Tekil Mesaj gösterimi
Alt 29-08-2013, 11:02 PM   #19 (permalink)
fairplay
 
Üyelik tarihi: Aug 2013
Mesajlar: 2
Tesekkür: 0
2 Mesajinıza toplam 2 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
fairplay is an unknown quantity at this point
Standart Cevap: kekemelik çözüm yöntemleri

Kekemelik(Akıcı Konuşma Bozukluğu) Tedavisi

Kekelemek konuşma üzerinde sahip olduğuz kontrolün kaybıdır ve çok kompleks bir problemdir.
Kekemelik şikayeti yaşayan kişilerin, uzun yıllar çaresizlik içerisinde ve bir türlü iyileşmemenin verdiği psikolojik bunalımlarının bilincinde olarak, bu problemle daha etkili bir şekilde çözebilmek için, daha doğru adımlar atmayı ve sistemli çalışmayı içeren, çeşitli çalışma yöntemlerinin avantajlarını kullanıp dezavantajlarına kompanse eden bir konsept geliştirdik. Mevcut terapi yöntemlerinde:
1. Nefes terapisi ya da diyafram solunumu: bu yöntemle hızlı elde edilen sonuçlar maalesef her zaman kalıcı olmuyor.
2. Psikolojik tedaviler: bu yöntemde tek başına yeterli olamıyor, çünkü kekemelik yaygın olarak bilinenin aksine sadece psikolojik bir sorun değildir, daha kapsamlı olarak ele alınması gereken bir konuşma bozukluğudur.
3. Yoga ve meditasyon: bu teknikler ile elde edilen sonuçlar, stres yaratan ortamlarda kekelemeyi engelleyememektedir.
4. Hipnoz terapisi: genellikle başlangıçta etkisini gösterse bile, özellikle stresin artması ile kalıcı tedavi yöntemi olarak etki gösterememektedir.
5. Ritim yöntemi: terapide başarı oranı yüksek olmakla birlikte, günlük yaşama aktarmakta güçlükler yaşanmaktadır.
6. Yavaşlatılmış konuşma: ritim yöntemi gibi terapide başarısı çok yüksektir ve günlük yaşama aktarmakta güçlükler yaşanmaktadır.
7. Sus terapisi : Terapi seansı dışına çıkarılması çok zor bir yöntemdir. Alışkınlıkları yasaklayarak onları değiştirmek sadece kısa vadeli etki göstermektedir.
Terapi ortamında yapılan çalışmalar çok kısa sürede etki gösterse bile, kekemelik bütün olarak kısa sürede tamamıyla çözülebilmesi zor bir konuşma bozukluğudur. Öğretilen yöntemlerin büyük bir çabayla ve sabırla çalışılması gerekir. Terapi süreci, tamamen kişinin terapide öğrendiklerini günlük yaşama ne kadar oranda kalıcı bir şekilde aktarabildiğine bağlıdır.
Kişiler için yılların verdiği konuşma alışkanlıkları yanlış duruş, yanlış solunum, kendilerinin geliştirdiği yanlış kompanse etmeye yönelik hareketler, terapide öğrenilen tekniklerin günlük yaşantıya aktarılması güçleştirmektedir. Bunun için bu tekniklerin kişi tarafından içselleştirilmesi gerekmektedir.
Bizim konseptimiz:
Mevcut terapi yöntemlerinin avantajlarını birleştirerek, grup ve bireysel ortamlarda daha yoğunlaştırılmış çalışmalarla, etkili kalıcı ve günlük yaşama aktarılabilir şekilde geliştirilmiştir. 7 günlük yoğun terapi sürecinde Dil ve Konuşma Terapisti, Odyoloji ve Konuşma Bozuklukları Uzmanı, Fizyoterapist ve Psikolog eşliğinde gereken teknikleri öğretilip benimsetilir, kişisel korkular ve endişelerle yüzleştirilir ve böylece problemin özüne inip kalıcı sonuçlar elde edilir.
Yanlız bırakmıyoruz!
Terapi süreci tamamlandıktan sonrada düzenli grup toplantılarıyla (istek üzerine bireysel seanslarla bilgilerinizin tazelenmesi) deneyimlerinizi ve tecrübelerinizi paylaşmak için tekrar bir araya geliyoruz.


Odyoloji ve Konuşma Bozuklukları Uzmanı Doç. Dr. Songül AKSOY
fairplay isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla