Tekil Mesaj gösterimi
Alt 18-09-2011, 09:59 AM   #1 (permalink)
RenaC
Yüzbaşı
 
RenaC - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Apr 2010
Mesajlar: 996
Tesekkür: 1,234
980 Mesajinıza toplam 4,011 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
RenaC is just really niceRenaC is just really niceRenaC is just really niceRenaC is just really niceRenaC is just really nice
Post DNA Aktivasyonu ve Bilinçli Şifa Hakkında

Sizlere buraya küçük anetdotlar düşerek konunun önemini belirtmek istiyorum.

“Ezoterik ve spiritüel öğretmenler bedenimizin lisan, sözcükler ve düşünce ile programlanabileceğini yüzyıllardır bilmekteler.”

“…Bu hiperiletişim prosesi gevşeme durumunda en fazla etkindir. Stres, üzüntüler veya hiperaktif zeka başarılı hiperiletişimi önler veya bilgi tamamen değişir ve yararsız olur.”

“Hareket halindeki şuurun NİYET hali olduğunu söylemekle başlayalım.”

“Formların ve davranışların karakteristikleri, fiziksel, kimyasal ve biyolojik sistemleri şekilleyerek görünmeyen organizasyon alanlarını yaratıyor ki bunu Sheldrake morfogenetik alanlar diye adlandırıyor. Bu alanlar hareket halindeki şuurun görülemez alanları, yani NİYET bizim realitelerimizi değiştiriyor. “

“Niyetlerimizden yararlanmaya ve içgüdülerimizi takip etmeye hazır mıyız? Kalplerimizi açmaya ve atışlarını duymaya hazır mıyız? Niyet, içgüdüler, kalbin gösterdiği yollar bizim yaşamla ilgili tüm sorularımıza çözüm ve yanıtlar içermektedir. Başkalarına kendimizle ilgili sorduğumuz soruların yanıtları sadece ama sadece bizim içimizdedir. Ancak kendimizi daha fazla ilgiyle ve dikkatle dinlemeliyiz. Peki diyelim ki içimizden gelen bir ses duyduk, niyet hissettik, mesajı anlayabiliyor muyuz? Yanıt sadece "EVET" olmalı. Biraz disiplin gerektiren bir çalışma evet ama düşüncelerinizdeki ve duygularınızdaki değişimlere inanamayacaksınız....

İç sesinizi duyabilmek ve içten gelen mesajları algılayabilmek için on basit teknik:

1. İlk ve en temel olanı beyninizi Teta frekansına getirmeyi öğrenin (saniyede 4-7 devir) Bunu kısa ama derin bir meditasyonla veya iyi bir imgeleme tekniği ile başarabilirsiniz.

2. Yere bağlı kalın. Meditasyon sırasında her zaman bedeninizde kalın. Onu bırakıp bir yerlere uçmayın.

3. DNA nızın bedeninizdeki her hücresinde bir kopyası olduğunu bilin. Bu sizin genomeniz olarak adlandırılır. Her genome kendi zekasına sahiptir ve sizin yüksek iyiliğinize hizmet eder.

4. Hücrelerinizle ve DNAları ile direk olarak konuşun. Hücreler birbirleri arasında haberleşirler. Onlar size toplu halde mesaj gönderirler. Kollektiftirler. Onlara onları sevdiğinizi söyleyin.

5. Bedeninize ve içindeki her hücreye saygı duyun. Hücrelerinize her zaman nezaketle, güvenle ve saygı ile davranın.

6. Bedeninize sizinle eşdeğer bir arkadaş gibi davranın. Ona kendini ifade etmesi için fırsat verin. Ona sorular sorun. Onu dinleyin. Bedeninize onun kutsal olduğunu söyleyin. İçinde yaşamın mühürünü taşıdığını asla unutmayın.

7. Bedeninizi Ruhunuzla konuşması için yüreklendirin. Ve eğer yüksek iyiliğiniz için bir şey istiyorsanız zihin bedeninizin üstünde yer alması için ruhunuza müsaade etmesini isteyin.

8. Bedeninize olabildiğince bol sevgi gönderin. Onu iyi bir şekilde besleyim. O size neye ihtiyacı olduğunu söyleyecektir.

9. Bırakın OYNASIN, koşsun, egzersiz yapsın, en önemlisi KAHKAHA ATSIN.

10. Son olarak, zihninizde ve kalbinizde yeni bir idrak üçgeni kurun. Bunun içinde Tanrı Şuuru, DNAnızın şuuru, ve sizin şuurunuz olsun. Bu yeni şuur üçgeniniz sizin yeni güç kaynağınız olacaktır.

Bu teknikler sizin bedeninizi hücre seviyesinde gerçekten güçlendirerek sizinle iletişim kurmasını sağlayacaktır. Atıl enerji niyetle, iç güdülerle ve kalbin sevkiyatı ile çalışacağı için yaşamı daha berrak algılayabileceksiniz. Daha açık olacak ve dinlemeye hazır olacaksınız. Böylelikle kendinize ve duygularınıza yeniden güvenmeye başlayacak ve hem kendinize hem de yaptıklarına karşı güven dolu bir kimlik kazanacaksınız. Bu teknikleri kullanarak bedeniniz sizin karar verme mekanizmanız içinde sadık ve güvenilir bir yardımcınız kesilecektir. Beden şuurunun kendini fiziksel, duygusal, entelektüel ve spiritüel alanlarda tam olarak ifade etmesine olanak sağlayacaktır.

Anahtar dinlemek ve güvenmektir. Siz öncelikle sağlık konusunda odaklanın, sonra sırasıyla ilişkiler konusunda yaşamdaki rollünüz ve amaçlarınız konusunda odaklanarak daha yoğun mutluluk ve kafa sağlığı elde edeceğinize emin olun.

Bizlerin fiziksel, duygusal, entelektüel ve spiritüel yapılarımız ne kadar dengeye kavuşursa, zihnin madde üzerindeki etkisi hakkındaki anlayışımızda o kadar berraklaşacaktır. Bundan böyle yükümlülüklerimizi başkalarının yerine getirmesini beklemeyeceğiz. Onları kendimiz yapacak kudrete sahibiz. Şuurlu DNAlarımız sayesinde kendimizi tüm kudretimizle ifade edebileceğimizi anlayacağız. Gerçek mucize içimizde. O güvendir. O ilahidir. O bizim.”

“Normal iki - iplikli DNA ile doganlarin bedenlerindeki degisimlere ne sebep oluyor?

BF : DNA mizin degismesi icin en kolay yol bir virüstür. Virüslerin kötü olmasi gerekmiyor. Virüsler sadece yasayan dokular üzerinde yasarlar. Epstein Barr ve Herpes #6 gibi DNA virüsleri hücresel yapiyi degistirir. Retrovirüs HIV (ters yöne ceviren, geriye dogru ceviren virüs) DNA virüsü degildir. Bu virüs bedeni degistirmek yerine, onu yiyip bitirir. Bu sürecten gecen ve diger taraftan cikan cogu insan yeni bir meslek, yeni bir düsünme yolu veya en azindan hayatin yeni bir yoluna baslama durumuna sahip olur. Onlar gercekten hasta, yorgun, veya bazen ümitsiz hissedebilseler bile, bu bir armagandir. DNA yapilarini ve bedenlerini bir sonraki nesilde görülebilecek olan daha hafif, daha saglikli bedene dönüstürmeleri icin onlara bir sans verilmistir. Görülmekte olan melekler bizim kaymakta oldugumuzun isaretleridir. Anladigim kadari ile, 2012 ye kadar bu süreci tamamlamamiz gerekiyor.”

“Hücresel bir degisimle siz bazen sanki burada degilmis gibi hissedeceksiniz. Bitkinlik hissedebilirsiniz, cünkü hücrelerimizi tamamen degistiriyoruz ve yeni varliklar oluyoruz. Yeni dogmus bir bebek gibi, uzun süren dinlenmelere gereksiniminiz olabilir. Biz, daha büyük seyler icin programlanirken, zihinsel karisiklik ve rutin islere konsantre olamama ortaya cikabilir. Bedende özel bir nedeni olmayan aci ve agrilar geneldir. Cogu insan cildiracakmis gibi hisseder. Onlar eger ortodoks bir tibbi kurulusa giderlerse, onlara Prozac verilir, cünkü bu kurumlar bunun ne oldugunu tanimlayamazlar. Bu tibbi uzmanlar icin zordur, cünkü enerji bedeni ile calismaya alisik degiller. Cünkü cakralar endokrin sistemimiz ile baglantilidir, kadinlar hormonal degisimlerden geciyorlar. Bir neden olmadan aglamalar olabilir, cünkü aglamak hormanlari serbest birakir. Bizler hizlandigimiz icin, bir cok kadin menapoza daha erken girecek. Erkekler, cok etkin olmaya aliskin olduklarinda bitkinlik ile hüsrana ugrayabilirler. Erkekler feminen yanlarinin aciga ciktigini hissedebilirler, cünkü feminen sezgisel yöndür. Son 20 - 30 yilda ortaya cikan duygusal terapi bu degisimler icin yeni teknikler ile bizi hizlandirdi. Cok kisa bir süre icinde ( binlerce yil sürmesi gereken) gercekten cok büyük miktarda duygusal calisma yapiyoruz.”

“Buna, bir hastaligi tedavi etmek yerine bireysel varliklar ile calisma görüs acisindan yaklasiyorum. Latincede ‘Doktor’ egitici anlamina gelir. Gercek bir sifaci olarak gösterebileceginiz tek etkin hizmet gerekli araclarla bireyleri güclendirmek ve gercekte ne oldugu ile ilgili onlara güven vermek ve iyilesirken ‘negatif belirtilerden’ özgür olmalari ve iyilesebilecekleri güvenini vermektir. Öncelikle, geleneksel olarak yapilmayan immunolojik (bagisiklik bilimine ait) testleri istiyorum. Bu ileri derecede uzman bir laboratuarda gerceklestirilen bir kan laboratuar testidir. Sonra hastalara kendileri ile ilgili bilgi veririm. Bu, iyilesme gücüne sahip olabilmeleri icin bir degisim haritasi gibidir. Ben sifaci degilim, sadece onlarin kisisel iyilesme süreclerinde bir enstrumanim. Kendi kan testlerine bakan ve bilincaltlarinda tikirdamalara neden olan, bedenlerinde neyin meydana geldiginin haritasini gören bir kiside güc vardir. Kisinin sorumluluk almasi ve kendi isini yapmasi gercek anahtardir.”

“Bulunan sey suydu ; DNA, arastiricinin duygularina göre KENDI SEKLINI DEGISTIRDI :

1. Arastiricilar minnettarlik, sevgi ve takdir HISSETTIGI zaman, DNA GEVSEYEREK yanit verdi ve iplikler yaralanmamisti. DNA nin uzunlugu daha fazla artti.

2. Arastiricilar öfke, korku, hayal kirikligi veya stres HISSETTIGINDE, DNA DARALARAK (sikisarak) yanit verdi. DNA kisaldi ve bizim DNA kodlarimizin çogunu KAPATTI ! Eger negatif hisler tarafindan "kapandiginizi" hissettiyseniz, simdi bedeninizin de neden esit olarak kapandigini biliyorsunuz. Arastiricilar tarafindan sevgi, nese, minnettarlik ve kabul hisleri tekrar hissedildiginde, DNA kodlarinin kapanmasi tersine döndü ve kodlar tekrar açildi.

Bu deney daha sonra HIV - pozitif hastalarla test edilerek tekrarlandi. Sevgi, minnettarlik ve kabul hislerinin, bu hisler olmadan ölçülen DIRENÇten 300,000 KEZ büyük DIRENÇ gösterdigi kesfedildi. Böylece,saglikli kalmaniza yardimci olabilecek seyin yaniti budur, hangi korkutucu virüs veya bakteri etrafinizda yüzüyor olursa olsun. Nese, sevgi, minnettarlik ve takdir/kabul hisleri içinde kalin !

Bu duygusal degisimler elektro - manyetiklerin etkisinin ötesine geçmistir. Derin sevgi içinde olmayi ögrenmis bireyler DNA larinin seklini degistirmeye muktedirdir. Gregg Braden, bunun yaradilisin tümünü birbirine baglayan yeni farkina varilan bir enerji formunu gösterdigini söylüyor. Bu enerji, her seyi birbirine baglayan SIKICA ORULMUS bir AG gibi görünüyor. Esasen, TITRESIMIMIZ vasitasi ile yaradilisin bu agini etkileme gücümüz var.

OZET : Bu deneylerin sonuçlari bizim simdiki durumumuzla nasil uyusur ? Bu, her ne oluyorsa olsun, güvende kalmak için bir zaman hattini nasil seçebilecegimizin ötesindeki bilimdir. Gregg Braden’in "Isaiah Etkisi"nde açikladigi gibi, temelde zaman sadece lineer degildir (geçmis, simdi ve gelecek), ayrica bir derinligi vardir. Zamanin derinligi tüm olasi dualari ve edilmis veya mevcut dualarin zaman hatlarini içerir. Aslinda, bizim tüm dualarimiz önceden yanitlanmistir. Biz, sadece HISLERIMIZ vasitasi ile yasamakta oldugumuz dualari aktive ediyoruz. Bu, bizim realitemizi nasil yarattigimizdir : onu hislerimizle seçerek. Hislerimiz Evren’deki enerjinin ve maddenin tümünü birbirine baglayan yaradilisin agi vasitasi ile zaman hattini aktive ediyor.

Evrenin yasasinin, odaklandigimiz seyi kendimize çektigimiz oldugunu hatirlayin. Eger gelebilecek bir korkuya odaklaniyorsaniz, Evren’e korktugunuz seyi size göndermesi için kuvvetli bir mesaj gönderiyorsunuz. Bunun yerine, kendinizi nese, sevgi, kabul veya sükran duygularina getirebilirseniz ve hayatiniza bunlardan daha çok getirmeye odaklanirsaniz, negatif seylerden otomatik olarak kaçinmis olursunuz. Hislerinizle farkli bir zaman hattini seçiyor olursunuz. Inanilmaz derecede kuvvetli bir bagisiklik sistemini sürdürecek bu pozitif duygularda kalarak anthraxa veya herhangi grip, virüse vs. yi yakalanmayi önleyebilirsiniz.”

“Kadim harfler ile modern elementlerin yerini değiştirince, Yaratıcımızın isminin yüzde 75 ini temsil eden ilk üç harfi paylaşmamıza rağmen, kimyasal ismimizin dördüncü ve son harfinin bizi Tanrı’dan ayrı düşürmekte olduğu açıktır. Tanrı’nın varlığı üç gazın, hidrojen, azot ve oksijen, görünmez ve elle tutulmaz formu iken, ismimizin son harfi bize bedenimizin rengini, tadını, sertliğini ve seslerini veren “nesne”dir : karbon. Bizi Tanrı’dan ayrı düşüren tek harf ayrıca bizi dünyamızda “gerçek” yapan elementtir.”

“Tipki ölümde oldugu gibi, salivermek degisim sürecinin en önemli
kismidir, çünkü kisi eski degerleri ve varolus yolunu yeni ve tamamen farkli
olan yasam ötesine götüremez. Bundan dolayi, degisim boyunca ilerleme, eger
onlar yeni varolus yolumuzu desteklemiyorlarsa simdiki iliskilerimizi, isimizi,
kariyerimizi, evimizi, sahip olduklarimizi vs. terk etmeye bizi
zorluyor.

Bundan dolayi, fazla miktarda endise ve korku hissediliyor, cünkü bu
degisimler önceden ilerleme halinde, bir cok insan bunun bilincinde olmasa
bile. Ayrica, fizyolojik yapimizin degismesi son zamanlarda hizlandi ve bunun
sonucu olarak bedenlerimizde ortaya cikan bir cok gecici fiziksel belirtiler var.”

“Bunlardan bazilari sunlardir :

1 - Grip benzeri semptomlar - yüksek ates, terleme, kemiklerin ve
eklemlerin agrimasi vs.

2 - Migren agrilari - agri kesicilerle gecmeyen bir cok agri.

3 - Arasira ortaya cikan ishal.

4 - Arasira ortaya cikan burun akmasi - üsütme ya da yüksek atesten
kaynaklanmayan 24 saat süren aksirmalar.

5 - Basdönmesi

6 - Kulaklarda cinlama

7 - Kalp carpintilari

8 - Tüm bedenin titrestigini hissetmek - özellikle gece gevsemis
durumda iken.

9 - Siddetli kas spazmlari - ve bedende agri, özellikle sirtta.

10 - Karincalanma hissi - kollarda, ellerde, bacaklarda ve
ayaklarda.

11 - Kas gücü kaybi - ellerde,; dolasim sistemindeki degisimlerden
kaynaklanir.

12 - Ara sira ortaya cikan solunum güclükleri - ve/veya gevsemis
durumda iken daha güclü veya yüksek nefes alip verme.

13 - Bagisiklik sisteminde degisiklikler

14 - Lempatik sistemde degisiklikler

15 - Yorgun hissetmek - ya da kücük bir isten bile bitkin düsmek.

16 - Daha uzun ve normalden daha sikça uyuma istegi,

17 - Tirnaklarin ve saclarin normalden daha hizli büyümesi

18 - Gercek bir sebebi olmayan depresyon nöbetleri

19 - Gecmisi desme - kisisel konularda berraklik kazanarak
iliskilere bakma,

20 - Dev bir temizlik hissetme

21 - Gerilim, endise ve yüksek stres seviyeleri - cünkü kisi bir
seylerin meydana geldigini hissediyor, ancak bunun ne oldugunu bilmiyor.

Bu semptomlarin cogu, cok sayida insan tarafindan hissediliyor. Cogu
panik halinde doktorlara, siropraktörlere, herbalistlere vs. kosuyor, ve
genellikle onlarda yanlis giden bir sey olmadigi söyleniyor. Ve bu dogrudur. Tüm
semptomlar gecicidir ve basitce bu fizyolojik degisimlerin meydana
geldigini gösterir.

Yukaridaki semptomlar icin tavsiye edilen bazi ilaçlar/careler
sunlardir ;

· Akisa uyun, onunla mücadele etmeyin. Yorgun ve bitkin
hissederseniz, dinlenin ve bol bol uyuyun.

· Cok fazla miktarda su icin, cünkü siz normal olandan daha cabuk
sekilde suyu bosaltiyorsunuz ve toksinleri temizliyorsunuz.

· Duygusal gerilim ve stres seviyelerini iyilestirmek icin valerian
gibi gevsetici bitkileri deneyin.

· Boyotu (fenugreek) lempatik sistemdeki stresi giderir ve toksin
gidermeye yardimci olur.

· Kas spazmlarini iyilestirmek icin camur banyolarini deneyin veya
bir bardak Epsom tuzu eklenen sicak suda uzun süre kalin. Bunu her gün yapin.

· (Bu listeye enerji calismalarini da ekleyebiliriz)

Kalp carpintilariniz veya solunum güclükleriniz olsa bile, bu kalp
cakrasindaki veya bogaz cakrasindaki bloklarin cözülmesindendir ve semptomlar
gecicidir.
Ölmüyorsunuz, sadece degisiyorsunuz !

“Çogu zaman, Ruh bedene inerken, kisi olaganüstü kendinden geçme (cosku) ve çok büyük mutluluk hisseder. Bir açiga vurma, genislemislik, amaç berrakligi hissi olabilir ve her seyi yeni gözlerle görme duyumu olabilir.

Hos olan çok büyük mutluluk durumundan tam bir yönünü sasirma durumuna kadar, öznel deneyimler degisir. Bir inisin ne kadar dramatik hissettirecegi, kisinin önceden entegre oldugu Isigin derecesine, kisinin kim oldugu ve neden burada oldugu ile ilgili inançlarinin katiligina ve bu zamanda Ruhun bedeni ne kadar kapsamli olarak yeniden - modelleyecegine baglidir. Bir inis zamaninda, Ruh, Isikbeden yapilarinin titresimini artirirken, zihinsel, duygusal ve eterik mavikopya bedenlere bilinçliligin tümüyle yeni modellerini kurar. Farkli bedenler ondan sonra geçis yapmali ve realitenin daha genis resimlerini barindirmak için genislemeli ve sinirliligin eski modellerini salivermelidir.”

Tüm seviyelerdeki bu radikal degismeler ile, çogu zaman basagrisi, mide bulantisi, yorgunluk, ishal, ates, bedende agrilar ve basdönmesine neden olan fiziksel formdan yogunlugun saliverilmesi baslatilir. Bu genellikle 72 saat içinde geçer. Bazen bireyler yönünü sasirmis hisseder, çünkü "Ben kimim ve neden buradayim?" sorusuna eski yanitlar artik mevcut degildir. Herhangibir rahatsizliga ragmen, çogu insan canlanma, büyük cosku ve özgürlük hisseder. Psisik ve çok - boyutlu farkindalik gelisirken, kimligin ve amacin yeni genis bir hissi tezahür eder. Ruh geçmise basvurmayi tamamen kirmak ve çok büyük, sinirsiz, çok - boyutlu Isik Ustadi olarak SIMDIDE yasamak için aktivasyon saglar.

Yeni : Isikbeden aktivasyonu ile, kalp çakrasi daha yüksek fonksiyonlarina açilir ve diger çakralar üzerinde üstünlük saglar. Bu, ayrica diger alti çakranin kendi daha Yüksek Ilahi fonksiyonlarinda islemesini baslatir. Yedi mühür açilir ve çakralar konik sekilden küresel sekle dönüsür. Sonra onlarin hepsi, birlesik çakra olarak adlandirdigimiza birlesmeye baslar. Fiziksel bedenin disinda bulunan diger yedi çakra sekizinci, dokuzuncu ve onuncu çakralarla birlikte aktive olmaya baslar. Bu daha yüksek çakralar birlesik çakraya açilir ve duygusal, zihinsel ve Ruhsal bedenlerin birlesmesini hizlandirir. Kalp çakrasi çok - boyutlu olarak açilirken, diger çakralar da daha fazla birlesir ve enerji bedenleri olur.

Bu, Ruhüstü (oversoul) olarak, Mesih ruhu olarak yükselis için araç olan birlesik enerji alanini olusturur ve BEN’ IM varligi onunla birlesmek için iner. Kök veya Ilk Çakra omurganin tabaninda yerlesiktir. O, bedeni gezegene baglar ve bedende yasam - gücünü düzenler. O ayrica hemen onun üzerinde ve arkasinda yerlesik olan Içgüdüsel Merkezle baglidir. Sakral veya Ikinci Çakra bedende cinsel ve yaratici enerjiyi yönetir. Solar Plexus veya Uçüncü Çakra gücün ve ego yoluyla iradenin gücünün merkezidir. "Ego" Alt Bedenlerle birlesiktir, Fiziksel, Duygusal ve Zihinsel Bedenler. Kalp veya Dördüncü Çakra gögüsün merkezinde bulunur. O Birlesik Çakra için temeli ve merkezi olusturur. O sevginin ve tezahür ettirmenin kaynagidir.

 

 

Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın

Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu

Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir?

Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz.

Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım?

Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.

25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.

RenaC isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla