[pinnko]

Merhaba,
Mevlana'nın psişik yetenekleri ile ilgili kitaptan alıntıları aşağıya aktarıyorum.
Umarım ilginizi çeker.

Aşağıdaki alıntılar '' Mevlana Celaleddin-i Rumi tarafından gösterilmiş
medyomsal tezahürlerden bazılarını içermektedir.''
''Mevlana'nın başyapıtlarından olan Mesnevi'' ikinci bölümde incelenmiş
şimdilik birinci bölümü yetiştirmeye çalışacağım.
''Önce belirtmek isterim ki herkes meyomdur.
Çünkü her bedenli varlık,ruhsal tesirlere açıktır.
Ne varki,bazıları dahada açıktır.
Bunlar...çok hassas kimselerdir.''

''Medyomluk,fiizik ve zihinsel medyomluk olarak ikiye ayrılır.
Fizik medyomluk kendi içinde Telekinezi,Apor,Materyalizasyon,
Levitasyon Medyomluğu,Görücü Medyomluk gibi bir çok bölümlere ayrılır.
Zihinsel Medyomluk ise Durugörü,Şifacılık,Telepati (... vb.) şekilde sınıflandırılır.''

''Mevlana,pek çok medyomsal melekeyi kendinde toplamış,hepsini çok açık
ve ayırt edilir biçimde göstermiş komple bir medyomdur.''

''Esasen parapsişik ve spiritik hadiseler İslamiyette geniş incelemelere
konu olmuştur.
O kadar ki,bunlara ilişkin bilim dalları eski medreselerde Hafi İlimler adı altında okutulmuştur.''

''Batıda bilim adamları engizisyonlarda diri diri yanarak ölüme ve işkenceye
mahkum edilirken,doğuda bu alanda bilginler yetişmiştir.''

''Rahatlıkla diyebiliriz ki,bbu bilim dallarıda doğudan kaynaklanmıştır ve dünyanın
birçok üniversitelerinde,araştırma kurumlarında ciddi araştırmalar yapılmaktadır günümüzde...''



'' a-Telekinezi:
Fiziksel medyomlar,el veya başka bir şey ile temas etmeksizin
eşyaları hareket ettirebilirler.
Bunun için,kendilerinden çıkan görünmez haldeki ekloptazmualarını ve zıt çekim gücünü kullanırlar.

Telekinezi gücü hemen her insanda az veya çok mevcuttur.
Sabırlı bir çalışmayla arttırılabilir.

Mevlana'da güçlü bir fizik medyom olarak bu tezahürleri göstermiştir.
Kuşkusuz çevresindekiler tarafından mucize veya keramet diye nitelendirlmiştir.

Mevlana,babasının ölümünden iki yıl sonra,öğrenimini daha yükseltmek için,
yanına babasının müritlerinden birkaçını alarak Şam'a hareket eder.
Halep'teki Halaviye Medresesi'ne ulaştıklarında,oraya yerleşirler.

Halep Beylerbeyi Kemaleddin bin al Adim,bu medresede öğretmenlik yapmaktadır.
Beylerbeyi,Mevlana'ya özel bir ilgi öğreniminde ayrı bir itina gösterir.
Bu hal,diğer öğrencilerin kıskançlık duymalarına sebeb olur.

Medrese kapıcısı da,Mevlana'nın her akşam odasından çıkıp kaybolduğunu,
nereye gittiğini bilmediğini söylemektedir.Öğrenciler bu sözleri Beylerbeyi'ne
yetiştirmekten çekinmezler.

NihayeT,Kemaleddin bin al Adim bir kapıcı odasına saklanarak Mevlana'yı
gözetlemeye karar verir.
Gece yarısı Mevlana odasından çıkar.Medresinin kapısı önüne gelince
kapı kendiliğinden açılır.
Dışarı çıkan Mevlana'yı takip eden Kemaleddin,şehir kapısı önünde de
aynı olayı bir kaz daha hayretler içinde görür...
-----------------------
Apor (Materyalizasyon) başlığı altında,Mevlana'nın bir mum aporu anlatılmaktadır.Bu vaka bir
telekinezi hadisesini içerir:
Bir sema ayinine davet edilen Mevlana,küçücük bir mumla gelir.Herkesin mumu biter.
O küçücük mum sabaha kadar yanar.
Bu bir apor'dur.

Mevlana der ki; ''Bütün bu mumların canı bizim mumcuğumuzdur.Eğer inanmıyorsanız...'' ve ''hu'' der,bütn mumlar söner.
Semadakilerin şaşkınlığı durulur gibi olunca, ''ah'' der,bütün mumlar yanar.
-------------------------
Konya Şehri Moğolların hücumuna uğramıştur.Baçu komutasındaki Moğol ordusu şehri kuşatmış,
Konya halkı korku içindedir.Mevlana’dan yardım isterler.

Konya Kalesi’nden çıkan Mevlana,eteklerinde Baçu’nun çadırının kurulu olduğu
Bir tepeye çıkarak namaz kılmaya başlar.Moğollar,halkın korku içinde olmasına karşın
yüzü örtülü ve duman renkli sarıklı bir şahsın
sakince namaz kıldığını görünce ok yağmuruna tutmak isterler.

Fakat,hepsinin üzerine bir hal gelir ve yay dahi çekemezler.
Bunun üzerine ata binip hücum etmek isterler,atlar yerlerinden bir adım bile kımıldamaz.

Bu haber Baçu’ya ulaştığında çadırından çıkar.
Ok ve yay ister.Mevlana’ya ok atmaya
başlar.Attığı üç ok da geri dönerek askerin ortasına düşer.
Bunu üzerine atına atlar ama o’nun da başına gelen aynıdır.
Atı hiç ilerlemez.
Hırsından çılgına dönen Baçu,attan inip yürümeyi dener.
Başaramaz.
O’nun da ayakları tutmamaktadır.

Bunun üzerine Moğol Komutanı,şehrin üzerinden kuşatmayı kaldırır.
Moğollar geçip gider.

NOT: 2. Bölüm LEVİTASYON.