit bir yıkım yaratır. Apkarian ve meslektaşları daha önce, kronik sırt ağrısı çeken kişilerin duygusal kararlar almaları gereken işlerde düşük performans sergilediklerini ortaya çıkartmışlardı. Bu işler bir bakıma sağduyu gerektiren kararları içeriyordu. Bu tür bir muhakeme becerisi ayrıca dorsolateral prefrontal korteks ile de ilgilidir. Apkarian hasarın, ağrının yol açtığı duygusal sıkıntıyı bastıran sinirleri etkilediğinden kuşkulanıyor. AĞRI KENDİ KENDİNİ BESLİYOR Ancak doku yitiminin bel ağrısından önce mi yoksa sonra mı ortaya çıktığı bilinmiyor. "Şu anda atrofinin-organların beslenme bozuklukları, iltihap veya çalışmaması sonucu erimeleri- ne kadarının yatkınlıktan, ne kadarının ise sonuçtan kaynaklandığını bilmiyoruz" diye konuşan Apkarian, yaralanma veya berelenmenin yarattığı ağrının beyin hasarına yol açtığına ve beyin hasarının da daha fazla ağrıya neden olduğuna inanıyor. Imperial College London'dan motor kontrolü ve bel ağrıları konusunda uzman sinirbilimci Paul Strutton , bu bulgular yardımıyla bel ağrılarının niçin geçmediğini açıklayabileceklerini söylüyor: "Bu çalışma kronik ağrılarını tedavisinin niçin bu kadar zor olduğunu açıklıyor. Ben, bu ağrıların ardında sinir ve kas hasarlarından başka şeylerin de olduğuna inanıyorum." Strutton ve ekibi, kronik bel ağrısı çeken kişilerde, beyinden sırttaki kaslara gönderilen motor sinyallerinde değişiklikler olduğunu önceden ortaya çıkartmıştı. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, kronik ağrıların omurilik sinir devrelerinin düzeninde uzun vadeli değişiklikler yarattığını gösteriyor. Fakat Apkarian'ın çalışmaları beyinde yapısal değişiklikler olduğunu gösteren ilk çalışma olarak öne çıkıyor. Apkarian şimdi hasarlı bölgelerin iyileşip iyileşmeyeceğini merak ediyor, çünkü doku yalnızca küçülüp zaman içinde yeniden gelişebildiği gibi, geriye dönüşü olmayacak şekilde hücre ölümü şeklinde de yok olabilir. İyi haber, Apkarian ve ekibinin umut veren bir ağrı kesici üzerinde çalışmaları. Hayvan deneylerinde korteksteki sinirsel faaliyetlerin arttığı görülen D-cycloserine isimli tüberküloz ilacının kronik ağrıyı geçirebileceği düşünülüyor. Ayrıca Apkarian insanlarda da güvenli bir şekilde kullanılabileceği yönünde ciddi verilere sahip olan bu ilaç ile ilgili klinik deneylere yakında başlanacağını umut ediyor. Kaynak: New Scientist, 27 Kasım 2004 / C. Bilim Teknik Kaynak : Bayposta.com |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 10:59 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.