![]() |
ayrılık sevdaya dahil attila ilhan'ın güzel bir şiiri. hele bir de sözleri sizin için ayrı bir anlam ifade ediyorsa ve zuhal olcay'ın yorumundan dinleniyorsa, tekrar tekrar dinlenip derin iç çekmenizle son bulan bi şarkı ayrıca.. ayrılık sevdaya dahil ------------------------- açılmış sarmaşık gülleri kokularıyla baygın en görkemli saatinde yıldız alacasının gizli bir yılan gibi yuvalanmış içimde keder uzak bir telefonda ağlayan yağmurlu genç kadın rüzgâr uzak karanlıklara sürmüş yıldızları mor kıvılcımlar geçiyor dağınık yalnızlığımdan onu çok arıyorum onu çok arıyorum heryerinde vücudumun ağır yanık sızıları ay ışığına batmış karabiber ağaçları gümüş tozu gecenin ırmağında yüzüyor zambaklar yaseminler unutulmuş tedirgin gülümser çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var çünkü ayrılık da sevdâya dahil çünkü ayrılanlar hâlâ sevgili şiirin tamamı için: bkz. http://www.antoloji.com/...) tüyler ürpertici, tüy dibi gıcıklayıcı şiir. vedat sakman'ın bestesiyle olağanüstü olan şiir. hem kendi seslendirmiştir, hem de zuhal olcay. her iki versiyonu da mükemmeldir. üç yıl önce oyun atölyesi'nin bahçesinde, siyah beyaz bir dinleti performasının bir provası sonrası zuhal'le kahve içerken şarkı haline getirilmiş formunu dinlediğim manzum metin. mahler dinleyen birine uygun olmayabilir, ama yine de söylemek istiyorum dedi, ben de onu kırmadım, dinledim. hayır, benim ne düşündüğüm, şarkıyı dinlerken ağladım mı filan, bunlar önemli değil, zuhal'in ne düşündüğünü merak ediyorum bu manzum için. ayrılıklar sevdaya dahil çünkü ayrılanlar hala sevgili... aşkı yaşamayı bilmiyor muyuz biz? yoksa fast-food misali aşkı tüketiyor muyuz? yoksa biz kendimizi mi tüketiyoruz? yaşadıklarımızı bir anda unutmak, unutmaya çabalamak için niçin bu kadar istekli oluyoruz. yoksa kendimizden başka kimseyi umursamak istemiyor muyuz? yalnızlığımızı bile sevdaya dahil etmektense, gidenin arkasından hiç bir şey yaşamamışçasına bu kadar öfkeleniyoruz. aşkı, onu, yaşanılanları tüketmek için uğraşırken kendimizi tükettiğimizi görmüyor muyuz? çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var öyle vahşi bir tad ki dayanılır gibi değil .. ayrılma evresinde teselli amaçlı kullanılan lakin tahrip gücü yüksek attila ilhan şiiri. vedat sakman tarafından bestelenmiş ve zuhal olcay tarafından ihanet albümünde seslendirilmiştir. ne yazık ki büyük şairin bazı rivayetlere göre bu şarkıyı beyenmediğini söylemiştir. ... ne yanına dönsen bir yerin kesilir fena kan kaybedersin kapını bir çalan olmadı mı hele elini bir tutan bilekleri bembeyaz kuğu boynu parmakları uzun ve ince sımsıcak bakışları suç ortağı kaçamak gülüşleri gizlice yalnızların en büyük sorunu tek başına özgürlük ne işe yarayacak bir türlü çözemedikleri bu ölü bir gezegenin soğuk tenhalığına benzemesin diye özgürlük mutlaka paylaşılacak suç ortağı bir sevgiliyle en güzelini söylemiş, en basitini.. suç ortağı arıyoruz günahlarımıza... ayrılık sevdaya dahil açılmış sarmaşık gülleri kokularıyla baygın en görkemli saatinde yıldız alacasının gizli bir yılan gibi yuvarlanmış içimde kader uzak bir telefonda ağlayan yağmurlu genç kadın rüzgar uzak karanlıklara sürmüş yıldızları mor kıvılcımlar geçiyor dağınık yalnızlığımdan onu çok arıyorum onu çok arıyorum heryerimde vücudumun ağır yanık sızıları bir yerlere yıldırım düşüyorum ayrılığımızı hisettiğim an demirler eriyor hırsımdan ay ışığına batmış karabiber ağaçları gümüş tozu gecenin ırmağında yüzüyor zambaklar yaseminler unutulmuş tedirgin gülümser çünkü ayrılık da sevdaya dahil çünkü ayrılanlar hala sevgili hiç bir anı tek başına yaşayamazlar her an ötekisiyle birlikte herşey onunla ilgili telaşlı karanlıkta yumuşak yarasalar gittikçe genişliyen yakılmış ot kokusu yıldızlar inanılmıyacak bir irilikte yansımalar tutmuş bütün sahili çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var öyle vahşi bir tad ki dayanılır gibi değil çünkü ayrılıklar da sevdaya dahil çünkü ayrılanlar hala sevgili yanlızlık hızla alçalan bulutlar karanlık bir ağırlık hava ağır toprak ağır yaprak ağır su tozları yağıyor üstümüze özgürlüğümüz yoksa yalnızlığımız mıdır eflatuna çalar puslu lacivert bir sis kuşattı ormanı karanlık çöktü denize yanlızlık çakmak taşı gibi sert elmas gibi keskin ne yanına dönsen bir yerin kesilir fena kan kaybedersin kapını bir çalan olmadı mı hele elini bir tutan bilekleri bembeyaz kuğu boynu parmakları uzun ve ince sımsıcak bakışları suç ortağı kaçamak gülüşleri gizlice yalnızların en büyük sorunu tek başına özgürlük ne işe yarayacak bir türlü çözemedikleri bu ölü bir gezegenin soğuk tenhalığına benzemesin diye özgürlük mutlaka paylaşılacak suç ortağı bir sevgiliyle sanmıştık ki ikimiz yeryüzünde ancak birbirimiz için varız ikimiz sanmıştık ki tek kişilik bir yalnızlığa bile rahatça sığarız hiç yanılmamışız her an düşüp düşüp kristal bir bardak gibi tuz parça kırılsak da hala içimizde o yanardağ ağzı hala kıpkızıl gülümseyen sanki ateşten bir tebessüm zehir zemberek aşkımız atilla ilhan bana hep garip bir şekilde ataol behramoğlu'nun aşk iki kişiliktir şiirini anımsatan attila ilhan şiiri. ''ölümdür yaşanan tek başına, aşk, iki kişiliktir.'' çünkü. ve işte sonra ayrılığın da sevdaya dahil olduğu anlaşılır ve film kopar. ayrılık da sevdaya dahildir, yenilgi de, üzüntü de, tutku da. çünkü sevda aslında bunların toplamıdır. çünkü ayrılanlar hala sevgili diyerek son noktayı koymuş şiir. en güzel yeri sanmıştık ki ikimiz yeryüzünde ancak birbirimiz için varız ikimiz sanmıştık ki tek kişilik bir yalnızlığa bile rahatça sığarız attilâ ilhan şiir kitabı. kitap yanlış balladlar, ötekiler, serbest gazeller, o hangi zamandı, her yanlışa meraklı, ayrılık sevdâya dahil, o plâjda onsuz, şairin not defteri bölümlerinden oluşuyor. ayrıca kitapta aynı ismi taşıyan bölüm içerisinde ayrılık sevdâya dahil 1-2-3-4-5 şiirleri mevcut. Kaynak: İtüSözlük |
WEZ Format +3. Şuan Saat: 03:41 AM. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.