SINIR KOYMAK
 “Sınırlar olmasaydı, netlik olmazdı. “Hayır” demeseydim, “Ben” olamazdım…"
  Haklarıma sahip çıkıyorum.
 Kişiliğime sahip çıkıyorum.
 Yaşam sorumluluğuma sahip çıkıyorum.
  Yeri geldiğinde zarifçe, ama kararlı bir
 şekilde “hayır” demem, başkalarını 
 rencide etmez, onları kırmaz.
 Tersine, benimle onlar arasındaki ilişkiyi
 gerçekçi bir duruma sokar ve başkalarının
 bana saygı duymalarını sağlar.
  Kendi haklarıma saygı duyduğum gibi,
 başkalarının haklarına da saygı duyarım.
 Onlar bana “hayır” dediklerinde, bunun
 çok doğal olduğunu bilirim.
 Böylece hepimiz kişilik deklarasyonumuzu
 belirtmiş oluruz. Sınırlarımızı belirlemiş oluruz.
  Çünkü sınır olmazsa, saygı da olmaz.
 Sınır, sevginin işaretidir.
 Sevdiğim şeyler ve sevmediklerim konusunda,
 beğenilerim ve zevklerim konusunda 
 açıkça fikrimi ifade ederim.
 Bu konuda tartışmaya girmeden
 Sınırlarımı çizerim.
  Kendime ait
 zamanlarıma sınırlar koyarım ve
 başkalarının zamanlarına ait sınırları da
 hassasiyetle korurum.
  “Hayır” demeden önce düşünürüm.
 “Evet” demeden önce düşünürüm.
  Başkalarının beni anlamalarını beklemem,
 onların benim haklarıma sahip çıkmalarını
 beklemem. Ben kendi haklarımı korumak
 için gerektiğinde “evet” gerektiğinde de
 “hayır” derim.
  “Hayır” dediğimde kırılan kişiler,
 bu sınırlar konusunda net fikirleri
 olmayan insanlardır ve ben adilce “hayır”
 dediğimde, onların da öğrenmesini
 sağlamış olurum.
  Kendimi sevdirmem için kendi haklarımı
 göz ardı etmem gerekmez.
 Tam tersine haklarımı savunmam gerekir.
  Saygı görmem için, başkalarına
 hoş görünmem gerekmez.
 Tam tersine, yapmam gerektiğine 
 inandığım şeyleri yaparım.
  Çünkü benim en büyük görevim,
 kendi haklarıma sahip çıkmak,
 ve başkalarının haklarına
 saygı duymaktır.
  Zamanım bana aittir, onu en iyi şekilde
 kullanırım. Bedenim bana aittir.
 Kitaplarım, odam, eşyalarım bana
 aittirler. Param bana aittir. Yeteneklerim
 ve duygularım, bütün bunların hepsi
 benim değerlerimdir.
  Onları ben kendi seçimimle, kendi
 isteğimle ve istediğim biçimde kullanma
 hakkına sahibim. Ve bu hakkı en iyi
 şekilde kullanırken, beni yönlendirmeye
 ve isteğimin ve çıkarlarımın dışında
 bunları kullanmaya niyetlenen
 kişilere “hayır” demek, insanlık onuruma
 sahip çıkmaktır aslında.
  Ve bu yüzden ben, gerektiğinde kolaylıkla
 ve zerafetle “hayır” demeyi seçiyorum.
  Nerede “evet” diyeceğimi ve nerede
 “hayır” diyeceğimi ayırt etmem, benim için
 çok kolay oluyor, çünkü bu konuda özel bir
 hassasiyet geliştirdim ve bunu kullanıyorum.
  “Hayır” dediğimde sınırlarımı belirlemiş
 oluyorum ve sınırı belli olmayan hiçbir şey
 “belli” değildir. Ve sınır sevgidir.