Kayıt ol Yardım Ajanda Arama Bugünki Mesajlar Forumları Okundu Kabul Et

Uyarılar

Kitaplar Kitap Önerileri

TEK ŞİŞMAN BEYNİNİZ/Düşünce Gücüyle Zayıflama

Kültür ve Sosyal Aktivite ve Kitaplar TEK ŞİŞMAN BEYNİNİZ/Düşünce Gücüyle Zayıflama Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız Ben fransiz kaldim daada...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Kitaplar telkin cd indir izle İstanbul Kitaplar nerededir kimdir Kitaplar çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Kitaplar hipnoz Kitaplar olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Kitaplar hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Kitaplar kuantum düşünce kitap haberi

TEK ŞİŞMAN BEYNİNİZ/Düşünce Gücüyle Zayıflama

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 25-03-2009, 01:03 AM   #1 (permalink)
Üsteğmen
 
yas_min - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 168
Tesekkür: 751
167 Mesajinıza toplam 1,141 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
yas_min is a splendid one to beholdyas_min is a splendid one to beholdyas_min is a splendid one to beholdyas_min is a splendid one to beholdyas_min is a splendid one to beholdyas_min is a splendid one to beholdyas_min is a splendid one to beholdyas_min is a splendid one to behold
Standart Cevap: TEK ŞİŞMAN BEYNİNİZ/Düşünce Gücüyle Zayıflama

Ben fransiz kaldim daada

 

 

Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın

Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu

Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir?

Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz.

Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım?

Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.

25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.

yas_min isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 30-03-2009, 08:25 PM   #2 (permalink)
Teğmen
 
Üyelik tarihi: Feb 2008
Mesajlar: 73
Tesekkür: 136
92 Mesajinıza toplam 618 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
sibel80 will become famous soon enoughsibel80 will become famous soon enough
Standart Cevap: TEK ŞİŞMAN BEYNİNİZ/Düşünce Gücüyle Zayıflama

Düşünce gücüyle zayıflama 2
Bir önceki postta bahsettiğim 232 sayfalık kitabı yaklaşık 3 saat içinde okudum. Çok fazla bir şey beklemiyordum aslında kitaptan sadece fikir vermesi açısından faydalı olabileceğini düşünmüştüm,öyle de oldu. Gel gör ki benim gibi konsantre olmak konusunda başarısız bir insan nasıl kitapta anlatılanları uygular bilmiyorum ama ben bunu deneyeceğim. Geelelim kitabın can alıcı noktalarına.

1- Kilo vermek istiyorsak zihnen, bedenen ve ruhen buna hazır olmalıyız.( ağlayarak yaptığımız diyetler, zorla yaptığımız koşular işe yaramaz.)

2- Tartıyı hayatımızdan çıkarıyoruz. ( Çünkü istediğimiz kiloyu tartıda gördüğümüz andan itibaren beyin yine kilo almaya programlanıyormuş)

3- Kilo verdikten sonra dolapta eskiye dair hiçbir şey kalmamalı. Nasıl olsa tekrar kilo alırız mantığıyla kıyafetleri atmamak niyetindeysek o zmn niye kendimize işkence edip kilo veriyoruz ki?

4- Büyük tabaklar yerine küçük tabaklarda yemek yiyerek beynimizi yanıltıyor ve önce gözümüzü doyuruyoruz.

5- Algımız her zaman zayıflıkta olmalı. Alışveriş yaparken şişmanlığımızı nasıl kapatacağımızı değil zayıfladığımızda ne giyeceğimizi düşünüyoruz.

6- Sevdiğimiz şeyleri yemek için kesinlikle bahanelere başvurmuyoruz. Çikolata yiyeceksekte bunu verdiğimiz 1-2 kiloya ÖDÜL olarak yemiyoruz. Zaten bize kilo aldıran bir şey ödül değil ancak ceza olabilir diye düşünüyoruz.

7- Kendimizi sürekli olarak zayıf hayal ediyoruz. Zayıfken ne giydik? ayna karşısında zayıf halimizle nasılız? insanların zayıf görüntümüze tepkileri neler? bunları düşünüyoruz.

8- Beynimize "çikolata istemiyorum, çikolata istemiyorum" diye komut verdiğimizde, zihnimizde çikolata kavramı canlanacak ve bunu gerçek sanacak hal böyle olunca bunu yapılması gereken bir komut olarak algılayacaktır. Bir başka deyişle çikolata istediğimiz halde çikolata istemiyorum diyerek beynimizi kandıramıyoruz.

9- Sürekli yemememiz gereken şeyleri zihinde hayal etmek en büyük yanlışlardan biri. Onun yerine faydalı yiyecekler hayal ediyoruz, zararlı şeyleri yesek bile yarısını yediğimizi düşünüyoruz. Yemekleri paylaştığımızı ayrıca koştuğumuzu, yüzdüğümüzü sıklıkla hayal ediyoruz.

10- İnsanların sizin kilolarınızla ilgili söylediği şeylere kulağınızı tıkıyorsunuz.

11- Yemekleri tatlarını ala ala, sindire sindire, yavaş yavaş yiyoruz. Lezzet için yemek yiyoruz ve midemizi tıka basa doldurmuyoruz.

12- Biz yemekleri beynimizin ihtiyacını karşılamak için değil bedenimizin ihtiyacını karşılamak için yediğimizde vücut depolama yapmaz, dolayısıyla kilo almayız. Bu sebeple zihnimizin istediğini değil bedenimizin istediğini yemeliyiz. Eğer şekerli bir şey istediğimizde bir kaç kuru üzümde bizi tatmin ediyorsa bu bedenimizin ihtiyacını karşıladık demektir ve bu kilo yapmaz.

13- Eğer beynimiz açsa dünyaları yesek doymayız bu da sürekli diyet yapmaktan, yasaklar koymaktan beynimizde kıtlık bilincinin oluşmasındanmış. Kıtlık bilincinden kurtulmak için zararlı yiyecekleri kendimize tamamen yasaklamıyoruz, en azından yarım yiyoruz, tıka basa midemizi doldurmuyoruz. Ve yazarın önerisi üç hafta boyunca ne yerseniz yiyin yarısını bırakıp 30 dak. sonra yiyin, bolluk bilinci için masanızda ufak sağlıklı atıştırmalıklar olsun diyor.
sibel80 isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 30-03-2009, 08:30 PM   #3 (permalink)
Teğmen
 
Üyelik tarihi: Feb 2008
Mesajlar: 73
Tesekkür: 136
92 Mesajinıza toplam 618 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
sibel80 will become famous soon enoughsibel80 will become famous soon enough
Standart Cevap: TEK ŞİŞMAN BEYNİNİZ/Düşünce Gücüyle Zayıflama

arkadaşlar aşağıya kopyalayacağım fikri anlayamadım bu sitede bu konuları bilinçaltı konularını çok iyi bilen arkadaşlarımız var görüşlerinizi bekliyorum........................................ ............................................ 2- Tartıyı hayatımızdan çıkarıyoruz. ( Çünkü istediğimiz kiloyu tartıda gördüğümüz andan itibaren beyin yine kilo almaya programlanıyormuş) alıntıdır.............................. neden beyin olmak istediğim kiloyu tartıda görünce kilo almaya odaklansın anlamıyorum.inşallah öyle değildir çünkü ben tartılmadan duramam.
sibel80 isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 03-04-2009, 09:59 AM   #4 (permalink)
Teğmen
 
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 42
Tesekkür: 634
43 Mesajinıza toplam 307 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
daada is an unknown quantity at this point
Standart Cevap: TEK ŞİŞMAN BEYNİNİZ/Düşünce Gücüyle Zayıflama

Kendimce cevaplamaya çalışayım kitabı okudum.Bu kitabta anlatılanları hayatına geçirip yaşayan daha önce başka bir forumda anlatan bir arkadaşımız vardı yeniden niki ile onun anlatıklarıyla bu kitapta anlatılanlar birebir örtüşüyor.O nun yazdıklarınıda buraya alıntılamak istiyorum bir sakıncası yoksa..Bana çok yardımcı olmuştu çünkü..

Tartı konusu şöyle düşünelim diyorum.Hayatları boyunca hiç diyet rejim yapmamış insanlar hep ideal kilolarında kalmış insanlardır.Peki bu insanlar hiç bizler gibi(kilo sorunu olanlar) sürekli tartıya çıkma ihtiyacı duyuyorlarmı.Tartı gödüklerinde tartıya çıkmadan önce ne kadar uzun zamandır tartılmadıklarını söylerler bizlere belki yıllar olmuştur ama tartıya çıkmadan ben 70 kiloyumdur derler mesela ve tartıya çıktıklarında aynı rakamı görüp hayrete düşürürler bizleri.
Geçenlerde tvde rastgele bir kanalda Mimin sekmana denk geldim.HAYAT PEŞİN ÇALIŞIR.Dedi.
Bence çok önemli bir söz biz hayata güvenmiyoruz önce bize versin biz sonra gerekli olan neyse onun bedelini öderiz düşüncesindeyiz.İdeal kilomuzda olmamızı istiyorsak fazla kilolarımızı alırken yaptıklarımızın tam tersini yapacağızki yani;Acıkınca karnımızı doyuracağız ve kilo alırken eğer doyduğumuzdan fazlasını yemeseydik yani vucudumuza gerektiğinden fazla yükleme yapmasaydık kilo alırmıydık kesinlikle HAYIR.Yerken hareketli olsaydık yediklerimizi fazlasıyla harcaydık kilolar depolanmayacaktı şimdi ne yapacağız .Sadece vucudumuzu dinleyeceğiz acıktığı zaman istediği besinlerle karnımızı doyuracağız tabi bu tıka basa doyurmak değil bunu zamanla öğreneceğiz zaten bide en kolay olan yürüyüşle destekleyeceğiz.Bedenimiz muhteşem yaratılmış bunun farkına varıp haksızlık yapmayacağız bu güzelim bedenimize.
Tartı konusu kitapta bazı insanları belirli bir kiloya geldikten sonra daha fazla kilo veremeyecekleri gibi bir takıntıları olduğu için önerilmiyor.mesela ben 70kg nun altına çok zor inerim gibi bir düşünceye sahibim onun için yazar tartılmayın diyor eğer tartıda 70kg yu görürsem bundan fazlasını veremeyeceğimi için vucudum ideal kilosuna düşmesi içn benimle birlikte gerekli çalışmayı yapmayacağını o kiloda kendini sabitleyebileceğinden bahsetmeye çalışıyor.

Yeniden nikli arkadaşımızın yazdıklarını alıntılıyorum..

Sevgimle.
__________________
O beni sevgisinden yarattı!
daada isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 03-04-2009, 10:08 AM   #5 (permalink)
Teğmen
 
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 42
Tesekkür: 634
43 Mesajinıza toplam 307 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
daada is an unknown quantity at this point
Post Cevap: TEK ŞİŞMAN BEYNİNİZ/Düşünce Gücüyle Zayıflama

Sevgili arkadaşlar,
28 yaşında bir bayanım.
Uykum kaçmıştı, sörf yapıyordum ve rastladım bu siteye...
Ne olur anlatacaklarımı iyi dinleyin eğer sokağa çıkmaktan utanıyorsanız kat kat yağlarınız yüzünden, bacaklarınız birbirine sürtünmekten pişik olduysa, kendi ailenizin yanında bile utana sıkıla yemek yiyorsanız, odanız gizlenmiş yemekler/suçluluklar/utançlar ama yine de hiç durmadan çatlarcasına yemeler cehennemine dönmüşşe, sırf pantolonlarınızın fermuarları kapanmıyor diye üstüne uzun,upuzun,çuval misali penyeler tişörtler giydiğiniz halde mağazaya gidip yeni bir pantolon almaya utanıyorsanız isteyeceğiniz bedenin haşmeti yüzünden, hiçbir işe yaramadığı halde karnınızı gün boyu içinize çekmekten müthiş gaz krampları yaşıyorsanız, sizden 10-15 yaş büyük adamlar/kadınlar size abla/teyze diye hitap ediyorsa, makyaj malzemesi alacakken bile utanıyorsanız “sanki makyaj yapsan ne olacak?” tarzı bakışlardan ve sırf bu yüzden makyaj bile yapmıyorsanız artık, bir erkeğe/kadına değil sahip olmayı ona bakmayı bile yasaklıyorsanız kendinize, dolabınızın gizli köşelerinde duran, bir ayin yapar gibi çıkarıp baktığınız, alırken “falancaya alıyorum” diye aldığınız küçük beden kıyafetler saklıyorsanız onları birgün giyeceğiniz umuduyla, siz şişmanken içinizde incecik bir kadın/adam yaşıyorsa ve kabullenmek istemiyorsa XXL olmayı, ve yiyorsanız bunlar başınıza her geldiğinde, tıkanıncaya, çatlayıncaya, midenizi değil her yönden aç kalmış ruhunuzu doyurmak isteğiyle yanarcasına yiyorsanız ama doymuyorsa içinizdeki o aç, o zavallı, o hor görülmüş, o gizli gizli ağlayan, o şişmanladıkça kırılganlaşan, ama sanki şişmanladıkça dayanma gücü de artacakmış gibi daha da itilen,dışlanan,paramparça edilen ruh, anlatacaklarımı iyi dinleyin, çünkü bunların hepsini, hepsinden fazlasını yaşadım ben...
Ama bitti, bitirdim... O günleri her anımsadığımda şu anki gibi gözlerim dolsa da, bitirdim artık. Ben tam 42 kilo zayıfladım arkadaşlar. Kolay mıydı? Hayır. Peki çok mu zordu? Yine hayır.
Gerçek anlamda zayıflamaya başladığım güne kadarki zamanı es geçiyorum, hepiniz bilirsiniz çünkü o malum pazartesiler vs, unutun bunları. Ben bir Çarşamba günü başladım zayıflamaya.Ama öncesi var.
21 mart 2005 gecesi: Internette malum sörflerimi yapıyorum bir elimde çikolatamla,google’da aramalar,anahtar cümlelerim hep aynı: diyet,rejim listeleri,kilo verdim,mucize diyet...Birden farkettim ki şu diyet,rejim sözcükleri sinirimi bozuyor.Okudukça kocaman kocaman ısırıyorum çikolatamı hırsla,sanki gelip onu benden alacak şu diyet denen şey,sanki bir canavar o.. Bunu farkedince “neden diyet ya?” dedim, “ben diyet yapmayacağım,ben zayıflayacağım”. Bilgisayarı kapattım. Yatağıma uzandım.Düşündükçe nefret ediyorum diyet,rejim sözcüklerinden,nefret ettikçe kaçıyorum,kaçtıkça kovalıyorlar beni,bir kbrit kutusu beyaz peynirler,ince bir dilim kızarmış ekmekler.. Normal zamanda pekala kabul edilebilecek bir dilim peynir,bir diyet listesinde yeralınca en iğrenç yiyecekten daha iğrenç görünüyor gözüme.Oysa diyet yapmasam?Yapmayacağım desem,diyet ve rejim sözcüklerini atıversem kafamdan, kimbilir? Böyle garip düşüncelerle uyuyakalıyorum.
22 mart Salı günü,kızarmış ekmek kokusuyla uyandım,annem mutfakta,her zamanki kahvaltı menümü hazırlamış,bir dilim kızarmış ekmek+1 salatalık+ 1 domates+ bir kibrit kutusu beyaz peynir.. Şişmanlar bilirler,ailenizdeki herkes bir diyet uzmanıdır,kendince bir diyet uygulatır size mutlaka.Akşamki düşünceler geldi aklıma.Gittim mutfağa “ben diyet falan yapmıyorum yeter artık böyle de mutluyum”dedim anneme.Sanki yıllardır uygulattığı sözümona diyet çok işe yaramış da ben hainlik etmişim gibi kızgın kızgın baktı bana ve “ne halin varsa gör”dedi. Birden o kızarmış ekmek mis gibi koktu bana:) oturdum karnımı doyurdum(kahvaltı sonrası gizli gizli başka şeyler yemek zorunda kalmayacağım için rahattım)ve geçtim tv karşısına.kumanda elimde,zap yapıyorum,ama aklım başka yerlerde,aklımda diyete dahil etmediğim an mis gibi kokan o kızarmış ekmek,kütür kütür tadını ala ala yediğim o salatalık var,peynir bile hiç bu kadar beyaz olmamış sanki..tıpkı annemin hiç bu kadar sinirli olmadığı gibi:)) halbuki bilse onun diyet kahvaltıları sonrası gizlice neler yediğimi,yaptığım bu “diyet olmayan kahvaltı” için gelip alnımdan öpecek:)) O 22 mart salısı bana birşeyler oldu işte,ya da ben bana,ben beynime birşeyler yaptım ve düşündüm durmadan.Düşündüm.Kendimle konuştum.
-Zayıflayabilirim.Neden olmasın ki?Yapacağım tek şey,yiyeceğim şeyleri bir diyetin veya rejimin değil,zayıflama isteğimin belirlemesi.
-Peki o istek yeterince güçlü mü bende?Hem de dağları devirecek kadar.
-E o halde,derdim ne ki benim?Derdim kendimi bağımlı ve mecbur hissetmem.
-Neye karşı?Bana dayatılanlara karşı,içinde diyet/rejim sözcüğü geçen bütün cümlelere karşı,bir kibrit kutusu beyazpeynirlere karşı
-Yani?Yanisi,beni en çok istediğim şeyi yapabilmekten alıkoyan şey,beni en çok istediğim şeye ulaştıracak yolun başka yerlerden geçtiğini zannetmem
_Peki nereden geçiyor ki o yol? Benden,kendimden,beynimden,herkesin bildiğinden değil benim bildiğimden.Çünkü bu beden benim.Onun ne istediğini benden daha iyi kim bilebilir,ne hissettiğini,neyin onu acıttığını,neyin cesaretlendirdiğini...
-Zayıflayabilirim o zaman.Evet,tabi ki,neden olmasın ki,neden?
Kendimle konuştum durdum bütün gün ve bütün gece.23 mart sabahı uyandığımda,ne bir diyete/rejime başlama kararı almıştım,ne de o gün pazartesiydi:)) basit bir çarşambaydı işte.Mutfağa gittim,bir portakalı,bir elmayı,bir armutu,bir salatalığı,bir avuç çileği(sanırım hormonluydular ama ne yapayım daha yeni çıkmışlardı ve kıpkırmızıydılar:))) blendıra attım,püre yaptım ve oturup yedim.Kendime sözüm vardı ama,bu bir diyet değildi.Değildi işte!!Sadece akşam yediğim makarna yüzünden doluydu midem ve canım sabah sabah o soğuk meyve püresini çekmişti.O püre yumuşak yumuşak mideme kayarken garip bir huzur duydum arkadaşlar.”Ben diyet yapmak için değil,mideme destek olmak için yapıyorum bu hafif kahvaltıyı”düşüncesine inanmıştım çünkü.
Arkadaşlarım sizlere hikayemi yazmaya devam edeceğim eğer kabul ederseniz,ama şimdi çok uykum geldi biraz uyuyayım.Görüşmek üzere,ne olur ne olur umutlu olun!



Sevgili arkadaşlarım, öncelikle hoşbuldum:) diyeyim ve devam etmeden önce sorularınızı cevaplayayım.
(aslında ona da geçmeden önce bir öneri arkadaşlar: Günlük tutun! Diyet/rejim günlüğü değil ama, sakın öyle saçma isimler vermeyin yazdıklarınıza)
Sevgili emekli, herşey hiç olmadığı kadar yolunda, olmalıydı çünkü yapabilirdim, niye bekleseydim ki?
Sevgili bormin, su anda (ve neredeyse 8 aydır) 51 kilodayım. Boyum 1.60 (aslında her 1.58-1.59 civarı olanlar gibi 60’a tamamlıyorum işte çaktırmayın:)), yola çıkarken 93 kiloydum.
Sevgili freestyle, artık zayıf olduğumu farkettiğimde aradan yaklaşık 4-4.5 ay gibi bir süre geçmişti, yaklaşık diyorum çünkü hiçbir zaman diyet/rejim yapmadığım için diyetin/rejimin beklenen bir bitiş tarihi de olmadı benim için. Şunu çok iyi hatırlıyorum ama: 6 Ağustos 2005’te, çok sevdiğim bir arkadaşımın düğününe giderken, hayatımda ilk defa ama ilk defa daracık, bütün o bol siyahlara inat daracık, askılı, açık pembe bir tuvalet giydim. Hayatımda ilk defa kalabalık bir ortamda gerçek bir kahkaha attım. Hayatımda ilk defa kalabalık bir ortamda utanmadan çatal tuttum. Hayatımda ilk defa “bitsin bu işkence de oturayım yerime” demeden bir erkekle dansettim ve onun belimde duran elinden haz aldım... O gece eve geldim, dolabımda hala duran çuvalımsı bir bluza elime alıp baktım ve ağladım.
Meyve püresi meselesine gelince, hiç olur mu sadece meyve püresiyle? Dedim ya, o bir gece önceki makarnanın bedeliydi diye:)) Şaka bir yana, arkadaşlar, size anlatmaya çalışacağım nasıl bir beslenme mantığının peşine düştüğümü. Inanin deli gibi istiyorum bunları okuyan herkesin,hepinizin artık birşeyler yapmasını, diyet/rejim yapmasını değil ama,unutun onları. Diyet yok, rejim yok, zayıflamak var sadece.
Düşünün bir.. Bu kiloları alırken aklımızda var mıydı hiç şişmanlamak düşüncesi, şişmanlamaya yönelik özel çabalar sarfettik mi de onca kilo depolandı bedenimizde kolayca? Neden öylesine sinsi, öylesine kolay, öylesine farkettirmeden şiştik? Düşünün, çok uğraştığı halde kilo alamayan(ve insanı delirten) sıskalar yok mu? Ellerinde bizimkilere içerik olarak olmasa da biçim olarak benzeyen diyet listeleriyle dolaşan, bizim açken suratımızı buruşturduğumuz gibi önlerindeki bir dolu yemeğe bakarken suratını buruşturan sıskalar yok mu? Neden onlara sinsice saldırmıyor bu kilolar? Metabolizma diyeceksiniz.. tamam, metabolizma olsun, peki yemek yemenin onlara bize olduğu gibi delice bir zevk vermemesinin suçlusu da mı metabolizma? Ben metabolizmanın işleyişine, sırlarına, kilo üzerindeki etkilerine inanıyorum arkadaşlar, ama ona inandığımdan daha fazla inandığım bir şey varsa da, metabolizmanın patron değil sadece bir uşak olduğu ve aracılık etmekten öteye gidemeyeceği. Bedenimizle beynimiz arasındaki gariban bir aracı, bir elçi. Şimdi söyleyin bakalım, elçiye zeval olur mu? :)
Neyse,kaldığım yere döneyim.
Kahvaltıda meyve püresini yedikten kısa bir süre sonra midem bir kazındı ki sormayın. Deliricem neredeyse. Ama neden delireyim ki? Ne diyet yapıyorum ne bir şey,niye tutayım ki kendimi? Kalktım usulca,mutfağa gittim,dolabı açtım,gözüme ilk ilişen kapaklı bir kapta etli biber dolması,çok da severim,aldım bir tane öyle elimle, tabiri caizse yuttum.Ben onu çiğnemeye çalışırken ne oldu hatırlamıyorum kapı mı çaldı,telefon mu,annem mi seslendi,araya bir şeyler girdi işte ve midemin bir sonraki kazıntısını duyduğumda öğlen olmuştu! Annem sofra hazırlıyor. Bu arada,ailenizdeki herkes diyet uzmanıdır demiştim ya,aynı zamanda çift kişiliklidir de!Bir yandan mantıları börekleri kızartmaları koyarlar sofraya,bir yandan “aman şundan az ye bundan yeme”bilmemne.Annem de mevsimin ilk patlıcanından misler gibi kızartma yapmış,üstünde sarmısaklı yoğurt,yanında biber patates köfte domates sosu... Çöktüm bütün haşmetimle masanın başına,annemde yine aynı suçlayıcı bakışlar üzüntüyle karışık, “bakma bana öyle anne” dedim, “diyet falan yapmıyorum,yiyeceğim canım ne istiyorsa banane” İşin garibi,kendim de inanarak söylüyorum bunu, öyle arka planda “yine de az yiyeyim” gibi bir düşünce falan yok arkadaşlar,arka plandaki tek düşünce,bir gece önceden düşündüğüm şey: Zayıflayabilirim,yapabilirim! Ama yiyeceğim işte bu kızartmayı çünkü canım çok istiyor... Ve yedim. Tıkabasa. Artık diyet yapmayacağım düşüncesinin keyfiyle,tadına vara vara...
Yaklaşık 1 haftayı böyle geçirdim arkadaşlar.İstediğimi özgürce yiyerek.Bir haftanın sonunda bir duş sonrası tartıya çıktığımda ibre 93. E bir hafta önce de 93’tü? E herhalde 93 kalacak,ben diyet/rejim yapmıyorum ki.Tabii ya...
Bir hafta kadar sonra.Nisanın 7’si. Gece 12 suları.Dert ortağım yastığıma sarılmış düşünüyorum.Şeytan dürtüyor durup dururken,fırlayıp tartının üstüne çıkıyorum.91 mi??Nasıl ama?Ne diyet ne başka bir şey yaptım ben,hatta hayatımda ilk defa diyet yapmadım!Yatağa dönüp geçen haftayı kafamdan geçiriyorum.Farklı olan şey ne?Duramıyorum kalkıp bir sigara yakıyorum ama ellerim titriyor sevinçten,birşeyler var,birşeyler var ama ne..Buluyorum sonra ne olduğunu.Başardım,2 kilo zayıfladım,çünkü nefret ettiğim diyeti kovdum kendi cumhuriyetimden,o diyet ki ne zaman “hadi yap beni”dese arkamdan çivili sopalarla iterdi beni buzdolabına,marketin cips reyonuna,köşedeki nefis dürümler satan büfeye.Çünkü o çok uzaklarda ulaşamayacağım yerde duran bir cansimidi gibiydi,”gel bana tutun kurtul boğulma”derdi ve ben ona her ulaşmaya çalıştığımda denizin daha derinine daha derinine batardım.Öğrenmem gereken tek şey çarenin uzaktaki cansimidinde degil kendi kollarımda olduğuydu.Bilinçsizce öğrenmiştim.Sigaram biterken(içtiğim son sigara oldu)geçirdiğim haftanın farkını buldum.Bir hafta boyunca kaybetme korkum olmadan yemek yemiştim.Bu yüzden bilinçsizce değil,doyduğum anı hissederek ve doyduğum an masadan kalkarak yemiştim.Düşünün arkadaşlar.Diyet yapmaya karar verdiğiniz pazartesilerin öncelerini düşünün,nasıl yangından mal kaçırır gibi yemek yediğinizi düşünün.Ben çok yaşadım bunu ya siz?Bir keresinde bir pazar günü iki kere kendimi zorlayarak kusmuştum daha çok yiyebilmek için. Doymayan midelerimiz değil içimizdeki o aç ruhtur,kendisinden esirgeneceğini anladığı an daha bir açgözlülükle saldırır normal zamanda belki hiç yemeyeceği şeylere bile.Çünkü beyin ona “bak bir daha yiyemeyeceksin bunları”sinyalini verir siz farkında olmadan ve o da yer yer yer,ta ki diyet sudan sebeplerle bir sonraki pazartesiye ertelenene kadar yer..
(yarım saatlik işim var,sonra devam:)
__________________
O beni sevgisinden yarattı!
daada isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 06-04-2009, 09:11 AM   #6 (permalink)
Teğmen
 
yesıl - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Mesajlar: 72
Tesekkür: 18
69 Mesajinıza toplam 264 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
yesıl is an unknown quantity at this point
Standart Cevap: TEK ŞİŞMAN BEYNİNİZ/Düşünce Gücüyle Zayıflama

mrb daada anattıkların aynene beni anlatıyo evlenirken 72 kiloydum şimdi112 kiloyum kendimi bildim bileli kilo verme peşindeyim ben şu anda almanyadayım ve 2.5 ay sonra türkiyeye geleem nasipse ve kilolarımı biran önce vermek istiyorum bu konuda destegini bekliyorum acıkmadıgım halde yemek istiyorum bu alışkanlıgımı yenemiyorum aynaya bakmaya korkuyorum napcam bilmyorum daha dogrusu biliyorumda uygulayamıyorum
yesıl isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 08-04-2009, 10:21 AM   #7 (permalink)
Teğmen
 
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 42
Tesekkür: 634
43 Mesajinıza toplam 307 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
daada is an unknown quantity at this point
Standart Cevap: TEK ŞİŞMAN BEYNİNİZ/Düşünce Gücüyle Zayıflama

Konu ile tamamıyle aynı farkındalıkla ilgili olduğu için ve bu kitabı okuduktan sonra kendimin farkında olarak uyguladığımdan aşağıdaki alıntılayacağım yazı çok güzel bir ışık olduğu için yayınlayana bana uygulatana şükürler olsun..

Başta kulağa gerçek olamayacak kadar iyi geliyor. Yani diyet yapmamak, istediğinizi yemek, yemeği bir takıntıya dönüştürmemek ve sonuçta kilo vererek zayıflamak. Bu yöntem için bir fiyat belirleyip satışa sunarsanız, paraya para demeyeceğiniz kesin. Oysa biz bir diyet hilesinden bahsetmiyoruz. Bunlar herkese açık ve bedava olan gerçekler...

Yöntemin adı 'akıllıca yemek'. Bunun anlamı, içinde bulunduğunuz anda tamamen bilinçli olmak. Uygulamaya koyduğunuzda, vücudunuzun küçük ve doğal sinyallerine dikkat etmeniz gerekecek. Özellikle de "beni besle" ve "tamam doydum" diyen sinyallere. Bu yöntemin çekici yanı, tamamen zihninize yönelik olması. Böylece bir diyet programı uygulamak zorunda kalmayacaksınız. Gene diyetlerin aksine, bu yöntemde protein, karbonhidrat ve gram hesabı yapmaya, yediklerinizi tartmaya gerek yok.

Bu yöntemi bir alışkanlığa dönüştürdüğünüzde, amacınıza ulaşmada başarılı olduğunuzu göreceksiniz. Hatırlamanız gereken noktaysa şu: Bir anda sonuç almayı beklemeyin. Adım adım ilerleyin.

Başlamaya hazır mısınız? İşte beslenme listesi içermeyen akıllıca yemenin beş günlük programı:

1. Gün: Yaklaşık Yüzde 80 doyana kadar yiyin.
Bugün normal bir şekilde beslenin. Ancak doyma duygusuna odaklanın. Doymak kelimesini düşünün, tüm tabağı silip süpürmek zorunluluğunu hissetmeden yediklerinizden zevk alın. Rahat olmayı düşünün, şişkin değil.

Amerikalı psikoterapist Rivka Simmons'ın yarattığı ve üniversitelerde ders olarak da okuttuğu yöntemi, benzin göstergesine benzeyen bir açlık göstergesi hayal etmenizi öneriyor. 0'ın en düşük, 10'un da en yüksek değer olduğu göstergede, 0 midenizin boş olma durumunu, 10 da yılbaşı yemeği yemişcesine dolu olma durumunu temsil ediyor. İlk sormanız gereken soru, yemeye başlarkan ne kadar aç olduğunuz. Yemek yerken açlığınızın durumunu düzenli olarak kontrol edin. Göstergenizin ibresi 6 ila 8 arasındayken durun.

Bilim adamları, beynin vücuda besin girdiğini anlaması için 20 dakikaya ihtiyaç duyduğunu belirtiyorlar. Bu nedenle, yüzde 100 doyana kadar yerseniz, ihtiyacınız olandan yüzde 20 daha fazla yemiş olacaksınız.

Kontrol soruları
1. Kendinizi tamamen doymuş hissetmeden önce yemeyi bıraktınız mı? EVET/HAYIR
2. Normalde yediğinizden daha az yediniz mi? EVET/HAYIR

Eğer her iki soruya da "evet" cevabı verdiyseniz, bravo! Bu, yediklerinize ve doyma seviyenize odaklanmaya başladığınız anlamına geliyor. Öğrendiklerinizi uygulamaya devam edip, ikinci günün programına geçin.
Eğer sorulardan birine ya da her ikisine birden "hayır" cevabı verdiyseniz, burada önerilenleri yarın da tekrarlayın. Soruları "evet" şeklinde yanıtlayana dek böyle devam edin. Daha sonra ikinci günün programına geçin.


2. Gün: 30 saniye kadar duraklayın.
Doyma seviyenize odaklanmanın yanı sıra, bugün kendinize sormanız gereken soru şu: "Açlığını çektiğim şey aslında ne?" Orta ölçüde bir açlığın iyi olduğunu ve bu açlığın, bir şeye ihtiyaç duyduğunuzu gösterdiğini anlayın. Ancak çekmecenizde duran gofrete veya mutfaktaki bir paket cipse, ya da bir dilim keke uzanmadan önce bir an durup, vücudunuzu ve duygularınızı dinleyin. Mideniz boş ve siz aç mı hissediyorsunuz, yoksa olan biten başka bir şeyler mi var?

Atıştırmaya başlamadan önce 30 saniye bekleyin. Eğer açlık gerçekten fiziksel bir açlıksa, bunu neyin geçireceğini kendinize sorun. Tuzlu mu, tatlı mı, galeta tarzı bir şey mi? Arzularınıza en iyi cevabı verecek yiyeceği (bu, vücudunuzun o anda en çok ihtiyaç duyduğu şey de olabilir) bulun ve sadece açlığınızı dindirecek kadar yiyin. Eğer canınız tatlı çekiyorsa, iki bisküvi yiyin, ya da sevdiğiniz bir bar çikolatadan iki ısırık alın. Daha sonra kendinize sorun: "Gerçekten daha fazlasını istiyor muyum?"

Eğer açlığınız fiziksel değilse, içinde bulunduğunuz duygusal durumu değerlendirin. Canınız mı sıkılıyor? Depresif mi hissediyorsunuz? Stresli misiniz? Bunlar, çoğunlukla aşırı yemeyi tetikleyen duygusal durumlardır. Beden imajı üzerine çalışan psikoterapist Alice Rosen, çoğu zaman yemenin her şeye cevap olduğuna inandığımızı söylüyor. Kendimize sormamız gerekense şu: "Neye ihtiyacım var?" Eğer açlığını hissettiğiniz şey, yanınızda birinin olması veya rahatlamaysa, bir şeyler yemeden bu ihtiyaçları gidermenin yollarını aramak gerekiyor.

Kontrol soruları
1. Yemek yeme dürtüsü kendini yoğun bir şekilde hissettirdiğinde, 30 saniye durup, kendinize "Neye ihtiyacım var?" diye sordunuz mu? EVET/HAYIR
2. Açlığınızın gerçekten fiziksel olup olmadığını tayin ettiniz mi? EVET/HAYIR

Eğer her iki soruya da "evet" cevabı verdiyseniz, gerçek açlığı tanımlayabilmek için doğru yoldasınız. Bu, hem fiziksel, hem de ruhsal sağlığınız için değerli bir alışkanlıktır.
Eğer sorulardan birine ya da her ikisine birden "hayır" cevabı verdiyseniz, kendinize bir şans daha tanıyın (Kendinize sert davranmayın, bu işler alıştırma yaparak gelişir.). Her iki soruya da "evet" şeklinde cevap verebildiğinizde, üçüncü günün programına geçin.


3. Gün: Not alın
Bu yeni yöntemle ne derece başarılı olduğunuzu anlamanın en iyi yollarından biri, bir beslenme günlüğü tutmaktır. Yediklerinizi not almanın dışında, yemeden önce ve sonra fiziksel ve duygusal olarak ne hissettiğinizi ve doydğunuzda yemeyi bırakıp bırakmadığınızı da yazın. Ayrıca hangi saatlerde yediğinizi ve dikkatinizi dağıtan şeyleri de not alın.

Yediklerinizi yazmak, sizi fazladan atıştırmaya, ya da öğünlerde aşırı yemeye yönelten duyguları keşfetmenize yardımcı olur. Eğer günlüğünüze aşırı yediğinizi yazmışsanız, yargılama yapmaksızın kendinize bunun sebeplerini sorun. İlk iki günün alıştırmaları olan yüzde 80 doygunluk ve 30 saniyelik bekleme prensiplerini uyguladınız mı? Sizi yemeye iten olaylar veya duygular nelerdi?

Günlüğünüz potansiyel tuzakları anlamanızı sağlayacaktır. Sizi tetikleyenin ne olduğunu anladığınızda ve akılcı olmayan yeme dürtüsü ne zaman kendini gösterse (belki de öğünler arasında çok fazla zaman bekliyorsunuzdur), bunları geri püskürtebilirsiniz.

Kontrol soruları
1. Akıllıca yemekte özellikle zorlandığınız bir zaman dilimi oldu mu? EVET/HAYIR
2. Yemek yemenizi etkikeyen yeni duygu ve durumlarla ilgili yeni bir şeyler keşfettiniz mi? EVET/HAYIR

Eğer her iki soruya da "evet" cevabı verdiyseniz, akılsızca yemekle savaşı kazanmada doğru yoldasınız. Kulağa fazla kolay geliyor belki ama, en iyi savunmanız dikkat etmek, en iyi silahınız da yediklerinizi not etmek olacak.
Eğer sorulardan birine ya da her ikisine birden "hayır" cevabı verdiyseniz, belki de bugğn fazla yoğun bir gün geçirdiniz. Yarın tekrar deneyin.


4. Gün: Dikkatinizi dağıtacak bir şey olmadan atıştırmalık bir şey yiyin.
Şimdiye kadar öğrendiklerinizle devam edin. Yüzde 80 doyduğunuzda yemeyi bırakın, açlık dürtülerinizi gözden geçirin ve hepsini not alın. Bugün de akıllı yeme tekniklerini kullanarak bir atıştırmalık yemeye, ya da (hırslıysanız) bir öğün yemeye odaklanın. Bunu yapmak her zaman çok pratik olmasa da, düzenli olarak alıştırma yapmak (alışkanlığa dönüştürmek için günde bir kezle başlayabilirsiniz) işe yarayacaktır.

Yalnız başınıza oturun ve dikkatinizi dağıtacak unsurları uzak tutarak (televizyonu kapatın, faturaları bir yere koyun, gazeteyi elinizden bırakın) sadece o ana odaklanın. Yemeyi seçtiğiniz şey ister bir elma, ister bir parça çikolata olsun, şekline, rengine ve tadına konsantre olun. Daha sonra tadını çıkararak yavaş yavaş yiyin.

Normal yemek yerken bu egzersizi anımsayın. Bu, size yavaşlamanız ve yediğinizden zevk almanız için yardımcı olacaktır. Yediğiniz her lokmaya dikkatinizi yüzde 100 veremeseniz bile, dikkatinizi dağıtan şeylerden kaçınmayı öğrenmek çok önemlidir.

Kontrol soruları
1. Dikkatinizi yediğiniz şeye vermeyi başarabildiniz mi? EVET/HAYIR
2. Dikkatinizi dağıtacak şeyleri ortadan kaldırdınız mı? EVET/HAYIR

Eğer her iki soruya da "evet" cevabı verdiyseniz, iyi bir iş çıkardınız. Artık yemek konusuna 'kalite' açısından bakıyorsunuz, 'miktar' açısından değil.
Eğer sorulardan birine ya da her ikisine birden "hayır" cevabı verdiyseniz, kendinize zaman verin ve bu odaklanma egzersizlerini yarın tekrarlayın.


5. Gün: Bu deneyimlerinizi alışverişe taşıyın
Doymanız için ne kadar yemeniz gerektiği, canınız bir şeyler çektiğinde, hangi besinlerin bunu giderdiği, gerçekten aç olup olmadığınız ve yediklerinizi ve nasıl hissettiğinizi yazmanın ne kadar önemli olduğu konularında artık daha bilinçlisiniz. Ancak akıllı yemenin sırlarından biri de çeşitli sağlıklı besinleri yanınızda bulundurmaktır. Bu da önceden düşünmeyi gerektirir.

Öncelikle alışverişe gitmeden önce atıştırın ki, aç olmayın. Aç olarak giderseniz, size çekici görünen her şeyi satın almak isteyebilirsiniz. Ayrıca sağlıklı beslenmek için gereken öğünleri ve atıştırmalıkları da önceden planlayıp bir liste hazırlarsanız, alışverişinizi daha kolay ve etkili bir şekilde gerçekleştirebilirsiniz.

Dengeli öğünler yemez, öğün atlarsanız (bir sonraki öğünde çok aç olacağınız için daha da fazla yersiniz) veya kendinizi bir şeylerden mahrum bırakırsanız akıllı yeme metodunun bir işe yaramayacağını unutmayın. Bunun için sevdiğiniz sebzeleri, meyveleri ve sağlıklı atıştırmalıkları depolayın. Ama bu arada o canınızın çok çektiği bir kutu dondurmayı da alın, kendinize bir porsiyon koyun ve kendinizi en ufak bir şekilde suçlu hissetmeden tadını çıkara çıkara yiyin. Unutmayın, yiyecekler zevk almak içindir, yoksa gizli gizli mutfaktan aşırıp tadını hissedemeden yutmak için değil. Aç olmanızın hakkını verin, yemekten zevk alın ve midenizi doldurmadan doymanın keyfini yaşayın
__________________
O beni sevgisinden yarattı!
daada isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 08-04-2009, 10:24 AM   #8 (permalink)
Teğmen
 
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 42
Tesekkür: 634
43 Mesajinıza toplam 307 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
daada is an unknown quantity at this point
Standart Cevap: TEK ŞİŞMAN BEYNİNİZ/Düşünce Gücüyle Zayıflama

Kontrol soruları
1. Sağlıklı öğün ve atıştırmalıklardan oluşan haftalık menünüzü planladınız mı? EVET/HAYIR
2. Sağlıklı atıştırmalıklardan yeterince depoladınız mı? EVET/HAYIR
3. Suçluluk hissine kapılmaksızın kendinize sevdiğiniz bir şeyden yeme hakkı tanıdınız mı? EVET/HAYIR

Eğer her iki soruya da "evet" cevabı verdiyseniz, tebrikler! Akıllı yemek seçimleri yapmayı öğreniyorsunuz. Bu beş öneriyi günlük olarak uygulamaya devam edin. Ne kadar çok pratik yaparsanız, alışkanlığa dönüşmeleri de o kadar hızlı ve kolay olur.
Eğer sorulardan birine ya da her ikisine birden "hayır" cevabı verdiyseniz, vazgeçmeyin! Bu yöntemde başarısızlık diye bir şey yok. Bunu, hayatınızdaki pozitif bir değişiklik olarak görün ve küçük adımlar atın. Önünüzdeki her gün sağlıklı bir yaşamı seçmek ve kendinizi harika hissetmek için umut vadediyor.

Sizleri seviyorum ..Herşey için teşekkürler...
Farkınlağınızın farkında olun!!!
__________________
O beni sevgisinden yarattı!
daada isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 08-04-2009, 11:01 AM   #9 (permalink)
Yüzbaşı
 
duru79 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Nov 2007
Mesajlar: 602
Tesekkür: 3,619
358 Mesajinıza toplam 2,162 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
duru79 is a glorious beacon of lightduru79 is a glorious beacon of lightduru79 is a glorious beacon of lightduru79 is a glorious beacon of lightduru79 is a glorious beacon of lightduru79 is a glorious beacon of light
Standart Cevap: TEK ŞİŞMAN BEYNİNİZ/Düşünce Gücüyle Zayıflama

Sevgili Daada yine çok güzel bir paylaşımda bulunmuşsun .ÇOk teşekkür ederim.

Not:(özel mesajımı aldın mı?)
duru79 isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 08-04-2009, 11:59 AM   #10 (permalink)
Teğmen
 
Üyelik tarihi: Feb 2008
Mesajlar: 73
Tesekkür: 136
92 Mesajinıza toplam 618 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
sibel80 will become famous soon enoughsibel80 will become famous soon enough
Standart Cevap: TEK ŞİŞMAN BEYNİNİZ/Düşünce Gücüyle Zayıflama

alıntı yapılan bölümlerde açlık ve tokluğu öğretmeye çalışıyor yazar.ben açlık ve tokluğu öğreneli çok oldu.diyet yapmıyorum kendimi kısıtlamıyorum acıkınca yiyorum.doyduğumu ilk hissettiğimde bırakıyorum.spor yapıyorum.su içiyorum ama yinede bir şeyler eksik sanki.benim duyduklarımdan buyuk beden kıyafetleri yok etme fikri ilginç geldi.henüz alamadım kitabı en kısa zamanda alacam.
sibel80 isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Etiketler
beyniniz/dusunce, gucuyle, sisman, zayiflama

« Evrenden Torpilim Var | Işığın çağrısı »
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


TEK ŞİŞMAN BEYNİNİZ/Düşünce Gücüyle Zayıflama

Kültür ve Sosyal Aktivite ve Kitaplar TEK ŞİŞMAN BEYNİNİZ/Düşünce Gücüyle Zayıflama Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız Ben fransiz kaldim daada...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var Kitaplar telkin cd indir izle İstanbul Kitaplar nerededir kimdir Kitaplar çekirdek inanç temizliği İzmir bursa Kitaplar hipnoz Kitaplar olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi Kitaplar hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 Kitaplar kuantum düşünce kitap haberi


WEZ Format +3. Şuan Saat: 02:26 AM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.