Tekil Mesaj gösterimi
Alt 25-03-2008, 01:55 AM   #2 (permalink)
shamanic
Administrators
♥Ozlem Şahin ♥
 
shamanic - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Feb 2007
Bulunduğu yer: istanbul
Mesajlar: 5,030
Tesekkür: 13,842
2,276 Mesajinıza toplam 13,392 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
shamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond reputeshamanic has a reputation beyond repute
Standart Ynt: kolestrol düşürücü ilaçlar ve kanser

serkan yimsel’in yorumu

kolesterol düzeyi aşağı çekildiğinde ölüm oranı azalır mı?
statin kullanan ve kullanmayan koroner kalp hastalarında ölüm oranları Statin Kullanan Statin kullanmayan


prof. dr. uffe ravnskov hayatını kolesterol ile ilgili yapılan çalışmalara adamış ve hiçbir ilaç firması ve kardiyoloji derneği ile ilişkisi olmayan bir bilim adamıdır. ravnskov’un toplam 26 kontrollü araştırmadan derlediği metaanaliz sonuçlara göre; ldl kolesterolünü ilaçla düşüren tedavilerde ölümcül olmayan kalp krizi vakalarında % 0.3’lük bir düşme sağlanabilmesine rağmen, ölümcül kalp krizlerinde hiçbir değişiklik olmamış, hatta toplam ölümlerde artış dahi gözlemlenmiştir.
uffe ravnskov’un dikkati özellikle çektiği bir konu daha var. statinli ilaçların kullanılarak ldl kolesterol düzeyinin aşağı çekildiği bütün araştırmalarda, koroner hastalığı önleme başarı oranı, ldl düzeyindeki azalma oranından tamamen bağımsız kalmıştır. eğer ldl düzeyi gerçekten de kalp hastalıklarının belirgin bir risk faktörü ise, nasıl olur da bu “kötü huylu” değerin bir kaç miligram düşürülmesi ile, 50-60 miligram düşürülmesi arasında belirgin bir fark olamaz?
buradan da açıkça anlaşılabileceği gibi statin ilaçlarının koroner hastalıkların riskini düşürme mekanizması, kolesterol mekanizmasına değil, başka mekanizmalara bağlıdır. bunu açıkladıktan sonra doktor ravsnkov statin ilaçlarını ancak ve ancak koroner riski çok yüksek olan hastaların (4-5 senelik ömür verilen) kullanmasını önermektedir.
kolesterol ilaçlarının koroner hastalıkları önlemedeki başarısızlığına bir diğer örnek, journal of american medical association (jama) aralık 18, 2002 tarihli araştırmadır. yaklaşık on bin kişinin gözleme alındığı bu araştırmada, ldl değeri %28 oranında ve total kolesterol değeri %17 oranında düşmesine rağmen, kontrol gurubuyla karşılaştırıldığında gerek genel ölüm oranları, gerekse kardiyovaskuler ölüm oranları arasında hiçbir fark bulunamamıştır.
ayni şekilde ağustos 2003 tarihli american journal of cardiology araştırmasında da görüldüğü gibi statin ilaçları vasıtasıyla ldl kolesterolünün düşürülmesi, damar içerisindeki plakaların oluşma hızını etkilememiştir. öyle ki statinli bütün gruplarda damar içerisi plak oluşumu ortalama % 9.2 oranında artmıştır!
statin grubu kolesterol ilaçları güvenli ve yan etki oranı düşük müdür?
vücudun doğal olarak ürettiği herhangi bir maddenin üretimini değiştirecek bir ilacın güvenliği tartışılırken, önce bu maddenin vücutta aldığı bütün görevler göz önüne alınmalıdır. ne yazık ki modern tıp ve birçok doktor, kolesterolü tanımıyor. dehşetle korktuğumuz ve miktarını kontrol altına almaya çalıştığımız bu maddenin:
a-) hücre zarı akışkanlığını ve geçirgenliğini kontrol ederek hücre metabolizmasında çok önemli bir rol oynadığını,
b-) vücudun genel onarıcı malzemesi olduğunu ve bu nedenle hem zarar gören damarlarda hem de bütün yaralı dokularda bolca kolesterol bulunduğunu,
c-) mineral metabolizması dahil birçok önemli fonksiyona katılan d-vitaminin öncü maddesi olduğunu
d-) güçlü bir antioksidan olduğunu ve kanser ile diğer immun hastalıklarıyla mücadele ettiğini
e-) düzgün nörolojik fonksiyonlar için gerekli olduğunu, özellikle hafızanın gelişmesi ve serotonin beyin kimyasalının yükselmesinde kilit rol oynadığını,
f-) adrenal hormonlar dahil bütün hormonların yapımında kullanıldığını ve bu nedenle bahsi gecen hormonların görev aldığı bütün metabolik işlemleri (kan sekeri ayarlamasından tutun, kemik mineralizasyonuna kadar) dolaylı yollardan etkileyebileceğini bilen çok az aydın var!
bu bilgilerin ışığında simdi kolesterolün vücuttaki sentezinin statin ilaçlarıyla etkilenmesi olayının güvenilirliği ve güvensizliği daha iyi tartışılabilir. mantıklı düşünen bir birey, vücutta bu kadar görevi bulunan bir doğal maddenin oluşumunun engellenmesi durumunda nasıl bu fonksiyonların; en azından bir kısminin etkilenebileceğini görecektir. nitekim aşağıda bu düşünceyi doğrulayan araştırmalar mevcuttur:
statin ilaçlarının tehlikeleri arasında ilk sırayı, co-q10 enziminin bloke edilmesi almaktadır. çünkü bu ilaçlar kolesterol sentezini önlerken; atp üretimi, kas elastini ve kas kolajeni yapımı gibi fonksiyonları bulunan co-q10 enzimini de bloke etmektedirler. nitekim kaliforniya’da san diego’da doktor beatrice golomb, lipitor’un kullanıldığı deneye katılan hastaların %98’inde kas ağrıları ve kramplar gözlemlenmiştir. (elanor laise. the lipitor dilemma, smart money: the wall street journal magazine of personal business, kasim 2003)
avusturya’da ailevi kolesterol yüksekliği bulunan 22 atletten sadece 6’si statin tedavisine devam edebilmiştir. gerisi kas ağrılarına dayanamamıştır. (sinzinger h, o’grady j. clın pharmacol. 2004 apr;57(4):525-8)
danimarka’da 500 bin bireyi inceleyen araştırmacılar, statin kullanan hastalarda polinoropati denilen ve ellerle ayaklarda karıncalanma ile ağrılara, yürüme aksaklıklarına vb. nörolojik bozukluklara neden olan bir hastalığın görülme olasılığının arttığını bulmuşlardır. öyle ki statinleri 1 yıl kullanan hastalarda risk %15 iken, bu sure 2 yıla çıktığında risk %26’ya fırlamıştır. (gaist d ve digerleri. neurology 2002 mayıs 14;58(9): 1321-2)
yine co-q10 enzimindeki yetersizliğe bağlı olarak kardiyolog peter langsjoen incelediği 20 hastasında 6 aylık düşük doz lipitor tedavisinden sonra her 3 hastasından 2’sinde kalbin dolum evresinde aksaklıklar olduğunu gözlemlemiştir. öyle ki kalp yetmezliği bulunan hastaların kolesterol değerlerindeki her bir birim düşme, gelecek 3 sene içerisindeki olum riskini %36 oranında arttırmıştır. (clark al ve digerleri. j am coll cardiol 2003;42: 1933-1943)
boston’da trufts üniversitesi’nde yapılan bir araştırmada statin ilaçları, vaskuler endothelial büyüme faktörü (vegf) mekanizmasını taklit eder şekilde hastalarda yeni kan damarı büyümelerine neden olmuştur. doktor michael simons, bunun çok da iyi bir gelişme olmadığını, yeni damar oluşumlarının tümör oluşumlarını da hızlandırabileceğini notlarına eklemiştir. nitekim journal of the american medical association (jama) 3 ocak 1996’daki bir araştırmada, dr. simons’un sözlerini doğrularcasına statin ilaçlarının birçok laboratuar hayvanında kanser oluşumlarına sebebiyet verdiğini duyurmuştur.
isviçre’de yapılan bir başka araştırmada, aralarında lipitor’un da bulunduğu üç statin ilacının denenmesi sonucu hastaların yardımcı t-hücrelerinde azalma meydana gelmiştir. bir başka deyişle statin ilaçları, hastaların immun sistemini bastırmıştır. (nature medicine, 2000; 6:1311-1312, 1399-1402)
pittsburgh üniversitesi’nde mevacor isimli ilacın denendiği bireylerde beyin fonksiyonları, özellikle dikkat ve reaksiyon hızı olumsuz yönde etkilenmiştir. bunun anlamı, yasam kurtaran reflekslerin (örneğin bir araba kazasının oluşma riski) yavaşlamasıdır.
şimdiye kadar sözü gecen yan etkileri bir özetleyelim: kas ağrıları, nörolojik fonksiyon bozuklukları, immun sistemi zayıflaması (aıds), kalbin dolum fazı bozuklukları (kalp yetmezlıgı) ve tümör riski (kanser). eğer bütün bu yan etkilere bakıp da hala statinlerin güvenli olduğu düşünülüyor ise, şunları unutmamak lazım:
1. statin tedavilerinde hastaların %75’e yakını yan etkilere dayanamayarak ilk 3-8 ay içerisinde tedaviyi birakmaktadir. (jay s. cohen, md, the truth about crestor)
2. şimdiye kadar statinlerin uzun vadede (10-20 sene gibi) nelere yol açacağına dair tek bir araştırma yoktur.



__________________
ben mevlana değilim, insan ol öyle gel..
shamanic isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla