[ipekibrisim]

house,
canım arkadaşım, başından beri farkındaydım ben aslında bu durumun ama o kadar acı birşey ki ne sorabiliyorsun ne yorum yapabiliyorsun...
artık etrafımda o kadar çok kadına şiddet vakasına rastlamaya başladım ki dayanamıyorum. neredeyse her kadın ya babası, ya erkek kardeşi, ya kocası ya da bir şekilde o kadın üzerinde hak iddia eden herhangi bir erkek tarafından şiddet görüyor. şiddetin de çeşitleri var çoğunlukla fiziksel olabildigi gibi, sözlü şiddet, psikolojik şiddet veya ekonomik şiddet olabiliyor.
şiddet genetik bir hastalıktır ve kişinin şiddet uygulamasında muhakkak bir takım sebepler vardır. ama bu sebeplerden bir tanesi bile şiddet uygulanan kişi değildir. senin öncelikle sana ve annene uygulanan şiddeten dolayı suçluluk hissine kapılmaman gerekiyor. nefret çok keskin bir duygudur. zehirlidir. aşk gibi yogundur. hasta eder insanı. aşk yükseklere çıkarırken nefret diplere batırır.. kanser eder. verem eder...
bir şekilde bir çözüm bulmak zorundasın. aslında durumu basite indirgeyip analitik düşünebiliriz belki.. seçenekler sıralayalım mesela:
1) orayı terkedebilirsin, anneni de alıp istanbulda yeni bir hayata başlayabilirsin....
2) babanı tedavi için ikna edebilirsin, bunu tek başına yapamazsan sözünü dinleyeceği bir büyükten veya polisten (ne kadar etkili olur bilmem) veya sosyal güvenlik kurumlarından destek isteyebilirsin. ama ülkemizde, şiddete uğrayan kadınlara çok büyük destekler vermiyor devlet ne yazık ki, kaç kadın canını yitirdi bu nedenle.
3) kendini tamamen nötrleyebilirsin. nötrleyebilmek için öncelikle arkadaşların dedigi gibi affetme meditasyonu çok işe yarar. çünkü aslında senin en üst seviyede yaşadığın duygu suçluluk duygusu, böyle bir baban olduğu için kendini affedemiyorsun aslında... kendinle bu yönde barıştığında, babanın davranışlarına daha farklı bakabileceksin belkide. bir fotografa bakar gibi yada bir doktorun hastasına bakar gibi, ya da bir cerrah bir kadavrayı inceler gibi... yani baban şiddet uygularken sen hiç bir duygu değişimine ugramadan, belki bir film izler gibi izleyebilmeye başladığında, daha gerçekçi çözümlere ulaşabileceksin.
şiddetiyle seni zehirlemesine izin verme. avatarı izlemişmiydin bilmiyorum. bir sahne geldi aklıma. avatar ang ruhlar diyarına gitmişti bir keresinde. orda yüz çalıcı ile görüştü. öyle bir canavardır ki o, karşısında tek bir duygusal mimikte bulunursan yüzünü çalıveriyordu. hiç ifadesiz mimiksiz tepkisiz öyle durmak zorundaydı ang.... şiddeti de öyle birşeymiş gibi düşün. her tepki verdiğin anda senden birşeyler çalacakmış gibi.... gayet sakin ve gerçekten hiçbirşey hissetmeden izlemeye çalış. ve babanın neden şiddete meyilli olduğunu araştır, çocuklugunda neler yaşamış, babası nasıl bir insanmış...
ben, şiddet uygulayan erkeklerin, güç problemleri oldugunudüşünürüm. kendi zafiyetini bu şekilde bastırmaya çalışıyor. güç de çocuklukta babadan aktarılan birşey. çocuklukta baba eksikliği veya ilgisizliği veya baba şiddeti bu boşluğa sebep oluyor.
nefrette şöyle bir durum da var, sen nefret ettikçe babana gönderdiğin duygu hep negatif oluyor. nefretini nörtleyip ona olumlu duygular (titreşimler) göndermeyi başardığında belki de yavaş yavaş değişmeye başlayacak birşeyler. hani hep derler ya beddua edeceğinize hayır dua etmek daha hayırlıdır. en azından Allah senin hayrını versin demekte bile fayda var.
babandan uzaklaşamıyor ve onu da değiştiremiyorsan, onun kalbinin katılığından kurtulması bol bol dua etmelisin. aynı şekilde sen iki nokta tekniğini de biliyorsun böyle şeyler de deneyebilirsin.
neyse lafı fazla uzattım, özet olarak nefret duygusundan kurtulabilmen kendini affetmene bağlı canım...
her zaman yanındayız unutma....