Tekil Mesaj gösterimi
Alt 30-04-2010, 09:11 AM   #412 (permalink)
imported_Angel
Yüzbaşı
 
imported_Angel - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: May 2008
Mesajlar: 996
Tesekkür: 1,337
963 Mesajinıza toplam 4,848 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
imported_Angel is a name known to allimported_Angel is a name known to allimported_Angel is a name known to allimported_Angel is a name known to allimported_Angel is a name known to allimported_Angel is a name known to all
Standart Cevap: Yeniden doğuş sürecimi izlediğim günlüğüm..

merhaba sevgili günlük
bugün de kendimi çok iyi hissediyorum...

eskisi gibi çok da fazla kişisel gelişim konusunda eylemlerimi yapamasam da başka birşeyler sanki herşeyi kendi kendine alıp götürüyor gibi...
özellikle son birkaç gün güzel rüyalar görmeye başladım...karışık ve anlamsız olan rüyalarım bile beni iyi hissettiriyor....oysaki genelde kötü rüyalar gören bir insandım..uyku esnasında bile huzurlu ve mutlu olmak çok güzel birşeymiş... bu mutlu eden rüyalarımda da genelde etrafımda insanlar olduğunu ve bu insanların beni seven insanlar olduklarını görüyorum..ancak kim olduklarını bile bilmiyorum...olsun sevildiğimi rüya içinde bile olsa hissetmek çok güzel bir duygu..gerçekten yaşamış gibi oluyorum...ve bu günümün de iyi geçmesini sağlıyor..

güneşli güzel hava ve kendim için alışveriş etmek beni mutlu ediyor..özellikle bu havada mahallede yürüyüş yapmak etraftaki ağaçları yeşilikleri seyretmek de iyi geliyor...belki de rüyaların iyi olması günümün iyi geçmesiyle bağlantılı olabilir...gün iyi geçince rüya da iyi rüya oluyor ve iyi rüya da ardından gelicek bir sonraki günü güzelleştiriyor böyle bir dönüşüm var gibi

artık eskisi gibi sinema ve müzik dünyasını takip edememek konusunda kendimi üzüp sıkmıyorum..arada kaçırdığım güzel şeyler varsa da vardır ne yapayım...canım takip etmek istemiyorsa neden kendimi zorluyorumki öyle değil mi...zaten gündemdeki şeyler en fazla 1 ay sonra unutulabiliyor..bazen 1 aya da kalmıyor...artık film de indirmiyorum..sadece dinleyebileceğimi düşündüğüm müzikleri dinliyorum...kendimi çevreye ıspat etmenin tek yolu da gündemi bilmek değil ya....zaten onların niyeti beni karalamak veya ezmek ise başka bir konu üzerinden bunu zaten yine yapacaklardır...gündem takibi işini diğer insanların yanında asosyalliğim belli olmasın diye zorlamayla yapmışım bunu anlıyorum...insanın içinden gelemyen şey de biryere kadar...yani yetişmek için bir süre koşarsın sonra nefesin kesilir ve bir adım daha atmak istemezsin bunun gibi...artık film falan izlemiyorum..kafam rahat..

bunların dışında artık gerçek anlamda başkalarının düşüncelerini önemsememe konusunda epey yol katettim...eskiden benim canımı sıkan tarzda cümleleri herkes istisnasız olarak sarfedince kendimden şüphe ederdim...derdim ki " bu kadar insan aynı anda yanılıyor olamaz..bu kadar söyleniyorsa bende gerçekten yalnış birşeyler var" derdim...ve çoğunluk onlar oldukları için kendimin kendimle ilgili olan düşüncelerine bu çoğunluğun düşünceleri baskın gelirdi ve bütün sevdiğim olumlu özelliklerim de kafamda bir anda onların sözleriyle sıfırlanırdı...ama artık kabul edilebilir ve iyi taraflarımı da görmeye başladım....dışarıdaki insanların sözlerine bakılırsa hiç arkadaşım yok diye evde oturuyorum diye işe yaramaz ve değersiz bir insanın , koca bir sıfırın tekiydim sanki...ama herşey arkadaş çevresinden veya herhangi bir işte çalışıyor olmaktan ibaret edilmiş bunu anladım....arkadaşım yok ama kimsenin kolayca geçinemeyeceği babam gibi bir insanı dize getirmeyi başarmışım ve en az 10 senelik bir evhanımı kadar da evişlerinde tecrübe sahibi olmuşum ve bu arada kendi özel ve kişisel işlerimi de eğitimimi de halletmeye çalışıyorum....daha ne olsun....ayrıca o insanlar benim hayatımdaki zorluklarla karşı karşıya gelselerdi aynı başarıyı gösterirlermiydi ondan da şüphem var...

fiziksel görünümümü de artık takmıyorum ve bazı hatalara karşı daha hoşgörülü olmaya başladım...mesela bazı aksesuarlara veya saç boyalarına eskiden çok bel bağlardım ve beni o ufak bir ayrıntının bile sihirli değnek değişmişcesine değiştirmesini umardım..bu olmayınca da hayal kırıklığına uğrardım...sonradan bunun gerçekçi bir beklenti olmadığını anladım...sonuçta birçok ufak ayrıntı birleşip bütünü oluşturuyor 1-2 şey değil ki..eskiden herşeyim jilet gibi kusursuz olursa anca kendimi değerli hissedebileceğimi düşünüyordum....bir de baktım ki dışarıdaki insanlara karşı da aynı düşünceler içindeymişim..ufak bir hatalarını falsolarını görünce onlardan çabucak soğuyor ve kopuyormuşum...demekki hem kendime hem de diğer insanlara karşı çok sert ve affetmez bir tutum içindeymişim...kolay kolay hiçbirşeyi beğenmediğimi benimsemediğimi ve birçok şeyin dışında kaldığımı farkettim...kusursuzluğu arayarak ömrümü geçirmişim...hem kendime hem diğerlerine karşı daha yumuşak daha anlayışlı olmam gerekiyor sanırım...kendimi bu konuda çok sıktığım halde istediklerimi elde edemediğim için diğer insanların da bu konuda en az benim kadar kendilerini sıkmalarını çaba göstermelerini ve ondan sonra mutlu sona ulaşmalarını istemişim..çünkü onlarınkinden çok daha fazla çaba gösterip ben bile mutlu sona ulaşamıyorsan onlar asla bunu haketmiyorlardı....mesela saçına makyajına giyimine herşeyine en ince detayına kadar dikkat eden hatta işi abartıp renk bilimi bile çalışan ben, sokağa çıkan herhangi bir insanın bunların hiçbirini bilmeden bu kadar özenmeden gelişigüzel beğendiği şeyleri giymesini ve sonucunda iltifatları onların almasına dayanamıyordum...bunu çözeceğim inşallah..
__________________

imported_Angel isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla