[juger]

Sevgili kuzeygüney çok güzel bir noktaya değinmiş. Rahmetli Vehbi Koç'a başarının sırrını sorduklarında: "Denge ve ölçü." demiş. Ne fazla çalışmak, ne fazla yıpranmak, ne fazla uyumak ne az yemek ne başka bir şey. Yaptığınız her işte dengeyi sağlar, ölçüyü tutturursanız; hayatınızda her alanda başarı kendiliğinden gelir. İşte her şey aslında bu kadar kolay.

[juger]

imgelemeyi herkes bilir. gözlerini kapat ve hayal et. istediğin şeyleri zihninde canlandır. mesela bir villada mı oturmak istiyorsun? o villada o an oturduğunu hayal et. ama en ince ayrıntısına kadar hayal et. bu bilinçaltına imgelemenin daha gerçekçi olduğu mesajını yollar.

olumlama: içsel seslerimiz bazen olumludur bazen olumsuzdur. bu çekirdek inançlarımızla ilgili. olumsuz bir kalıp "ben yapamam" "ben iş hayatında başarısızım." ya da "ben beceriksizim" gibi. içsel sesleriniz ne diyorsa siz o kadarsınızdır. ama bunu değiştirmenin yolu var. bu da olumlama. olumsuz olan tüm içsel seslerinizi olumluya çevirin. ben iş hayatında başarısızım yerine "ben iş hayatında başarılıyım" ya da ben beceriksizim yerine "ben becerikliyim" gibi olumlu hale çevirin. olumlama yaparken seçtiğiniz her kelime olumlu olsun. mesela "nefret duygularımdan arınıyorum" yerine "huzura kavuşuyorum" daha iyidir. unutmayın ki kelimelerin de enerjileri vardır. siz nefreti düşünür, söylerseniz ona enerji verirsiniz. siz huzura odaklanın. borçlarım bitiyor değil, para bana her yoldan geliyor deyin. sürekli iyi şeylere odaklanın. seçtiğiniz kelimeler ve oluşturduğunuz cümlenin anlamı tamamen olumlu olmalı.


mektup yazmak çok kolay. imgeleme ve olumlamaları bol bol kullanarak basit, kısa ve net içerikli bir mektup yazın. eğer isteğiniz bir villa ise; ben bir villa istiyorum diye başlayın. evi hayalinizde dayayın döşeyin. yaratıcı olun. imgeleme ve olumlamalardan bol bol yararlanın. ama dikkat etmeniz gereken bir nokta var; tüm bunları yazarken bunlar zaten varmış gibi düşünün, öyle imgeleyin. sonra yazdığınız mektubu katlayıp bir kenara koyun ve o mektubu unutun. yazdıklarınız ve imgeledikleriniz birer enerjiye dönüştü ve kuantum noktasında yerini buldu. bunları yaparken ne kadar inandıysanız, gerçekleşme ihtimali o kadar artar. burada dikkat edilmesi gereken nokta; mektubu yazıp bitirdikten sonra onu unutmaktır. enerjiyi serbest bırakın ki, gideceği yeri bulsun. siz sürekli bunu düşünür, aklınıza getirirseniz enerjiyi bloke edersiniz ve yönünü şaşırır. hayal et, imgele, yarat, olumla, inan ve unut. bu kadar basit.

BOL ŞANSLAR :)

[güven87]

juger Nickli Üyeden Alıntı

imgelemeyi herkes bilir. gözlerini kapat ve hayal et. istediğin şeyleri zihninde canlandır. mesela bir villada mı oturmak istiyorsun? o villada o an oturduğunu hayal et. ama en ince ayrıntısına kadar hayal et. bu bilinçaltına imgelemenin daha gerçekçi olduğu mesajını yollar.

olumlama: içsel seslerimiz bazen olumludur bazen olumsuzdur. bu çekirdek inançlarımızla ilgili. olumsuz bir kalıp "ben yapamam" "ben iş hayatında başarısızım." ya da "ben beceriksizim" gibi. içsel sesleriniz ne diyorsa siz o kadarsınızdır. ama bunu değiştirmenin yolu var. bu da olumlama. olumsuz olan tüm içsel seslerinizi olumluya çevirin. ben iş hayatında başarısızım yerine "ben iş hayatında başarılıyım" ya da ben beceriksizim yerine "ben becerikliyim" gibi olumlu hale çevirin. olumlama yaparken seçtiğiniz her kelime olumlu olsun. mesela "nefret duygularımdan arınıyorum" yerine "huzura kavuşuyorum" daha iyidir. unutmayın ki kelimelerin de enerjileri vardır. siz nefreti düşünür, söylerseniz ona enerji verirsiniz. siz huzura odaklanın. borçlarım bitiyor değil, para bana her yoldan geliyor deyin. sürekli iyi şeylere odaklanın. seçtiğiniz kelimeler ve oluşturduğunuz cümlenin anlamı tamamen olumlu olmalı.


mektup yazmak çok kolay. imgeleme ve olumlamaları bol bol kullanarak basit, kısa ve net içerikli bir mektup yazın. eğer isteğiniz bir villa ise; ben bir villa istiyorum diye başlayın. evi hayalinizde dayayın döşeyin. yaratıcı olun. imgeleme ve olumlamalardan bol bol yararlanın. ama dikkat etmeniz gereken bir nokta var; tüm bunları yazarken bunlar zaten varmış gibi düşünün, öyle imgeleyin. sonra yazdığınız mektubu katlayıp bir kenara koyun ve o mektubu unutun. yazdıklarınız ve imgeledikleriniz birer enerjiye dönüştü ve kuantum noktasında yerini buldu. bunları yaparken ne kadar inandıysanız, gerçekleşme ihtimali o kadar artar. burada dikkat edilmesi gereken nokta; mektubu yazıp bitirdikten sonra onu unutmaktır. enerjiyi serbest bırakın ki, gideceği yeri bulsun. siz sürekli bunu düşünür, aklınıza getirirseniz enerjiyi bloke edersiniz ve yönünü şaşırır. hayal et, imgele, yarat, olumla, inan ve unut. bu kadar basit.

BOL ŞANSLAR :)

Merhaba Juger bu arada adaşız :)

Mektup olayını çok güzel izah etmişsin. Fakat mektup konusunu açan arkadaşımız yazdığımız mektubun 21 gün süre ile okunmasını ifade etmiş..
Bu konuya bir açıklık getirelim mi ?

Sevgilerimle

[juger]

che1987 Nickli Üyeden Alıntı

Merhaba Juger bu arada adaşız :)

Mektup olayını çok güzel izah etmişsin. Fakat mektup konusunu açan arkadaşımız yazdığımız mektubun 21 gün süre ile okunmasını ifade etmiş..
Bu konuya bir açıklık getirelim mi ?

Sevgilerimle

Aslında bu da doğru. Ama 21 gün kuralı daha çok bilinçaltı ile ilgili konularda yapılır. Yani olumlamalar, telkinler gibi konularda. İnsanın doğası gereği, başkalığa alışma süreci 20 gündür ve 21. gün artık sen o başkalaşım ile iç içe geçmişsindir (tabii herkeste 21 gün değil bu kişiden kişiye değişir. 21 gün süresi ortalama bir süredir) Bedensel, zihinsel ve ruhsal olarak bu değişimi tamamen kabul etmişsindir. Ama dediğim gibi bu olumlamalar telkinler vs. geçerli. Mektup olayına gelince; o bir niyettir. Niyet ise en içten, yani kalpten gelen bir dilek ile evrene mesaj yollamaktır. Bir kere niyet edersin, sonra unutursun. İsteyenler mektubu 21 gün tekrar edebilir, öyle daha etkili olacağına inanıyorlar ise yapsınlar.

Benim naçizane tavsiyem, niyet edip unutmaktır. Herkesin en yüksek hayrına olsun :)

[güven87]

juger Nickli Üyeden Alıntı

Aslında bu da doğru. Ama 21 gün kuralı daha çok bilinçaltı ile ilgili konularda yapılır. Yani olumlamalar, telkinler gibi konularda. İnsanın doğası gereği, başkalığa alışma süreci 20 gündür ve 21. gün artık sen o başkalaşım ile iç içe geçmişsindir (tabii herkeste 21 gün değil bu kişiden kişiye değişir. 21 gün süresi ortalama bir süredir) Bedensel, zihinsel ve ruhsal olarak bu değişimi tamamen kabul etmişsindir. Ama dediğim gibi bu olumlamalar telkinler vs. geçerli. Mektup olayına gelince; o bir niyettir. Niyet ise en içten, yani kalpten gelen bir dilek ile evrene mesaj yollamaktır. Bir kere niyet edersin, sonra unutursun. İsteyenler mektubu 21 gün tekrar edebilir, öyle daha etkili olacağına inanıyorlar ise yapsınlar.

Benim naçizane tavsiyem, niyet edip unutmaktır. Herkesin en yüksek hayrına olsun :)

Merhaba ;
Açıklayıcı cevabın için teşekkür ederim..
Benim bildiğimde niyetler yapılır ve unutulur

Sevgilerimle

[kutayhun]

juger Nickli Üyeden Alıntı

imgelemeyi herkes bilir. gözlerini kapat ve hayal et. istediğin şeyleri zihninde canlandır. mesela bir villada mı oturmak istiyorsun? o villada o an oturduğunu hayal et. ama en ince ayrıntısına kadar hayal et. bu bilinçaltına imgelemenin daha gerçekçi olduğu mesajını yollar.

olumlama: içsel seslerimiz bazen olumludur bazen olumsuzdur. bu çekirdek inançlarımızla ilgili. olumsuz bir kalıp "ben yapamam" "ben iş hayatında başarısızım." ya da "ben beceriksizim" gibi. içsel sesleriniz ne diyorsa siz o kadarsınızdır. ama bunu değiştirmenin yolu var. bu da olumlama. olumsuz olan tüm içsel seslerinizi olumluya çevirin. ben iş hayatında başarısızım yerine "ben iş hayatında başarılıyım" ya da ben beceriksizim yerine "ben becerikliyim" gibi olumlu hale çevirin. olumlama yaparken seçtiğiniz her kelime olumlu olsun. mesela "nefret duygularımdan arınıyorum" yerine "huzura kavuşuyorum" daha iyidir. unutmayın ki kelimelerin de enerjileri vardır. siz nefreti düşünür, söylerseniz ona enerji verirsiniz. siz huzura odaklanın. borçlarım bitiyor değil, para bana her yoldan geliyor deyin. sürekli iyi şeylere odaklanın. seçtiğiniz kelimeler ve oluşturduğunuz cümlenin anlamı tamamen olumlu olmalı.


mektup yazmak çok kolay. imgeleme ve olumlamaları bol bol kullanarak basit, kısa ve net içerikli bir mektup yazın. eğer isteğiniz bir villa ise; ben bir villa istiyorum diye başlayın. evi hayalinizde dayayın döşeyin. yaratıcı olun. imgeleme ve olumlamalardan bol bol yararlanın. ama dikkat etmeniz gereken bir nokta var; tüm bunları yazarken bunlar zaten varmış gibi düşünün, öyle imgeleyin. sonra yazdığınız mektubu katlayıp bir kenara koyun ve o mektubu unutun. yazdıklarınız ve imgeledikleriniz birer enerjiye dönüştü ve kuantum noktasında yerini buldu. bunları yaparken ne kadar inandıysanız, gerçekleşme ihtimali o kadar artar. burada dikkat edilmesi gereken nokta; mektubu yazıp bitirdikten sonra onu unutmaktır. enerjiyi serbest bırakın ki, gideceği yeri bulsun. siz sürekli bunu düşünür, aklınıza getirirseniz enerjiyi bloke edersiniz ve yönünü şaşırır. hayal et, imgele, yarat, olumla, inan ve unut. bu kadar basit.

BOL ŞANSLAR :)

peki juger yukarıdaki yazdığın şeyler hayırlı mıdır.. bunun bir garantisi var mıdır.. yoksa direk villa istiyorum ama hayırlısı olsun demek gerekmez mi?

:)

khkh5 6

[juger]

kutayhun Nickli Üyeden Alıntı

peki juger yukarıdaki yazdığın şeyler hayırlı mıdır.. bunun bir garantisi var mıdır.. yoksa direk villa istiyorum ama hayırlısı olsun demek gerekmez mi?

:)

khkh5 6

kutayhun yazını yeni gördüm. bu hayırlı mı hayırsız mı diye düşünme, sen burada evrenin bolluk-bereketinden faydalanıyorsun. e bolluk-bereket de hayırsız bir iş olacak değil ya :D hayırsız iş yalan dolan, hırsızlık, yolsuzluk, iftira gibi işlerde olur. sen doğru yolunda gittiğin sürece yaptığın iş hayırlıdır. kimsenin hakkına göz koymuyorsun. evrende her şeyden bol bol var. teklik yasasını unutma, her şey bir. sende evrenin bir parçasının, bende. inancımız, görüşümüz ne olursa olsun, aynı yerden geldiğimizi ve aynı yere gittiğimizi çok iyi bil. ayrıca bolluk-bereketi sadece para olarak, ya da bir villa olarak görme. ha şöyle bir şey var; para senin için değerli olsun. ama bir a4 kağıdı da senin için değerli olsun. paraya takılma. ya da ne biliyim bir altını, bir taştan değerli görme. ikisine de aynı değeri ver. yürüyebiliyorsan, görebiliyorsan, duyabiliyorsan, hissedebiliyorsan, aklın varsa zaten zenginsindir. geriye sadece istemen kalıyor.

Ne kadar inanabilirim, ne garantisi var diyorsan; o da senin inancına kalıyor. Ben naçizane tavsiyemi belirtiyorum, top artık sende. Bol şanslar :)

[kutayhun]

juger Nickli Üyeden Alıntı

kutayhun yazını yeni gördüm. bu hayırlı mı hayırsız mı diye düşünme, sen burada evrenin bolluk-bereketinden faydalanıyorsun. e bolluk-bereket de hayırsız bir iş olacak değil ya :D hayırsız iş yalan dolan, hırsızlık, yolsuzluk, iftira gibi işlerde olur. sen doğru yolunda gittiğin sürece yaptığın iş hayırlıdır. kimsenin hakkına göz koymuyorsun. evrende her şeyden bol bol var. teklik yasasını unutma, her şey bir. sende evrenin bir parçasının, bende. inancımız, görüşümüz ne olursa olsun, aynı yerden geldiğimizi ve aynı yere gittiğimizi çok iyi bil. ayrıca bolluk-bereketi sadece para olarak, ya da bir villa olarak görme. ha şöyle bir şey var; para senin için değerli olsun. ama bir a4 kağıdı da senin için değerli olsun. paraya takılma. ya da ne biliyim bir altını, bir taştan değerli görme. ikisine de aynı değeri ver. yürüyebiliyorsan, görebiliyorsan, duyabiliyorsan, hissedebiliyorsan, aklın varsa zaten zenginsindir. geriye sadece istemen kalıyor.

Ne kadar inanabilirim, ne garantisi var diyorsan; o da senin inancına kalıyor. Ben naçizane tavsiyemi belirtiyorum, top artık sende. Bol şanslar :)

hayırlısı olsun teşekkür ederim çok bilgilendirici olmuş, güzel yorumlarını her zaman bekliyoruz...

[kutayhun]

kızlar bana bayılıyor.... :) hepsi bana hasta


gu itarguit ar gu itar

olumlamanın imgelemenin kralını yaptım....

[azraist_24]

Hayırlısını isteyelim bakalm