Doğumu anlamak        Doğumu anlamak       
 [/b]   
Yazan: Dr.Alper mumcu  Tarih[img]/images/smilies/biggrin.gif[/img]oğum tüm insanları büyüleyen bir olaydır. Televizyonda   
ya da gerçek yaşamda bir canlının dünyaya gelişine   
tanıklık etmek zaman zaman o olayı yaşamak kadar heyacan   
uyandıran bir durumdur. Bir canlının içinden yeni bir   
canlının çıkışını anlayabilmek ancak oluş   
mekanizmasını kavrayarak mümkün olabilir.        
Normal doğum pekçok işlemin birarada sürdürüldüğü bir   
fonksiyondur. Rahimin kasılması, kasılmalarla birlikte rahim   
ağzının incelme ve açılması, bebeğin o dar kemik tünele   
kendini uydurarak içinden geçişi ve dünyaya gelişi doğanın   
mucizelerinden birisidir.        
Pekçok insan bu oayın nasıl geliştiğini anlamakta   
güçlük çeker. Oysa doğum basit bazı fizik kurallarının   
insan fizyolojisine yansıması gibidir. Kapalı bir yerde   
bulunan bir nesnenin dışarıya çıkabilmesi için dış   
dünyaya açılan bir kapıya gerek vardır. Bu kapı rahim   
ağzıdır.       
Normalde tüm gebelik süresince bebek rahim içinde dış   
dünya ile temas etmeden gelişir. Doğum zamanı geldiğinde   
rahim ağzı açılarak bebeğin çıkışına olanak tanır.   
Rahim ağzındaki bu açılma efasman ve dilatasyon olarak   
adlandırılır.        
Efasman rahim ağzının incelmesi ya da bir başka deyişle   
kısalması, dilatasyon ise açılmasıdır.               
İlk resimde rahim ağzı yani serviks tamamen kapalı ve   
uzundur. Uzunluğu yaklaşık 4 santimetre kadardır. Doğum   
zamanı yaklaştığında serviksin dokusu içinde bulunan su   
miktarı artar, serviks yumuşar ve öne doğru dönmeye başlar.   
Bazen fark edilen bazen de fark edilmeyen kasılmaların   
etkisiyle bu incelme giderek artar. Serviksteki efasman yüzde   
olarak ifade edilir. İlk resimde %100 olan efasman ikinci   
resimde %50 olmuştur. Doğum eylemi ilerledikçe kasılmalar ve   
bebeğin uyguladığı basınç sonucu üçüncü resimde efasman   
tam yani %100 olmuştur. Bu aşamada serviks neredeyse bir   
kağıt kadar incelmiştir. Servikste incelme devam ederken bir   
yandan da açılma başlar. Dördüncü resimde 3-4 santimetre   
olan açıklık kasılmaların etksisi sonucu bebeğin başının   
baskısıyla beşinci resimde 8-9 santimetreye ulaşmıştır.   
Bundan sonraki aşamada ise bebeğin kafasının en geniş çapı   
ile aynı uzunluğa ulaşır. Tam açıklık olarak   
adlandırılan bu durum yaklaşık 10 santimetreye denk gelir.        
Açıklık 3-4 santimetre oluncaya kadar geçen süre doğumun   
birinci evresinin latent fazı olarak adlandırılır ve bu   
aşamada ağrıların sıklığı ve şiddeti çok fazla   
değildir. Daha sonra ise aktif faz başlar ve kasılmaların hem   
sıklığı hem de şiddeti giderek artar.        
Rahim ağzı incelip açılırken bebeğin başı da yavaş   
yavaş aşağıya doğru inmeye başlar.Bu iniş sırasında her iki yandaki kemik çıkıntılara   
ulaşıldığında bebek sıfır pozisyonunda olarak tarif   
edilir. Bebeğin başının 0 noktasına ulaşması angaje   
olduğu yani doğum kanalına girdiğini belirler.        
Doğumu etkileyen önemli noktalardan birisi de bebeğin   
başının doğum kanalındaki duruşudur. Normalde bebeğin   
çenesi göğsüne dayalı durumdadır. Buna fleksiyon adı   
verilir. Doğum kanalından geçtikten sonra bebeğin kafası   
vajina çıkışına ulaştığında bebek çenesine dayalı olan   
göğsünü ye doğru atarak yani defleksiyon yaparak doğar.   
Bu işi becerebilmesi için en ideal pozisyon yüzü annenin   
arkasına bakar durumda doğum kanalına girmesidir. Böyle bir   
durumda kafasının arkasında yer alan occiput adlı kemik   
annenin önünde olacak ve bebek kafasını defleksiyona   
getirerek kolaylıkla vajinadan çıkabilecektir. Occiptun arkada   
olması yani bebeğin yüzünün annenin önüne bakması   
durumunda ise bebek doğabilmek için çenesini daha çok   
göğsüne yaklaştırmak zorunda kalacaktır. Zaten fleksiyonda   
olması nedeni ile böyle bir durumda doğum çok zor   
olabilecektir.Annenin vajeninden bakıldığında doğum anıunda bebeğin   
başının ideal duruşu yukarıdaki resimde görülmektedir.   
Burada alın annenin arkasında occiput kemiği ise önündedir.   
Bebek kafasını arkaya doğru atarak yani defleksiyon yaparak   
kolayca doğar. Alttaki resim incelendiğinde olayı anlamak   
biraz daha kolay olabilir.Bebeğin buradan çıkmak için   
başını arkaya doğru kaldırması gereklidir. Başka türlü   
çıkması çok zordur.                
Bebek angaje olurken genellikle kafası ön arka pozisyonda   
değil yan şekilde doğum kanalına girer. Eylem ilerlerken ve   
bebek aşağıya doğru inerken kafasını da çevirir ve occiput   
kemiği annenin önüne ya da arkasına gelir.           
        Angaje olduğunda kafanın   
        vajinadan görünüşü       
        Doğum anında kafanın   
        duruşu   
   Bebeğin doğum eylemi sırasında yaptığı bu hareketler   
eylemde bebeğin kardinal hareketleri olarak adlandırılır.           
Kaynak: Dr.Alper Mumcu           Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu    Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir?  Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz.    Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
  25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.      |