![]() |
SANTRAL UYKU APNE SENDROMU SANTRAL UYKU APNE SENDROMU[/b]Uykuya bağlı solunum bozuklukları (USB) kapsamı içinde, yine apne ve hipopnelerle seyreden ancak, obstrüktif uyku apne sendromu (OSAS)'ndan belirgin farklılıkları bulunan bir diğer klinik tablo santral uyku apne sendromu (central sleep apnea syndrome= CSAS)'dur. Santral uyku apnesi (central sleep apnea = CSA), uyku sırasında santral solunum merkezinin solunum kaslarına komut vermeyi durdurmasıyla karakterizedir. Obstrüktif uyku apnesinin tersine CSA esnasında solunum çabası ve intratorasik basınç değişimi yoktur. Solunumla birlikte göğüs ve karın harekteleri de durmuştur (1). CSAS; hiperkapnik ve nonhiperkapnik (normokapnik veya hipokapnik) olmak üzere iki türde karşımıza çıkar. Hiperkapnik formu kronik solunum kontrolünün veya solunum mekaniğinin bozulması sonucu gelişir, hem uyku hem de uyanıklıkta hiperkapni izlenir. Nonhiperkapnik formu daha sıktır. Horlama veya üst solunum yolu (ÜSY) obstrüksiyonu olmaksızın bambaşka mekanizmalarla oluşur (2). Yazı dizimizin bu bölümüne, hipoventilasyon sendromları adı altında incelenen hiperkapnik CSAS'den söz edilerek başlanacaktır. USB altında adı geçen CSAS ise nonhiperkapnik CSAS'dır ve daha ayrıntılı olarak ele alınacaktır. Solunum sisteminin asıl amacı hücrelere metabolizmalarına yetecek kadar oksijeni ulaştırıp ortaya çıkan karbondioksitin atmosfere geri dönmesini sağlamaktır. Bu gaz alışverişinin çeşitli mekanizma ve nedenlerle bozulması yaşamsal fonksiyonları tehlikeye sokar. Bunlardan biri, alveoler hipoventilasyon yani alveollere giden gaz volümünde azalmadır. Alveoler hipoventilasyon karbondioksit retansiyonuna ve hiperkapniye yol açar. Alveol ventilasyonu (VA) yani karbondioksit eliminasyonu artarsa PaCO2 düşer. Tersine VA düşerse PaCO2 artar ve alveoler hipoventilasyondan sözedilir. Alveoler hipoventilasyonda öncelikli olay hiperkapnidir. Hipoksemi hiperkapni nedeniyle ortaya çıkar. Çünkü alveol sınırlı bir boşluktur. Alveol içi karbondioksitin artması ortamda oksijene yer kalmadığı için oksijenin azalmasına yani hipoksemiye neden olur (3). Alveoler hipoventilasyon nedenlerini oluşum mekanizmalarına göre şöyle sıralayabiliriz: 1. Santral solunum kontrolünde bozulma 2. Solunum mekaniğinde bozulma (nöromüsküler hastalıklar, göğüs duvarı deformiteleri) 3. Solunum kas yorgunluğu Bu mekanizmalardan bir veya birkaçına bağlı olarak ortaya çıkan hipoventilasyon sendromları ise şöyledir (3): 1. Santral alveoler hipoventilasyon 2. Santral uyku apne sendromu 3. Obezite-hipoventilasyon sendromu 4. Nöromüsküler hastalıklar 5. Göğüs duvarı deformiteleri ve diğer restriktif akciğer hastalıkları 6. KOAH Santral alveoler hipoventilasyon, göğüs duvarı deformitesi, nöromüsküler hastalık veya akciğer patolojisi olmaksızın gelişen, hipoksemi ve hiperkapni tablosu ile seyreden, hiperkapniye karşı gerekli santral solunum yanıtının bozulduğu klinik bir antitedir. Bu tablo primer (idiyopatik) olabilir, santral sinir sistemi (SSS)'ni etkileyen bir hastalığa bağlı sekonder (Shy drager sendromu, disotonomi, diabetes mellitus, familial disotonomi, stroke, poliomiyelitis, ensefalitis, multipl skleroz, vasküler malformasyon, travma, servikal posterior kordotomi, Chiari malformasyon gibi) olarak karşımıza çıkabilir (4). Santral alveoler hipoventilasyonu santral apne sendromu ile karıştırmamak gerekir. Uykuda santral apnelerin olması gündüz hipoventilasyon olmasını gerektirmez. Santral alveoler hipoventilasyona da her zaman santral apneler eşlik etmez (3,5). Ayrıca santral alveoler hipoventilasyondan ayrı tutulan ve respiratuar kas zayıflığı ile birlikte seyreden hastalıklarda da hiperkapnik santral uyku apnelerini görmek mümkündür. İçindekiler Kaynak: toraks.org.tr |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 05:25 PM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.