Telefon Birincisini duplex (çift taraflı haberleşme)
tekniğiyle yani her iki yönden birden mesaj göndermek yoluyla sağladılar. Bu
güzel icat iki kişinin eseri oldu: Wheatstone (1852) ve Amerikalı Stearns
(1868). Ünlü Thomas Edison da bunu 1871'de guadruplex sistem haline soktu.
İkinci sorun için ilk çözüm bulan İngiliz Davit Hughes (1831-1900)
oldu.1855'te alfabenin harflerine karşılık olan bir klavye teklif etti. Ama yine
de en köklü çözüm yolunu basit bir telgraf teknisyeni olan Fransız Emile Baudot
(1845-1903) gösterdi. 1874'te karma bir yol Hughes ile şirketinin kullandığı
Morse makinelerinin birleştirilmesini teklif etti. Ve bunu gerçekleştirmeyi
başardı. Böylece yazılı bir telgraf meydana getirmekle kalmadı, birkaç mesajı
(5-6 taneyi) birden gönderme imkânını da sağlamış oldu. Açıkgöz bir adam
olan Baudot, icadının beratını almaya ve makinesini P.T.T.'ye kabul ettirmeyi
başardı. Bunun kendisine paraca bir tatmin sağladığı söylenemezse de adının
Morse'unki gibi gelecek kuşaklara bir cins isim olarak kaldığını görmek
kıvancına erişti. Telefon Baudot'nun ilk denenmesi sırasında icat
edildi.Bu icadın da uzun bir geçmişi olmuştur. İlkini, sicimi: telefonu
(Hooke) bir yana bırakalım; 1782'de sesleri 800 m. uzağa götürmeyi deneyen Papaz
Dom Gauthey'i de anıp geçtikten sonra, bu alanda ciddi ilk çalışmayı yapmış olan
Amerikalı Charles Page'a (1812-1873) gelelim. Page yumuşak demir parçacıklarını
hızla mıknatıslamak ve mıknatıslığını gidermek yoluyla sesleri almayı
başarmıştı. Meslektaşı Cenevreli fizikçi Auguste de la Rive (1801-1873) bunu
geliştirdi ve işi, telefonun gerçek ön-icatçısı olarak sayacağımız Alman fizikçi
Philipp Reiss (1801-1873) ele aldı . Reiss makinesi sesin titrediği bir
zardı ve bu titremeler elektrik devresini kapatmaktaydı. Reiss,
uluslararası üne sahip bir bilgin değildi. Öyle ki, çalışmaları kendini aynı
çalışmalara vermiş olan Amerikalı profesörün kulağına rastlantıyla çalındı. Bu
bir diksiyon profesörünün oğlu olup 3 Mart 1847'de Edinburg'da doğan Graham Bell
idi. Kendisi de babası gibi fonetikle konuşma mekanizması ve sağır dilsizlerle
ilgilenmişti. Bu alandaki incelemeleri sırasında Holmholtz'un İşitme Duyusu
Açısından Müziğin Fizyolojik Teorisi (1863) adlı eserinden, elektromıknatısın
etkilediği bir diyapazon aracılığıyla nasıl sesler elde edilebileceği hakkında
fikir edinmiş ve elektrik konusunda incelemeler yapmaya başlamıştı.
1872'de A.B.D.'ye göç eden ve Boston Üniversitesine ses fizyolojisi
profesörü olarak atanan Bell, sağırlarla ilgili projelerini bir yana atmış
değildi; hatta bir sağır kadınla evlenmişti. O kadar ki, 1875'te bir telgraf
maniplesi aracılığıyla bir diyapazonu onlar için titreştirmişti. Günün birinde
diyapazonun yerine mıknatıslı maden parçaları kullandı ve bunlardan birinin kuru
bir ses çıkararak elektromıknatısa gidip yapıştığını gözlemledi. Ani bir
esinlemeyle irkildi. Maden parçacıklarının yerine bir zar yerleştirdi ve zarı
titreşimlerine göre direnci değişen bir elektrik devresine bağladı. Sonra telin
öbür ucunda çalışmakta olan asistanına seslendi: Bay Watson, gelin! size
ihtiyacım var. Watson şaşkın ve ürkek bir tavırla koşup geldi: Patronunun
sesini telefondan duymuştu. Bu olay 10 Mart 1876'da olmuştu. O zamanlar
ilim adamları bu icadı Amerika'nın en olağanüstü buluşu olarak
nitelemekteydiler, ama o haliyle çok olduğu da bir gerçekti. Bir elektrik
jeneratörüyle çalışmıyordu. Elektrik akımını yaratan, vericideki manyetik alanın
değişimleriydi ve bu telden geçerek alıcıdaki elektromıknatısı harekete
getiriyordu. Bu durumda 10-12 metreyi aşamazdı. Aygıtı ilk geliştiren Edison
oldu (1876). Vericiye bir pil bağlayarak gücünü artırdı. 1878' de Hugnes
mikrofon'u icat etti ve böylece zarların titreşimleri sonucu elde edilen sesleri
büyük oranda yükseltmek mümkün oldu.Böylesine olağanüstü bir buluş,
sözgelişi, New York'ta iken Boston'daki arkadaşının sesini duymak görülmemiş bir
heyecan yarattı; olaylara, kıskançlıklara, kinlere ve davalara konu oldu. ilk
davayı açan Amerikalı değerli teknisyen Elisha Gray (1835-1901) idi. içine
kapanık bir araştırmacı olan Gray telefonu Graham Bell'le aynı zamanda bulmuş,
ama ne yazık ki beratını ondan iki saat sonra istemişti. Bu 120 dakikalık
gecikme mahkemelerin, haklarını reddetmesi için yetti. Graham Bell'in, icadını
telgraf şirketi Western Union'a teklif edip (1877) reddedilmesinden sonra
kurulan Bell Telephone Şirketi aleyhine; sözde başka mucitler, geliştiriciler ve
rakipler tarafından bir yığın davalar açılmaya başlanmış, bir yandan da berat
meseleleri çevresinde tatsız didişmeler ve açgözlü çekişmeler almış yürümüştü.
Bütün davalar art arda gerçek mucidin lehine sona ermekteydi. Telefon da
bir yandan durmadan yayılmakta, teller şehirlerden şehirlere uzanmaktaydı. 1880
yılında Amerika'nın 35 eyaleti telefon santralına kavuşmuş ve 70.000 abone
kaydetmişti. Bell 4 Ağustos 1922'de Halifax'da öldüğünde A.B.D. ve Kanada'daki
17 milyon abonelik şebekede ulaşım bir dakika durduruldu. 1876'da
telefonun icadı bunca hayranlık dolu bir şaşkınlık yarattıktan sonra fonografın
etkisi ne oldu, bir gözünüzün önüne getirin. Oysa bu konu da ani olarak patlak
vermemiş, çalışmalar az çok kulaktan kulağa duyulmuştu. Bilim adamları uzunca
bir süreden beri uğraşmaktaydılar; hatta 1857'de yarı yola varmışlardı bile. O
yıl mütevazı bir basın musahhihi olan Fransız Edouard-Leon Scott (1817-1879),
gerçek bir kaydedici fonograf imal etti. Bu, altında bir silindirin döndüğü
madeni bir sivri uç ve buna bağlı bir zardan oluşmuştu. Bu zarın önünde
konuşulunca ya da şarkı söylenince sesler sivri madeni uç aracılığıyla
silindirin üzerinde titreşimli izlet bırakıyordu. Bu kaydetmenin
tersinin olabileceği yani sivri ucu bu izlerden bir daha geçirmek yoluyla söz ya
da müziği yeniden meydana getirmek bambaşka bir alandı elbet. Ve kolay kolay
kimsenin aklına gelecek şey de değildi. Bunu ilk düşünen Charles Cros
(1842-1888) adında bir Fransız oldu. Cros şair, mizahçı, hem de bilim adamıydı.
Bir yandan şiirler yazıyor, bir yandan da teorik olarak renkli fotoğraf,
gezegenlerarası ulaşım ve fonograf tasarlıyordu. Tasarıları gerçekleşti ve
1877'de Bilimler Akademisine, paleophone adını verdiği gerçekte bir fonograf
olan bir aletin planını sundu. Edison'un bu çalışmadan haberi oldu mu?
Yoksa yalnızca bir rastlantı sonucu olarak mı bilmiyoruz; tıpatıp aynı ilkelere
dayanan makinesi için berat istedi. Edison'u bu makinenin önünde çocukça bir
şarkı olan Mary had a little lamb -Mary'nin minik bir kuzusu var şarkısını
söylerken görenler, makinenin az sonra hımhım bir sesle bunu tekrarladığını
duydular. 1878'in fonografı bir oyuncaktı, ama inanılmaz bir gelişme
gösterdi ve günümüzün elektrofon ve mikrosiyon plaklarına bir yığın yeni buluş
ve icatlara yol açtı...
Siyaset, Bilim Ve Tarih Bilinci (Doğan Özlem )The Benefits Of TreesEnerji TasarrufuAlternatif Ucuz Enerji KaynaklarıErozyonun Tanımı Ve ÇeşitleriDünyamızın HareketleriDoğalgazDeve KuşlarıTeknolojik CellatlarımızKüresel IsınmaÇimento İşkolu Ve SorunlarıAtmosferin Başlıca Gaz KirleticileriNükleer EnerjiYapay KristallerHyrogen Fuel The Fuel Of FutureKentiçi Ulaşımı Ve Çevre SorunlarıPrcı HakkındaÇevre Kirliliği Ve SonuçlarıSivil SavunmaUluslararası Hukuk Ve Çevre Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir? Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz. Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım? Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.
25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz. |