Tekil Mesaj gösterimi
Alt 17-02-2011, 03:39 AM   #25 (permalink)
ipekibrisim
Üsteğmen
 
ipekibrisim - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Feb 2011
Bulunduğu yer: arz...
Mesajlar: 156
Tesekkür: 334
154 Mesajinıza toplam 553 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
ipekibrisim is just really niceipekibrisim is just really niceipekibrisim is just really niceipekibrisim is just really niceipekibrisim is just really nice
Standart Cevap: eft ile kilo verme..

evet araştırdım ve düşündüğüm şeylerin çoktaaan bir teknik haline getirildigini gördüm.

http://www.donusumkonagi.net/makale....me_calismalari sitesinden alıntıdır:


DİYET YAPMAKTAN VAZGEÇİN VE KİLO VERMEYE BAŞLAYIN !

Beyoğlu’nda bir kebapçıdayım. Rejim yapıyorum; Ayrıştırma diyeti. Diyet yapanlar bilir, hani “proteinle karbonhidratı birbirine karıştırmıyorsunuz.” Bir haftada 3 kilo vermenin mutluluğu içerisinde, pidesiz İskender Kebabı ısmarlıyorum; “Bol yağlı olsun” diyorum. Masada herkes bana bakıyor... “Bizim diyet böyle” diyorum gururla.

Son bir haftadır sabahları yumurta yiyorum, bazan yanında salam ve peynir bile oluyor. Gün içerisinde acıktıkça peynir atıştırıyorum; tatlı isteğimi bastırsın diye. Öğlenleri tereyağında kızarmış tavuk, akşamlarıda kremalı biftekler... Ben artık bu konunun uzmanıyım... Eee ne de olsa 25 yıldır diyet yapıyorum; İsveç diyeti, Hostes diyeti, Ananas diyeti, Lahana çorbası diyeti, Mayo Kliniği Diyeti ve açlığa kadar denediğim her şey... Şimdide Atkins Diyetini deniyorum.

Diyet yapmak o kadar popüler olduki; son 10 yıl içerisinde yapılan araştırmalar gelişmiş ülkelerdeki kadınların %70’i ve erkeklerinde %30’unun diyet yaptığını gösteriyor. Evet diyet yapanlar kilo veriyor, ancak sonuçlar kısa vadeli oluyor. Ben son 25 yıl içerisinde çok kilo verdim ama, 25 yılın sonunda baktığımızda hala fazladan 15 kilom var. Peki onca diyet ne işe yaradı.

Diyet yapmak insanlarda mahrumiyet duygusunu gündeme getirir. Yasak olan herşeyi daha çok canı çeker ve yaşamını bunun üzerinde yönlendirmeye başlar. İnsan ileride mahrum kalabileceğini bildiği şeyleri zor günleri için depolamaya çalışır. Beden de aynı dürtü ile hareket eder ve kendisine verilen enerjinin, yani kalori miktarının azaldığını algıladığında kendini yağ depolayarak korumaya alır.

İnsan hayatı, alışkanlıkları üzerine kuruludur ve bu alışkanlıklardan vazgeçmek oldukça zordur. Arkadaşlarımızla buluştuğumuz yer genellikle bir lokantadır ve ailemizle biten gün ile ilgili paylaşımlarımız çoğu zaman bir akşam yemeği vaktinde yapılır. Oysa diyet kişilerin belirli bir zaman dilimi boyunca yeme ve dolayısıyla yaşama alışkanlıklarından vazgeçmelerini demektir. Yaşamımızın bir parçası olmuş bu eylemlerin şeklini değiştirmek için verdiğimiz savaş, bizde stres yaratır ve sonunda rahatlamayı seçer diyetimizi bırakırız. Ancak bunu yapmış ve yenilmiş olmak bizi dahada öfkelendirir ve kendimizi cezalandırmak için ne bulursak yemeye başlarız.

Diyet yapmak bir insan için kendi kendisiyle savaşmak anlamına gelir. Bir insanın kendine savaş açması, hem kendi kendisiyle çelişki yaşaması hem de başarısızlık, mutsuzluk ve suçluluk duygularının kapısını aralaması demektir. Tüm bu tehlikeli duygular kişiliğimizin bölünmüş olması sonucu ortaya çıkan duygulardır ve diyetin anlamı kendi kendimize ciddi bir savaş ilan etmektir. Bu savaşın sonunda hem biz hem de içimizdeki savaşçı kaybedecektir.

Öyleyse yapılması gereken nedir? Çözümü, kendi kendimizle savaşıp sürekli kaybederek mi? yoksa diyetlerle boğduğumuz içimizdeki savaşçıyı anlamaya çalışarak mı bulacağız? Confucious’un da dediği gibi “Çözümü kendinde aramazsan nerede bulacaksın?” Anlamamız gereken en önemli şey; değişmesi gerekenin yalnızca yeme alışkanlıklarımız değil yaşam alışkanlıklarımız da olduğudur. Yaşamımızda bir farkındalık ve farklılık oluşturarak, zihnimizde gerekli değişikliği yapmalıyız. Bunun içinde beynimizde önce bir vizyon oluşturmalı ve bizi sınırlayan etiketleri ve kelimeleri gözden geçirmeliyiz. İşte o zaman hayatımızda gerçekleştirdiğimiz değişimle birlikte bedenimizde yavaş yavaş değişmeye başlayacaktır.

EFT - Duygusal Özgürleşme Teknikleri

Değişim için yürümeye başladığınız bu yolda ilk adımı EFT ile atabilirsiniz. Duygusal Özgürleşme Teknikleri olarak bilinen EFT Stanford Üniversitesinde mühendislik eğitimi almış olan Gary Craig’in ortaya çıkardığı bir sistemdir. Bedenin enerji kanallarını harekete gerçirerek, bu kanallarda sizin başarıya ulaşmanıza engel olan düşünce ve duygularınızı, yani içinizdeki savaşçıyla olan anlaşmazlıklarınızı yok edebilme tekniğidir. Bu tıpkı tıkanmış bir musluğa verilen tazzikli ve temiz su gibidir.

Herkesin zorlanmadan öğrenebileceği, uygulaması kolay bir teknik olan EFT hem metabolizmanızı hızlandırmak hem de fazla kilolarınızın altında yatan ve sizin fazla yemenizin gerçek nedeni olan duygu ve düşünceleri yıkmak için ideal bir çalışmadır. En güzel yönü ise sizden “iradenizle” yani içinizdeki savaşçıyla savaşmanızı istememesidir.

Unutmayın sağlıklı olmayı arzulamak, vücudumuz için ideal kiloda olmayı istemek ve bedenimize giren yiyeceklerin kontrolünü ele geçirmek takdir edilecek bir çabadır. Ancak bunun çözümü diyet değildir. Diyet yapanların %95’inin başarısız olduğu dikkate alınırsa, burada asıl kazanan bizler değil, her yıl 40 milyar dolar ile beslediğimiz diyet endüstrisidir.

Neden fazla yediğinizi, neden tüm iyi niyetiniz ve çabalarınıza rağmen kilo veremediğinizi anlayın. EFT ile başarılı olmanıza engel olan davranış ve düşünceleri bulun ve yıkın.
__________________
"güzel gören güzel düşünür
güzel düşünen hayatından lezzet alır"
ipekibrisim isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla