Tekil Mesaj gösterimi
Alt 01-02-2013, 03:52 PM   #6 (permalink)
cansuyu
Binbaşı
 
cansuyu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Apr 2012
Mesajlar: 1,224
Tesekkür: 1,705
1,237 Mesajinıza toplam 3,648 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
cansuyu is just really nicecansuyu is just really nicecansuyu is just really nicecansuyu is just really nice
Standart Cevap: BOŞLUĞAĞA GİRİŞ: MEDİTASYONUN GİZEMİ

sözcüklerin efendisi dendiği oldu bazen bana. oysa hep neye inandım biliyor musunuz Yarim?
sözcüklerin tutsağıydım, tutsağıydık; çünkü sözcükler tutsaklığımızdı.

anla/ş/ma/ma korkusuyla , değişen imgelerle aynı sözcükleri örtüştürerek anlaşamayarak savuruveriyoruz.
çünkü sessizlik denetleyemediğimiz.. ve denetleyemediğimiz herşey gibi ürktüğümüz..oysa sessizlikta sezinlediğimiz, ama tanımadıklarımız saklı.
sözcükler güvenli sularımız, sözcükler güvenli surlarımız..
sözcükler yaşanmışlığı bir tepside sunuveren, ve yaşamaktan, deneyimlemekten meneden..
tüm duyularımızın toplamından daha fazlasıdır sözcüklere maledilen,
örnek mi?
seni seviyorum sözcükleri duygudan, bakıştan, kokudan ve hatta korkudan sıyrılmış, sevginin kendisini açık ara geçivermiş değil midir?
her aşk farklı yaşandığına göre her aşkta sözcükler farklı olmalı sanıyor insan, ama hayır, sözcükler yaşanmışlığı tektipleştiriveriyor işte, tüm deneyimlerin öncesi ve ötesinde..
peki aşk yok muydu sözden önce?

yaşanmışlığı algılayış yeteneğimiz dilin bizi hapsettiği küçük ve sınırlı dünyadan misillerce zengin oysa.oysa biz sözcüklerden, sözcüklerin abartılmış egemenliğinden ötürü deneyimlerimizi bilinçli olarak sınırlıyoruz.daha az görüyor, daha az işitiyor, daha az kokluyor,dokunuyor ve tat alıyoruz; birçok deneyimi es geçiyoruz. tanımlanan herşey sınırlanmış demektir bana göre ve sözcüklerle tanımladığımız yaşamı dikkatsizce, kısıtlı yaşıyoruz.

ah ne çok korkuyoruz suskunluklardan..tanımsızlıktan..
suskunluk ki duyularımızı çığ yapan, ve iletişimin doruk noktası..çünkü bir tek sessizliğin içinde kendimizden, ikimizden ya da üçümüzden daha büyük bir şeyi paylaşmak mümkün..sessizlik, duyularla algılananların tümünün ortak noktası..ve hatta söylenen her sözcük, o bütünleşme duygusuna yapılmış bir saldırı nerdeyse..durgun suya atılan taş misali..hani taşın oluşturduğu halkalar yüzünden bulanıverir de bir daha asla aynı açık seçikliğini sermez ya önümüze..

sözcükler, geçici bir ölümsüzlük peşinde ben varım çığlığıyla koşmak gibi, sessizlik..zaman ve zamansızlık.. sonsuzluk ve toz zerreciğinin ta kendisi..
dünyayı mı sözcüklere tutsak ettik, kendi sözcüklerimizin tutsağı mı olduk ki?
__________________
sen neye hazırsan o da sana hazırdır...
cansuyu isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla