devasa bir hava alanına sahip, geniş yollu, modern kent.almanyada bulunur.wiesbadena çok yakındır.
her dakikada bir uçağın, inip kalktığı söylenegelir bu şehirdeki havaalanından.
almanya'nın en önemli kentlerinden. kimyasal madde üretim kapasitesi yüksektir. avrupa'nın en büyük havaalanı buradadır. goethe buralıdır, streç pantolonlu bir çok heykeli mevcuttur
soğuk,yağışlı ve kasvetli bi havaya sahip, yazın bile sıcakların en fazla üç hafta sürdüğü çalışmasanız bile havasından mıdır nedir sizi stresli ruh haline sokan, içinden tramvay hattının geçtiği çok büyük havaalanı bulunan renksiz şehir.
havaalanı, avrupa merkez bankası ve borsa binası haricinde görülmeye değer pek de bir şeyleri olmayan ama yine de gece hayatı açısından canlı ve heyecanlı bir şehir.
burdaki havaalanı o denli büyük olmasına rağmen dünyanın en büyük 7. ve avrupa'nın heathrow'dan sonra ikinci büyük havaalanıdır ama 3. terminalin inşasına dair planlar vardır her ne kadar yeşiller ve çevre aktivistleri buna karşı çıksa da, sonuçları göreceğiz.
http://www.fraport.de 'den havaalanı ile ilgili her şey öğrenilebilir.
almanya da iki tane olan şehir. bu nedenle frankfurt denildiğinde karıştırılma ihtimali vardır. bu iki şehrin belki de terk ortak özellikleri nehir kenarında olmalarıdır. bu nedenle çevresine kuruldukları nehirlerin isimleri ile anılırlar.
yukarıda ki girilerin tamamı frankfurt am main e işaret eder.
üniversitesi almanya'nın en iyilerinden olmasa da, oldukça düzgün hocaları, ilgili ve politik öğrencileri olan şehir.
zeile'dan biraz yukarı yürüdünüz mü sağınızda ortaya çıkacak turm sinemasında bilumum hollywood filmi ve türk filmleri alt yazısız dublajsız seyredilebilir. hintliler muhteşem pizza yapar. kışları fena soğuktur. haftasonları sıkılırsanız atlayın trene 45 dakikada mainz, 55 dakikada wiesbaden'a varırsınız. akşamleyin 800.000, gündüz 5.000.000 nüfusu vardır, yani arabalardan ve çevreyollarından uzak durun, metroyu kullanın,

kullanın veya yürüyün. metro sistemi çok ilginçtir, yürüyerek bir istasyondan diğerine varma süresi maximum 10 dakikadır. içmek için nehrin güneyine inin, sachsenhausen'da sarabın hasını bulursunuz. noel pazarı bir ay açık kalır, mumlara bakmadan sarhoş olmayın. tiyatroya ve operaya gidin, tabii eğer paranız yetiyorsa. öğrenci kimliğinizle botanik bahçesine bedava girebilirsiniz.
kısacası, eğer evinizi özlemiyorsanız gayet yaşanası bir avrupa şehri.
almanya nın finans başkenti olarak kabul edilen bu rolüyle avrupa da büyük öneme sahip olan kent. diğer alman şehirlerine kıyasla biraz daha modern olup kendinizi ardı arkası kesilmeyen gökdelenler arasında kaybolmuş bulabilirsiniz. bir de kaiserstrasse vardır ki insana kendini red light district te hissettirebilir. 58 katlı bi gökdelen olan main tower a gidip öğrenci kartınızda yanınızda ise 3 euro ya tepeye çıkıp tüm frankfurt u görebilir, nispeten daha küçük olan gökdelenleri birer oyuncak gibi algılayabilirsiniz. ayrıyetten goethe nin doğduğu kenttir.
konstablerwache hauptwache arasının istiklal caddesine benzetilebileceği, main kenarında güzel yürüyüş yapılabilen, main-ufer fest zamanı tüm nehir kenarının mangal partisine döndüğü, sokaklarında türk ve dönerciye rastlama imkanının sık olduğu. fuarlarıyla meşhur, kozmopolit alman şehri. garı almanyanın en büyük garlarından biridir. toplu taşıma son derece gelişmiştir. alman meyhanesi tadına bakmak isteyenler sachsenhausen'a takılsınlar.
2006 sıcak mı sıcak yazında gießen e gitmeden önce para çekmek zorunda kaldığımız , bankayı ararken adres sormak için durduğumuz her noktada bizi yine her köşede konuçlanmış olan sex shop lara göre yer tarif eden hansların memleketi.
çok karışık bi metro ağı vardır hatta şöyle izah edilebilir. şu an evinizde bulunan 4 genç ellerinizi üst üste koyunuz aha işte frankfurt am main metro hattı.
her türlü seyahat planlaması için www.rmv.de
çok değişik bir atmosfere sahip, içinde her türden millet olan, sinemaları, mağazaları, dev alışveriş merkezlerine rağmen, her gittiğimde tuhaf bir şekilde aklıma istanbul'u getirtip hüzünlendiren bir alman şehri. bu şehri ya çok seversiniz yada nefret edersiniz, ortası pek yoktur.
Kaynak: İtüSözlük