Tekil Mesaj gösterimi
Alt 19-12-2011, 01:17 PM   #14 (permalink)
selo2951986
Teğmen
 
Üyelik tarihi: Mar 2010
Mesajlar: 129
Tesekkür: 274
133 Mesajinıza toplam 457 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
selo2951986 will become famous soon enoughselo2951986 will become famous soon enough
Standart Cevap: Farkındalık Hakkında

yazının sadece giriş kısmını okudum devamını getiremedim çünkü egonun şeytan olmadığını insanın et bedeninin bir parçası olduğunu düşünüyorum.insan dünyaya bu beden penceresinden bakar,beden hayatta kalmaya kendini korumaya ve kendisiyle çelişmemeye çalışır.ölmeden önce ölmek de insanın bu bedenden ayrı bir varlık olduğunu bedenin ona verilen bir nimet ve emanet olduğunu farketmesi ve kontrolünü olduğu gibi ele geçirmesi diye düşünüyorum.ego iç çatışmalardan kaçar çünkü hazza odaklı çalışır dolayısıyla egonun iç çatışmalardan kaçmak için savunma mekanizması vardır. kişi eğer farkındalığını geliştirmek istiyorsa gerçekle olduğu gibi yüzleşmek zorundadır bunu da bu savunma mekanizmalarını farkedip gerçek olana odaklanmalı.çünkü bizimle gerçek arasında ego filtreleri vardır.egomuz kendimiz,çevremiz ve olaylar hakkında nasıl şartlanmışsa ve inanmışsa o şekilde bize gösterir.kararı veren her zaman ego penceresinden bakan bizleriz seçimi biz yaparız fakat gerçeği görmeden.dünyadaki varlığımızı sürdürebilmek için ona ihtiyacımız var fakat kendimize giden yolda onun sesini susturup kontrolünü ele geçirmeliyiz.fakat saniyeler içerisinde o kadar çok düşünce geçer ki aklmızdan içlerinden kötü olanları seçtiğimizde anlık olarak kötü duygular ve düşünceler girdabında buluveririz kendimizi.buradan kurtulmak için yukarıdan bakmak gerekli ki bu da ancak anda mümkündür.yani değişim yalnızca yaşanılan an içinde olur.bu özellikleri kişi inancına göre çeşitli çalışmalar yaparak elde eder.böylece girdiği girdabın içerisinden çıkmayı başarır.tabi farkındalık genişledikçe bu girdaplarda büyür.hayatımıza kısır döngüler hakimdir.kendinizi takip ederseniz gün içinde düşüncelerinize kadar büyük veya küçük kısır döngüler içerisinde olduğunuzu farkedersiniz.döngüde tam kırılabilecek noktalara geldiğinizde egomuz savunma mekanizmalarıyla o noktada yüzleşemeyi farketmeden geçiştirir.dolayısıyla bu şekilde kendi olağan durumunu korumaya çalışır çünkü hem yüzleşmek acıyı yeniden hissetmek demek hemde yeni şeyler yaşama risklidir.yani döngünün büyümesi yaşamın değişmesi ve farklı sorunlarla yüzleşmeyi gerektirir.ama çözüldükten sonra egodan ayrı biri olduğunun farkındalığı gelişir.tabi burada anlattığım kadar basit değil hiçbir şey.önce bağışlamakla affetmekle başlar bu yol.içimizdeki kötü duygu ve düşüncelerden kurtulmak gerekir.kendimizi ne kadar iyi tanırsak,insanı ne kadar iyi tanırsak o kadar kolay bağışlarız ve aslında hepimizin aradığın şeyin aynı olduğunu farkederiz.
selo2951986 isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla