Geri git   Hayatimdegisti.com kişisel gelişim ritmotrans telkinli Cd'leri > Duygusal Yaşam Klubü > İlişkiler

Uyarılar

BEŞ SEVGİ DİLİ

Duygusal Yaşam Klubü ve İlişkiler BEŞ SEVGİ DİLİ Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız Sevgi Dili 5: Fiziksel Temas Fiziksel temasın sevgiyi iletmenin bir yolu olduğunu uzun süredir biliyoruz. Çocuk gelişimi alanında yapılan birçok araştırma şu sonuca ulaşıyor: Dokunarak sevilen, kucaklanan ve öpülen çocuklar, uzun süre fiziksel temastan mahrum bırakılmış çocuklardan daha sağlıklı bir ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var İlişkiler telkin cd indir izle İstanbul İlişkiler nerededir kimdir İlişkiler çekirdek inanç temizliği İzmir bursa İlişkiler hipnoz İlişkiler olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi İlişkiler hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 İlişkiler kuantum düşünce kitap haberi

BEŞ SEVGİ DİLİ

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 19-12-2010, 08:43 PM   #41 (permalink)
Administrators
Zerynthia
 
Işıldayan Safir - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
Işıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond repute
Standart Cevap: BEŞ SEVGİ DİLİ



Sevgi Dili 5: Fiziksel Temas

Fiziksel temasın sevgiyi iletmenin bir yolu olduğunu uzun süredir biliyoruz. Çocuk gelişimi alanında yapılan birçok araştırma şu sonuca ulaşıyor: Dokunarak sevilen, kucaklanan ve öpülen çocuklar, uzun süre fiziksel temastan mahrum bırakılmış çocuklardan daha sağlıklı bir duygusal yaşam geliştiriyor. Çocuklara dokunmanın önemi modern bir fikir değildir. Her kültürdeki bilgi sahibi ana-babalar, dokunan ana-babalardır.

Fiziksel temas, evlilikteki sevgiyi iletmek için de güçlü bir araçtır. El ele tutuşma, öpüşme, sarılma ve cinsel ilişki bir kinin eşine olan sevgisini iletmenin yollarıdır. Fiziksel temas bazı insanların birincil sevgi dilidir. O olmadan sevildiklerini hissetmezler. Onunla sevgi depoları doludur ve eşlerinin sevgisinden emin olurlar.

Eskiler derdi ki: "Bir erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer." Birçok erkek bu felsefeye inanan kadınlar tarafından ölümüne şişmanlatılmıştır. Hiç şüphe yok ki, eskiler fiziksel kalbi değil, erkeğin romantizm merkezini kastetmişlerdi. Oysa "Bazı erkeklerin kalbine giden yol midesinden geçer" demek daha doğru olacaktı. Bir keresinde bir erkek şöyle demişti: "Dr. Chapman, karım şahane bir aşçıdır. Mutfakta saatler geçirir. Şu tarifi zor yemeklerden yapar. Ben mi? Bense et ve patates adamıyım. Ona vaktini boş yere harcadığını söylüyorum. Ben basit yemekleri severim. O buna bozuluyor ve onu tekdir etmediğimi söylüyor. Onu takdir ediyorum. Yalnızca kendisine eziyet etmemesini ve zor yemeklerle bu kadar vakit harcamamasını istiyorum. Böylelikle birlikte geçirecek daha çok zamanımız, onun da başka şeyler yapmak için daha çok enerjisi olacaktır. Açıkça görülüyordu ki, "başka şeyler" onun kalbine zor yemeklerden daha yakındı.

Bu adamın karısı, hüsrana uğramış bir aşıktı. Yetiştiği ailede annesi mükemmel bir aşçıydı, babasıysa onun çabalarını takdir ediyordu. Babasının annesine söylediklerini anımsıyordu: "Böyle sofralara oturduğumda benim için seni sevmek öyle kolay ki!" Babası annesinin aşçılığı söz konusu olduğunda bir iltifat makinesi haline geliyordu. Başkalarının yanında da eşinin usta aşçılığını överdi. Kızı annesinin modelini çok iyi öğrendi. Sorun, onun babasıyla evli olmamasıydı. Kocasının farklı bir sevgi dili vardı.

Bu adamla yaptığım sohbette, onun "başka şeyler" derken seksi kastettiğini keşfetmem fazla uzun sürmedi. Karısı cinsel açıdan karşılık vermeye istekli olduğu zaman sevildiğini hissediyordu ama her ne sebeple olursa olsun, karısı cinsel açıdan kendisini geri çektiği zaman, o usta aşçılığı bile onu sevildiğine inandıramıyordu. Güzel yemeklere itirazı yoktu ama onun kalbinde bunlar asla "sevgi" diye tanımlandığı şeyin yerini alamazdı.

Bununla birlikte, cinsel ilişki, fiziksel temas sevgi dilinin yalnızca bir diyalektidir. Dokunma, beş duyunun diğer dördünden farklı olarak vücudun belli bir bölgesiyle sınırlanmamıştır. Minik dokunsal algılayıcılar bütün vücudumuza yerleştirilmiştir. Bu alıcılara dokunulduğunda veya baskı yapıldığında, sinirler beyne bu etkileri taşır. Beyin bu etkileri yorumlar ve biz, bize dokunan şeyin soğuk mu, sıcak mı, yumuşak mı, sert mi olduğunu algılarız. Bu acıya veya zevke yol açar. Aynı zamanda bunun sevgi dolu mu, yoksa düşmanca mı olduğunu da yorumlayabiliriz.

Bir ilişkiyi yaratan da,
bozan da fiziksel temastır.
Sevgiyi de nefreti de o iletebilir.


Vücudun bazı kısımları diğer bölgelere göre daha duyarlıdır. Bu fark, minik dokunsal algılayıcıların tüm bedene eşit şekilde değil de, kümeler halinde yayılmış olmasından kaynaklanır. Örneğin dilin ucu dokunmaya çok duyarlıyken, omuzların arkası en az duyarlı yerdir. Parmakların ucu ve burnun ucu, diğer son derece duyarlı bölgelerdendir ama bizim amacımız dokunma duyusunun nörolojik temelini değil, psikolojik önemini anlamaktır.

Bir ilişkiyi yaratan da, bozan da fiziksel temastır. O sevgiyi de, nefreti de iletebilir. Birincil sevgi dili fiziksel temas olan biri için bu mesaj "Senden nefret ediyorum" veya "Seni seviyorum" sözlerinden çok daha güçlü olacaktır. Yüze atılan bir tokat her çocuğa zarar verir fakat birincil sevgi dili dokunma olan bir çocuk için, yıkım demektir. Şefkatli bir sarılma her çocuğa sevgiyi ifade eder fakat birincil sevgi dili fiziksel temas olan çocuğa sevgiyi haykırır. Aynı şey yetişkinler için de geçerlidir.

Evlilikte sevgi dokunuşu birçok şekil alabilir. Dokunma algılayıcıları bütün vücuda yerleşmiş olduğu için, eşinizin hemen her yerine sevgiyle dokunmak bir sevgi ifadesi olacaktır. Bu bütün dokunuşların aynı etkiyi yaratacağı anlamına gelmez. Bazı dokunuşlarınız eşinize diğerlerinden daha çok zevk verecektir. Şüphesiz en iyi yol gösterici eşinizdir. Ne de olsa sevmeye çalıştığınız kişi odur. Neyi seven bir dokunuş olarak algıladığını en iyi o bilir. Ona kendi yönteminizle ve kendi zamanlamanızla dokunmakta ısrar etmeyin. Onun sevgi diyalektini konuşmayı öğrenin. Eşiniz bazı dokunuşları rahatsız veya huzursuz edici bulabilir. Bu dokunuşları sürdürmekte ısrar etmek, sevginin tersini iletmektir. Bu, onun gereksinimlerine karşı duyarlı olmadığınızı ve neyin zevk verici olduğu konusundaki algılamalarına pek az değer verdiğinizi söylemektir. Size zevk veren bir dokunuşun ona da zevk vereceği yanılgısına düşmeyin.

Sevgi dokunuşları aşikar olabilir ve bir cinsel ilişki öncesi hazırlayıcı oyunlarda veya sırtın ovulmasında olduğu gibi tüm dikkatinizi alabilir. Diğer yandan, sevgi dokunuşları, bir fincan kahve doldururken elinizi omuzuna koymak veya mutfakta yürürken vücudunuzu onunkine sürtmek gibi örtülü de olabilir ve yalnızca bir an gerektirebilir. Aşikar sevgi dokunuşları yalnızca fiziksel dokunuş olarak değil, bu yolla eşinize sevginizi nasıl ileteceğiniz konusundaki anlayışınızı geliştirmek bakımından da daha çok zaman alır. Eğer sırt masajı sevginizi eşinize haykıracaksa, iyi bir masör olmayı öğrenmek için harcanan zaman, para ve enerji iyi bir yatırımdır. Eğer cinsel ilişki eşinizin birincil diyalektiyse, o halde sevişme sanatını okuma ve tartışmak sevgi ifadenizi zenginleştirecektir.

Örtülü sevgi dokunuşları az zaman, çok düşünme ister; özellikle de fiziksel temas birincil sevgi diliniz değilse ve eğer "dokunan bir aile" içinde yetişmediyseniz. En sevdiğiniz televizyon programını izlerken birbirinize yakın oturmak ek bir zaman istemez ama sevginizi güçlü bir şekilde iletebilir. Eşinizin oturduğu odada yürürken ona dokunmak sadece bir an alır. Evden çıkarken ve tekrar eve döndüğünüzde birbirinize dokunmak yalnızca kısa bir öpüşme veya kucaklamayı içerebilir, fakat eşiniz için dünyalara bedel olacaktır.

Eşinizin birincil sevgi dilinin fiziksel temas olduğunu bir kez keşfettikten sonra, sevginizi ifade edecek yollar konusunda yalnızca kendi hayal gücünüzle sınırlısınız. Dokunmak için yeni yerler ve yeni yollar bulmak heyecanlı bir çaba olabilir. Eğer hayatınız boyunca hiç "masa altından dokunan" biri olmadıysanız, bu yemeği dışarıda yemeye bir kıvılcım katabilir. eğer insanlar içindeyken el ele tutuşmaya pek alışık değilseniz, otoparkta gezinirken eşinizin sevgi deposunu doldurabileceğinizi keşfedebilirsiniz. Normalde arabaya biner binmez öpüşmüyorsanız, bunun seyahatlerinizi büyük ölçüde zenginleştirebileceğini öğrenebilirsiniz. Karınızı alışverişe gitmeden önce kucaklamanız yalnızca sevgi ifade etmez, onu eve erken de getirebilir. Yeni yerlerde yeni dokunuşlar deneyin ve eşinizin bunu zevk verici bulup bulmadığı konusundaki tepkilerini göstermesine izin verin. Unutmayın, son sözü o söyler. Siz onun dilini öğreniyorsunuz.

 

 

Buraya ilk defa geliyorsanız ismim Atakan Sönmez ve burası hayatimdegisti.com.Boğaziçi üniversitesi mezunuyum ve Türkiyede ilk Subliminal Telkin Uzmanıyım.tıklayın

Bir site olsa onu bulanların uykuda dinledikleri mp3 ler ile hayatları değişse… Bir site olsa onu bulanlar hipnoz olmadan sadece subliminal mp3 leri yükleyip ve uykuda dinleyerek hayatlarını değiştirseler. Bu fikir 1995 yılında yani 25 yıl önce çıkmıştı. 15 yıl önce ise bu mp3 lerin kişiye engel olan çekirdek inançlara göre hazırlanması yani cekirdekinanc.com fikri oluştu

Hipnoz gibi bir şey mi subliminal mp3 nedir?

Tam olarak değil. Öncelikle size engel olan 0-11 yaş arası oluşan bilinçaltı kayıtlarınız yani çekirdek inançlarınız bulunur. Sonra bu çekirdek inançlarınızın pozitif halleri olumlamalar isminize özel olarak mp3 lerin ve müziğin içine gizlenir. Siz de uykuda ya da uyanıkken bu mp3 leri dinleyerek sonuç alırsınız. Çocukluğunuzda size söylenenlerin tam tersini dinlediğiniz kayıtlarla binlerce kez bilinçaltınıza yerleştirmiş oluruz.

Çekirdek inançların hayatımda engellere neden olduğunu nasıl anlarım?

Hayatınızda hep aynı şeyler tekrar ediyorsa. İlişkilerde hep aynı şeyleri yaşıyorsanız... Aşırı fedakar bir yapınız varsa ve bu sanki göreviniz haline geldiyse. Birilerini kurtarmaya çalışıyorsanız. Paranızın bereketi yoksa sürekli gereksiz harcamalar çıkıyorsa birikim yapamıyorsanız. Hayır demekte zorlanıyorsanız. Odaklanmakta bir şeyleri devam ettirmekte sorun yaşıyorsanız. İlişkilerde mıknatıs gibi sorunlu kişileri çekiyorsanız. İş hayatında iniş çıkışlar sürekli oluyorsa. Ertelemeleriniz fazla ise. Aşırı kontrolcü ve garantici bir yapınız varsa kaygı düzeyiniz yüksekse hep en kötü ihtimali düşünüyorsanız ve şanssızlıkları sorunlu olayları ve sorunlu kişileri hayatınıza çekiyorsanız çocuk yaşta oluşan çekirdek inançlar hayatınızı yönetiyor olabilir.

25. yıla özel şimdi arayanlara 5 dakikalık çekirdek inanç ön tespit ve bir günlük deneme telkin mp3 ücretsizdir. Ön tespitte size engel olan birkaç çekirdek inanç örneği verilir. Atakan Sönmez tarafından yapılır ve bilgi amaçlıdır. +90 5424475050 Türkiye dışındakiler whatsapp tan arayabilir cekirdekinanc.com inceleyiniz.

__________________
Işıldayan Safir isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 19-12-2010, 09:06 PM   #42 (permalink)
Administrators
Zerynthia
 
Işıldayan Safir - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
Işıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond repute
Standart Cevap: BEŞ SEVGİ DİLİ



Vücut Dokunulmak İçindir

Bana ait ne varsa vücudumdadır. Vücuduma dokunmak, bana dokunmaktır. Vücudumdan uzaklaşman, duygusal olarak benden uzaklaşmandır. Bizim toplumumuzda, el sıkışmak karşınızdakine açıklığı ve sosyal yakınlığı iletmenin bir yoludur. Nadir durumlarda, bir kişi bir başkasının elini sıkmayı reddettiği zaman, ilişkilerinde bir şeylerin yolunda olmadığı mesajını iletir. Tüm toplumlar, sosyal bir selamlama yolu olarak fiziksel temasın bir formunu kullanırlar. Sıradan bir Amerikan erkeği bir Avrupalının teklifsiz kucaklaması ve öpmesinden rahatsızlık duyabilir fakat Avrupa'da bu Amerika'daki el sıkışmayla aynı işlevi görür.

Her toplumda karşı cinse dokunmanın uygun olan ve uygun olmayan yolları vardır. Son zamanlarda cinsel tacize duyulan ilgi dikkatleri uygunsuz yollara çekti fakat evlilikte uygun olan ve uygun olmayan dokunma genel çizgilerle belirlenmiştir. Şüphesiz fiziksel saldırı toplum tarafından uygunsuz karşılanır. Evlilikte dövülen karılar ve dövülen kocalara yardımcı olmak üzere sosyal kurumlar oluşturulmuştur. Açıkçası bedenlerimiz dokunulmak içindir, saldırılmak için değil.

Eğer eşinizin birincil sevgi dili
fiziksel temas ise, hiçbir şey ağlarken
onu kucaklamanızdan daha önemli olamaz.


içinde bulunduğumuz çağ, cinsel açıklık ve özgürlük çağı olarak nitelendiriliyor. Bizler, bu özgürlüğün içinde bile, eşlerin başka bireylerle cinsel yakınlık kurmakta özgür oldukları serbest evliliğin ahlaki yanında bir sakınca görmeyenler bile, duygusal olarak baktıklarında buna karşı çıkıyor. Yakınlık ve sevgiye duyduğumuz ihtiyaç, eşimize böyle bir özgürlük tanımamıza izin vermez. Eşimizin başka biriyle cinsel ilişkisi olduğunu fark ettiğimiz anda ona duyduğumuz yakınlık kaybolur. böyle bir durumda hissedeceğimiz duygusal acı çok derin olacaktır. Danışmanların dosyaları, aldatan bir eşin yol açtığı duygusal sarsıntıyla boğuşmaya çalışan kadın ve erkeklerin kayıtlarıyla doludur. Bu sarsıntı, özellikle birincil sevgi dili fiziksel temas olan bireylerde çok daha fazladır. Özlemini çektiği -fiziksel temasla ifade edilen- o sevgi, artık başka birine verilmektedir. Sevgi deposu yalnızca boş değildir; bir patlamayla kalbura dönmüştür. Böyle bir bireyin duygusal gereksinimlerin karşılanabilmesi için büyük çağlı tamirler gerekir.

__________________
Işıldayan Safir isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 20-12-2010, 11:55 AM   #43 (permalink)
Administrators
Zerynthia
 
Işıldayan Safir - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
Işıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond repute
Standart Cevap: BEŞ SEVGİ DİLİ

Fiziksel temastan bahsedilirken sevginin de nefretin de bu yolla iletilebileceğini söylüyor yazar. Ancak ben bu görüşe tek başına katılmıyorum. Sadece diğerlerinden çok daha ağır bir durum şiddet. Bana göre sözler de nefreti iletebilir. Bazen derler ya dövseydin daha iyiydi diye. Sözler de insanlara çok ağır gelebiliyor. Hizmet davranışları nefreti iletir mi bilemiyorum ancak nefret ettirebilir. Şahsen ben bakımsız, pis kokan birinden kaçarım. :) İnsanlar kendilerine baksın isterim.
__________________
Işıldayan Safir isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 20-12-2010, 01:32 PM   #44 (permalink)
Administrators
Zerynthia
 
Işıldayan Safir - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
Işıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond repute
Standart Cevap: BEŞ SEVGİ DİLİ



Kriz Ve Fiziksel Temas

Kriz zamanlarında, neredeyse içgüdüsel olarak birbirimizi kucaklarız. Neden? Çünkü fiziksel temas sevgiyi güçlü bir şekilde iletir. Kriz zamanlarında, her şeyden çok sevildiğimizi hissetmeye ihtiyacımız vardır. Olayları her zaman değiştiremeyiz ama sevildiğimizi hissedersek, daha kolay dayanabiliriz.

Her evlilikte kriz dönemleri yaşanır. Ana-babaların ölümü kaçınılmazdır. Trafik kazaları her yıl binlerce insanı öldürür veya sakat bırakır. Hastalıklar insan ayrımı yapmaz. Hayal kırıklıkları yaşamın bir parçasıdır. Eşiniz için yapabileceğiniz en önemli şey, kriz zamanlarında onu sevmektir. Eğer eşinizin birincil sevgi dili fiziksel temas ise, hiçbir şey ağlarken onu kucaklamanızdan daha önemli olamaz. Sözleriniz çok az şey ifade edebilir, fakat fiziksel temasınız ona değer verdiğinizi iletecektir. Krizler sevgiyi ifade etmek için eşsiz birer fırsattır. Şefkatli dokunuşlarınız kriz atlatıldıktan çok sonra da hatırlanacaktır. Dokunmayı ihmal etmeniz ise asla unutulmayabilir.

Uzun yıllar önce Florida'daki West Palm Beach'e ilk gidişimden bu yana, o bölgede evlilik seminerleri vermem için yapılan davetleri daima memnuniyetle karşıladım. Pete ve Patsy'yi böyle bir vesileyle tanımıştım. Florida'nın yerlisi değillerdi (Çok azı yerlidir.), fakat Florida'da yirmi yıl yaşamış, West Palm'ı memleketleri olarak kabul etmişlerdi. Seminerimin sponsorluğunu o bögedeki bir kilise üstlenmişti ve beni havaalanından almaya gelen papaz, yolda Pete ve Patsy'nin geceyi onların evinde geçirmemi rica ettiklerini söyledi. Bundan etkilenmiş görünmeye çalıştım ama daha önceki tecrübelerimden biliyordum ki, bu tür bir davet, genellikle geç saatlere kadar uzayan bir danışma seansı demekti. Bununla birlikte, o gece birçok yönden şaşkınlığa uğrayacaktım.

Papaz ve ben geniş ve güzel döşenmiş İspanyol tarzı evden içeri girerken, Patsy ve ailesinin kedisi Charlie'yle tanıştırıldım. Eve göz gezdirirken, ya Pete'in işinin çok iyi durumda olduğu ya babasından yüklü bir miras kaldığı ya da umutsuz bir şekilde borç içinde olduğu önsezisine kapıldım. Daha sonra, birinci önsezimin doğru olduğunu keşfettim. Beni kalacağım odaya götürdüklerinde, Charlie'nin boylu boyunca yatağıma uzanmış olduğunu gördüm. "Bu kedi işini biliyor" diye düşündüm.

Çok geçmeden Pete eve geldi. Birlikte bir şeyler atıştırdık ve seminerden sonra akşam yemeğini birlikte yeme konusunda anlaştık. Birkaç saat sonra birlikte yemek yiyorduk ve ben hala danışma seansının başlamasını bekliyordum ama bir türlü başlamadı. Aksine, Pete ve Patsy'nin sağlıklı ve mutlu bir çift olduğunu keşfettim. Bu bir danışman için tuhaf bir durumdu. Sırlarını öğrenmeyi çok istiyordum fakat çok yorgundum. Nasıl olsa ertesi gün beni havaalanına Pete ve Patsy götürecekti. Böylece araştırmamı daha uyanık hissedeceğim bir anda yapmaya karar verdim. Beni odama götürdüler.

Charlie, ben oraya vardığımda odayı terk etme inceliğini gösterdi. Yataktan fırlayıp başka bir odaya yöneldi. Birkaç dakika içinde yataktaydım. Günü kısaca gözden geçirdikten sonra, alacakaranlık kuşağına giriyordum. Tam gerçekle temasımı kaybetmek üzereydim ki, birden kapı açıldı ve üzerime bir canavar sıçradı! Florida'nın akreplerini işitmiştim ama bu hiç de küçük bir akrep değildi. Hiç düşünmeden üzerimdeki örtüyü kavradım ve kanı donduran bir çığlıkla canavarı en uzaktaki duvara fırlattım. Bedeninin duvara çarptığını duydum ve sonra sessizlik... Pete ve Patsy koşarak odama geldiler, ışığı açtılar ve hep birlikte kıpırtısız yatan Charlie'ye baktık.

Pete ve Patsy beni hiç unutmadı; ben de onları unutmadım. charlie birkaç dakika içinde kendine geldi fakat bir daha benim odama gelmedi. Aslında, Pete ve Patsy'den öğrendiğime göre o odaya bir daha hiç girmemiş.

Charlie'ye yaptığımdan sonra Pete ve Patsy'nin ertesi gün beni havaalanına götürmeyi hala isteyip istemeyeceğinden veya benimle aynı şekilde ilgilenip ilgilenmeyeceklerinden emin değildim. Fakat seminerden sonra Pete "Dr. Chapman, birçok seminere katıldım ama hiç kimsenin Patsy'yi ve beni bu kadar netlikle tanımladığını duymadım. Bu sevgi dili fikri doğru. Size bizim hikayemizi anlatmak için sabırsızlanıyorum!" deyince korkularım kayboldu.

Seminere katılanlarla vedalaştıktan birkaç dakika sonra, havaalanına doğru kırk beş dakikalık bir yolculuğa çıkmak üzere arabadaydık. Pete ve Patsy bana hikayelerini anlatmaya başladılar. Evliliklerinin ilk yıllarında çok zorluk çekmişler. Ne var ki, yirmi iki yıldır bütün arkadaşları onların mükemmel bir çift olduğu konusunda hemfikirmiş. Üstelik artık Pete ve Patsy de evliliklerinin "cennette yaratıldığından" kesinlikle eminlerdi.

Aynı çevrede büyümüşler, aynı kiliseye gitmişler ve aynı liseden mezun olmuşlar. Ana-babalarının yaşam tarzları ve değerleri birbirlerininkine çok yakınmış. Pete ve Patsy'nin hoşlandıkları şeyler de çoğunlukla aynıymış. Her ikisi de tenisi ve tekneyle dolaşmayı seviyormuş ve sık sık ortak ilgi alanlarının ne kadar çok olduğunu konuşurlarmış. Neredeyse sorunsuz bir evliliği garantileyecek tüm ortak özelliklere sahip görünüyorlarmış.

Lise son sınıfta flört etmeye başlamışlar. Aynı yüksekokullara gitmişler fakat en az ayda bir, bazen daha da sık görüşebiliyorlarmış. Yüksekokuldaki ilk yıllarında "birbirleri için yaratıldıklarından" emin olmuşlar, fakat her ikisi de evlenmeden önce okullarını bitirmeleri gerektiği konusunda hemfikirlermiş. Sonraki üç yıl boyunca hoş ve sakin bir flört ilişkisinin keyfini sürmüşler. Bir hafta sonu Pete, Patsy'nin kampüsüne, sonraki hafta sonu Patsy, Pete'in kampüsüne gidiyormuş. Üçüncü hafta sonu memleketlerine gidip yakınlarını ziyaret ediyorlar, fakat zamanın çoğunu birbirleriyle geçiriyorlarmış. Dördüncü hafta sonu ise bireysel ilgi alanlarını geliştirmek için zaman yaratmak amacıyla görüşmeme kararı almışlar ve doğum günleri gibi özel günler dışında sürekli olarak bu programı izlemişler. Pete iş idaresi, Patsy sosyoloji diplomasını aldıktan üç hafta sonra evlenmişler. İki ay sonra, Pete iyi bir iş teklifi almış ve Florida'ya taşınmışlar. Artık onlara en yakın akrabaları iki bin mil uzaklıktaymış. Sonsuza dek "balayılarının" tadını çıkarabileceklerini düşünmüşler.

Ev bulmak, taşınmak ve yaşamdan birlikte zevk almakla geçen ilk üç ay onlar için çok heyecan vericiymiş. Anımsayabildikleri tek anlaşmazlıkları bulaşıkların yıkanması üzerineymiş. Pete kendi yönteminin daha etkili olduğunu düşünüyormuş fakat Patsy aynı fikirde değilmiş. Sonunda herkesin bulaşığı kendi yöntemiyle yıkayabileceği konusunda anlaşmışlar ve böylece anlaşmazlık giderilmiş. Patsy, Pete'in kendisinden uzaklaştığını düşünmeye başladığında yaklaşık altı aylık evlilermiş. Pete'in çalışma saatleri gittikçe uzamaya başlamış. Evdeyken de zamanının çoğunu bilgisayar başında geçiriyormuş. Patsy sonunda Pete'e onun kendisinden kaçtığını düşündüğünü söylemiş ama Pete ondan kaçmadığını, yalnızca mesleğinde zirvede kalmaya çabaladığını söylemiş. Ayrıca üzerindeki baskıyı ve işindeki ilk yılında başarılı olmanın ne kadar önemli olduğunu anlamadığını da söylemiş. Patsy aldığı yanıttan hoşnut değilmiş ama kocasına biraz zaman tanımaya karar vermiş.

İlk yılın sonunda
Patsy tüm ümidini yitirmişti.

Patsy apartmanda yaşayan diğer evli kadınlarla arkadaşlığını geliştirmeye başlamış. Pete'in işten geç geleceğini bildiği zamanlarda, işten çıkıp eve gelmek yerine, genelde arkadaşlarından biriyle alışverişe çıkıyormuş. Bazen Pete geldiğinde evde olmuyormuş. Pete bu durumdan çok rahatsızmış ve Patsy'yi düşüncesiz ve sorumsuz olmakla suçluyormuş. Patsy ise ona şöyle yanıt veriyormuş: "Tencere dibin kara, seninki benden kara. Kim sorumsuz? Bir telefon edip eve ne zaman geleceğini söyleme zahmetinde bile bulunmuyorsun. Ne zaman geleceğini bile bilmezsem nasıl sen geldiğinde evde olabilirim ki? Zaten evdeyken de bütün zamanını o aptal bilgisayarla geçiriyorsun. Senin bir işe ihtiyacın yok; ihtiyacın olan tek şey bir bilgisayar!"

Pete de Patsy'nin bu tepkisine "Bir eşe ihtiyacım var. Anlamıyor musun? Mesele de bu zaten. Benim karıma ihtiyacım var" diye bağırarak cevap veriyormuş.

Fakat Patsy anlamıyormuş. Kafası son derece karışıkmış. Yanıt ararken halk kütüphanesine gitmiş ve evlilikle ilgili birçok kitaba göz atmış. "Evlilik bu şekilde olmamalı" diyormuş kendi kendine. "Bu durumda bir çözüm bulmam gerekiyor." Pete bilgisayarın başına geçince Patsy'de eline bir kitap alıyormuş. Aslında çoğu zaman gece yarılarına kadar okuyormuş. Pete yatağına giderken yanına uğrayıp "Okulda bu kadar okusaydın, bütün derslerden A'yla geçerdin" gibi iğneleyici sözler söylüyormuş. Patsy'de "Artık okulda değilim. Artık evliyim ve evlilik dersinden bir C alabilseydim ona bile razı olurdum" diye karşılık veriyormuş. Pete ona bir kez daha bakmaya gerek bile duymadan yatmaya gidiyormuş.

İlk yılın sonunda Patsy tüm ümidini yitirmiş. Daha önce de Pete'e bir evlilik danışmanına gitmekten bahsetmiş ama sonra bu unutulmuş. Bu sefer sakin ve kararlı bir şekilde "Ben bir evlilik danışmanına gideceğim. Benimle birlikte gelmek ister misin?" diye sormuş. Pete "Benim evlilik danışmanına ihtiyacım yok. Ayrıca bir danışmana ayıracak zmaanım ve param da yok" diye yanıtlamış.

"O zaman ben yalnız gideceğim" demiş Patsy.

"Güzel, zaten danışmana ihtiyacı olan da sensin."

Konuşma orada bitmiş. Patsy kendini çok yalnız hissediyormuş fakat bir danışmandan bir hafta sonrasına randevu almış. Üç seans sonra danışman Pete'i aramış ve gelip evliliklerine bakış açısı hakkında konuşmak isteyip istemediğini sormuş. Pete kabul etmiş ve iyileşme süreci başlamış. Altı ay sonra, danışmanın bürosundan yeni bir evlilikle ayrılmışlar.

Pete ve Patsy'ye "Danışmanın bürosunda evliliğinizin akışını değiştirecek ne öğrendiniz?" diye sordum.

"Özet olarak birbirimizin sevgi dilini konuşmayı öğrendik" dedi Pete. "Danışman bu terimi kullanmamıştı ama bugünkü konferansınızı dinlerken kafama dank etti. Danışma deneyimimizi hatırladım ve bizim yaptığımızın da bu olduğunun farkına vardım. Biz birbirimizin sevgi dilini konuşmayı öğrenmiştik."

"Peki senin sevgi dilin hangisi Pete?" diye sorum.

"Fiziksel temas" dedi duraksamadan.

"Kesinlikle fiziksel temas" diyerek onayladı Patsy.

"Peki seninki Patsy?"

"Nitelikli beraberlik Dr. Chapman. Pete bütün zamanını işine ve bilgisayarına ayırırken önemsediğim şey buydu."

"Pete'in sevgi dilinin fiziksel temas olduğunu nasıl öğrendin?"

"Biraz zaman aldı" dedi Patsy. "Danışma seanslarında yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladı. İlk başlarda Pete'in bile bunun farkında olduğunu sanmıyorum."

"Haklı" dedi Pete. "Ben kendi özdeğer duygum konusunda öyle güvensizdim ki, onun dokunma eksikliğinin benim içe dönmeme neden olduğunu görmem ve kabul etmem çok zaman aldı. İçimden onun bana dokunması için haykırıyorken, dokunulmak istediğimi ona asla söylemedim. Flört ederken sarılmayı, öpüşmeyi el ele tutuşmayı hep ben başlatmıştım ama o da her zaman karşılık vermişti. Onun beni sevdiğini hissetmiştim. Evlendikten sonra ona fiziksel olarak yakınlaştığım zamanlarda karşılık vermediği oluyordu. Belki de yeni işindeki sorumluluklarından dolayı çok yorgundu ama ben bunu kendi üzerime alındım. Beni çekici bulmadığını düşündüm. Sonra artık bunu başlatmamaya, çünkü reddedilmek istemediğime karar verdim ve onun bir öpüşmeyi, bir dokunmayı veya cinsel ilişkiyi başlatmasının ne kadar süreceğini görmek için bekledim. Bir keresinde bana dokunana kadar altı hafta bekledim. Buna dayanamıyordum. Geri çekilmemin nedeni, onunla birlikteyken hissettiğim acıdan uzak durmaktı. Reddedildiğimi, istenmediğimi ve sevilmediğimi hissediyordum."

Sonra Pİatsy, "Ne hissettiği konusunda hiçbir fikrim yoktu" dedi. "Benden uzak olduğunun farkındaydım. Daha önce yaptığımız gibi sarılmıyor ve öpüşmüyorduk ama ben evlendikten sonra bunların onun için eskisi kadar önem taşımadığını düşünüyordum. İşinde baskı altında olduğunu biliyordum. İlk adımı benim atmamı istediği aklımın ucundan bile geçmemişti."

"Haklı. Haftalarca ona dokunmadan durabilirdim. Aklımdan bile geçmiyordu. Yemekler hazırlıyor, evi temiz tutuyor, çamaşırlarını yıkıyor ve sorun çıkarmamaya çalışıyordum. Açıkçası başka ne yapabileceğimi bilmiyordum. Neden benden uzak durduğunu ya da benimle ilgilenmediğini anlayamıyordum. Dokunmaktan hoşlanmıyor değildim ama bu benim için çok önemli de değildi. Bana sevildiğimi ve beğenildiğimi hissettiren şey benimle zaman geçirmesi ve ilgilenmesiydi. Sarılmak veya öpüşmek umurumda bile değildi. Benimle ilgilendiği sürece sevildiğimi hissediyordum."

"Sorunun kökenine inanmamız uzun bir zaman aldı ama birbirimizin sevilme ihtiyacını karşılamadığımızı fark ettiğimiz andan itibaren her şeyi düzeltmeye başladık. Ona fiziksel temasta bulunma girişimine ilk başladığımda gördüklerim çok şaşırtıcıydı. Kişiliği ve ruh hali inanılmayacak kadar değişti. Artık yeni bir kocam vardı. Onu gerçekten sevdiğime bir kez ikna olunca, benim ihtiyaçlarıma karşı daha duyarlı olmaya başladı."

"Evde hala bir bilgisayarın var mı?" diye sordum.

"Evet" dedi. "Fakat onu nadiren kullanıyor ve kullandığında da aldırmıyorum; çünkü artık bilgisayarla 'evli' olmadığını biliyorum. Birlikte öyle çok şey yapıyoruz ki, artık ona istediği zaman bilgisayarı kullanma özgürlüğünü tanımak benim için çok kolay."

"Bugünkü seminerde beni hayrete düşüren şey, sevgi dilleri konusundaki konferansı veriş şeklinizin beni onca yıl önceki deneyime geri götürmesiydi" dedi Pete. "Bizim altı ayda öğrendiğimiz şeyi siz yirmi dakikada anlattınız."

"Şey" dedim. "Önemli olan ne kadar hızlı değil, ne kadar iyi öğrendiğinizdir. Hem zaten siz bunu çok iyi öğrenmişsiniz."

Pete, birincil sevgi fiziksel temas olan birçok insandan biri. Duygusal olarak, onlar eşlerinin uzanıp kendilerine dokunmasını arzu ederler. Elini saçlarının arasında gezdirmek, sırtını ovmak, ellerini tutmak, sarılmak, cinsel ilişki ve diğer "sevgi dokunuşları", birincil sevgi dili fiziksel temas olan biri için, onu hayatta tutacak duygusal bir emniyet kemeridir.

__________________
Işıldayan Safir isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 20-12-2010, 02:59 PM   #45 (permalink)
 
starjaisland - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Dec 2010
Bulunduğu yer: İSTANBUL
Mesajlar: 1
Tesekkür: 0
1 Mesajina 2 kez İyi ki varsın denildi
starjaisland is an unknown quantity at this point
Standart Cevap: BEŞ SEVGİ DİLİ

ama bazende sevgiliyken bitiyor bu dedikleriniz... peki bunun nedeni ne oluyor? Sevgili olmak için uğraşan adam sevgili olduktan bir süre sonra ne aryor ne merak ediyor ne buluşalım diyor. Ne özledim seni diyor... Buna ne demeli Peki cvap yazarsanız sevinirim...:D
starjaisland isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 20-12-2010, 03:59 PM   #46 (permalink)
Administrators
Zerynthia
 
Işıldayan Safir - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
Işıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond repute
Standart Cevap: BEŞ SEVGİ DİLİ

Alıntı:
starjaisland Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
ama bazende sevgiliyken bitiyor bu dedikleriniz... peki bunun nedeni ne oluyor? Sevgili olmak için uğraşan adam sevgili olduktan bir süre sonra ne aryor ne merak ediyor ne buluşalım diyor. Ne özledim seni diyor... Buna ne demeli Peki cvap yazarsanız sevinirim...:D
Bu aslında daha önce Bluepebbles'ın sorduğu sorunun aynısı... Frekanslara değinmiştim önceden. Bir gün bakmışsınız ki farklı frekanslara geçmişsiniz bu mümkün.

Bunun dışında sevgili olmak için uğraşıp duran adam belki de karşısındakinden beklemeye başlıyor biraz da ilk adımı... Birlikte olmaya başladıktan sonra kimin sevgili olmak için uğraştığının bir önemi yok. Bir kere bu hatalı bir düşünce. O benim peşimden koştu. Şimdi de öyle olmalıydı diye her şeyi ondan bekleyemezsiniz. Siz ne yaptınız ilişkinizin yolunda gitmesi için? Ona bakacaksınız.

Birbirinizi kabul etmişsiniz ve bir yola birlikte girmişsiniz. Birlikte yürüyorsunuz. Burada artık o yola nasıl girildiğinin bir önemi yok. Önemli olan karşınızdakinin mutluluğu için ne yaptığınızdır. Sevgide karşılık bekleyemezsiniz. Evliliklerde flörtlerde yaptığımız en büyük hatalardan birisi sevgimizin karşılığını beklememiz...

Üstelik de o karşılığın kendi istediğimiz şekilde gelmesini bekliyoruz. Aslında birlikte olduğumuz kişi kendince elinden geleni yapıyordur ancak biz bunları anlamıyoruzdur. Her birimizin konuştuğu dil farklı. Bu bölümleri hep yazdım. Birbirimizin konuştuğu dili öğrenmemiz gerekiyor. Bu karşılıklı olur. Tek taraflı olamaz.

Eşimiz ya da sevgilimiz bir şekilde isteklerimizi yerine getirmediğinde onu sevmekten ve onun mutluluğu için bir şeyler yapmaktan vazgeçiyoruz. Bu kitapta da anlatılan aslında baştan sona budur. Sevgilinizin size buluşalım dememesi ya da aramaması sevmediği anlamına gelmez her zaman.

Beraber olduğumuz kadına veya erkeğe karşı biraz daha anlayışlı olursak ve sorunlarını çözmesinde yardımcı olursak bunları yaparken zaten sevilip sevilmediğimizi yani frekanslarda bir oynama olup olmadığını çok daha kolay anlayabiliriz.

Sevgilerimle.

__________________
Işıldayan Safir isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 20-12-2010, 04:47 PM   #47 (permalink)
Administrators
Zerynthia
 
Işıldayan Safir - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
Işıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond repute
Standart Cevap: BEŞ SEVGİ DİLİ



Birincil Sevgi Dilinizi Keşfetmek

Eşinizin sevgi deposunu dolu tutmak istiyorsanız, onun birincil sevgi dilini keşfetmek zorundasınız. Fakat önce kendi sevgi dilimizi bildiğimizden emin olalım. onay sözleri, nitelikli beraberlik, armağan alma, hizmet davranışları ve fiziksel temastan oluşan beş sevgi dilini duyan birçok kişi, kendilerinin ve eşlerinin birincil sevgi dillerini derhal bilecektir. Bazıları içinse bu o kadar kolay olmayacaktır. Bu insanlar, beş sevgi dilini duyduktan sonra bana "Bilmiyorum. Şu ikisi aynı şeymiş gibi geliyor" diyen Ohio, Parma Heightslı Bob gibidir.

"Hangi ikisi?" diye sordum.

"Fiziksel temas ve onay sözleri" diye yanıtladı Bob.

"Fiziksel temasla neyi kastediyorsun?"

"Şey, aslında seksi"

"Eşinin ellerini senin saçlarının arasında gezdirmesi, sırtını ovması, ellerini tutması, seni kucaklaması veya öpmesi cinsel ilişki kurmadığınız zamanlarda da hoşuna gidiyor mu?" diye sorarak biraz daha derine indim.

"Bunlar hoş şeyler" dedi Bob. "Bunlara itirazım olmaz ama asıl olan cinsel ilişkidir. Ancak o zaman beni gerçekten sevdiğini bilirim."

Fiziksel temas konusunu bir an için bir yana bırakarak onay sözlerine döndüm ve "Onay sözlerinin de önemli olduğunu söyledin. Peki ne tür ifadeleri çok faydalı buluyorsun?" diye sordum.

"Olumlu olan her ifadeyi" diye yanıtladı Bob.

"Bana ne kadar iyi göründüğümü, ne kadar akıllı olduğumu, ne kadar çok çalıştığımı söylemesi, evde yaptığım işler için beni takdir etmesi, çocuklarla zaman geçirmem konusunda olumlu yorumlarda bulunması, beni sevdiğini söylemesi, bütün bunlar benim için gerçekten çok şey ifade eder."

"Çocukken annenden ve babandan bu tür sözler duyar mıydın?"

"Pek sık değil" dedi Bob. "Annemden ve babamdan duyduklarım çoğunlukla eleştirel veya talepkar sözlerdi. Sanırım Carol'ı ilk etapta bu kadar takdir etmemin nedeni buydu. O bana onay sözleri söylüyordu."

"Sana bir şey sormama izin ver. Eğer Carol senin cinsel ihtiyaçlarını karşılıyor olsaydı, eğer siz istediğin sıklıkta nitelikli bir cinsel ilişki kuruyor olsaydınız fakat o senin için olumsuz sözler sarf ediyor, eleştirel yaklaşıyor, bazen de seni başkalarının önünde küçük düşürüyor olsaydı, seni sevdiğini düşünür müydün?"

"Sanmıyorum" diye yanıtladı. "Sanırım kendimi ihanete uğramış ve derinden incinmiş hissederdim. Sanırım bunalıma girerdim."

"bob" dedim. "Sanırım şimdi senin birincil sevgi dilinin onay sözleri olduğunu keşfettim. Cinsel ilişki ve Carol'la yakınlık kurmak senin için son derece önemli; fakat onay sözleri duygusal açıdan daha önemli. eğer Carol seni sürekli eleştirseydi ve başkalarının önünde seni küçük düşürseydi, artık onunla cinsel ilişkide bulunmayı arzu etmeyeceğin bir zaman gelebilirdi, çünkü o senin için derin bir acı kaynağı olacaktı."

Bob birçok erkeğe özgü bir hata yapmıştı. Birçok erkek, cinsel ilişkiyi çok yoğun olarak arzu ettiği için birincil sevgi dilinin fiziksel temas olduğunu düşünür. Erkek için cinsel isteğin fiziksel bir temeli vardır. Yani erkeklerde cinsel ilişki arzusunun uyanışı, sperm hücrelerinin yapısı ve seminel kanallardaki seminel sıvıya bağlıdır. Seminel kanallar doluysa, boşalması için fiziksel bir baskı ortaya çıkar. Kısacası, erkeğin cinsel ilişki için duyduğu arzunun fiziksel bir kökeni vardır.

Evlilikte çoğu cinsel sorun
fiziksel rahatsızlıklardan çok,
duygusal gereksinimlerin
karşılanmasıyla ilgilidir.

Kadınlardaysa cinsel arzunun kökeni fizyoloji değil, duygulardır. Onu ilişkide bulunmaya iten fiziksel hiçbir şey yoktur. Arzusunun temeli duygusaldır. Eğer kocası tarafından sevildiğini, beğenildiğini ve takdir edildiğini hissederse, onunla fiziksel olarak yakınlaşmak için bir arzu duyar, fakat duygusal yakınlık yoksa fiziksel arzu duyması pek mümkün değildir.

Erkek neredeyse düzenli bir şekilde cinsel boşalma için fiziksel bir baskı duyduğundan, otomatik olarak birincil sevgi dilinin bu olduğunu varsayabilir. Fakat eğer başka zamanlarda ve cinsel olmayan şekillerde fiziksel temastan hoşlanmıyorsa, bu onun sevgi dili değildir. Cinsel arzu, sevildiğini hissetmek için duyduğu duygusal gereksinimden oldukça farklıdır. Bu, cinsel ilişkinin onun için önemli olmadığı anlamına gelmez. aksine son derece önemlidir, fakat tek başına cinsel ilişki erkeğin sevildiğini hissetme ihtiyacını karşılamayacaktır. Karısı da onun birincil sevgi dilini konuşmalıdır.

Aslında her iki eş de birbirlerinin sevgi dillerini konuşur ve birbirlerinin sevgi depolarını dolu tutarsa, ilişkilerinin cinsel boyutunda pek problemle karşılaşmazlar. Evlilikte çoğu cinsel sorun fiziksel rahatsızlıklardan çok, duygusal gereksinimlerin karşılanmasıyla ilgilidir.

Biraz daha sohbet edip düşündükten sonra Bob, "Biliyor musunuz?" dedi. "Sanırım haklısınız. Onay sözleri kesinlikle benim birincil sevgi dilim. Karım bana eleştirel ve kırıcı sözler sarf ettiği zaman, cinsel olarak ondan uzaklaşıp başka kadınlarla ilgili fanteziler kurmaya başlarım. Ama, beni takdir ettiğini ve bana hayranlık duyduğunu söylediği zaman, cinsel arzularım ona yönelir." Bob, kısacık sohbetimiz esnasında önemli bir keşif yapmıştı.

Sizin birincil sevgi diliniz nedir? Eşiniz tarafından sevildiğinizi size en çok hissettiren şey nedir? Her şeyden çok neyi arzu edersiniz? Eğer bu soruların yanıtı zihninizde derhal belirmiyorsa, belki sevgi dillerinin olumsuz kullanımına bakmak size yardımcı olabilir. Eşinizin yaptığı, söylediği ya da yapmayı veya söylemeyi ihmal ettiği neler sizi derinden incitir? Örneğin, eğer eşinizin eleştirel ve yargılayıcı sözleri sizin en derin acınızsa, o halde belki de sizin sevgi diliniz onay sözleridir. Eğer birincil sevgi diliniz eşiniz tarafından olumsuz kullanılıyorsa, yani ondan beklediklerinizin tam tersini yapıyorsa, bu sizi başka birini incittiğinden çok daha fazla incitecektir; çünkü bunu yaparken birincil sevgi dilinizi konuşmayı ihmal etmekle kalmaz, bu dili kalbinize bir bıçak gibi saplar.

__________________
Işıldayan Safir isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 20-12-2010, 04:50 PM   #48 (permalink)
Yüzbaşı
 
Alice in Wonderland - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Nov 2010
Mesajlar: 546
Tesekkür: 384
520 Mesajinıza toplam 1,643 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
Alice in Wonderland is just really niceAlice in Wonderland is just really niceAlice in Wonderland is just really niceAlice in Wonderland is just really niceAlice in Wonderland is just really nice
Standart Cevap: BEŞ SEVGİ DİLİ

evet bazen sözler okadar can yakar ki. onun için ağzından çıkanı kulağın duysun ilk önce derler :)
__________________
Alice in Wonderland isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 20-12-2010, 06:50 PM   #49 (permalink)
Administrators
Zerynthia
 
Işıldayan Safir - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
Işıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond repute
Standart Cevap: BEŞ SEVGİ DİLİ


Ontario, Kitchener'da yaşayan Mary şöyle demişti: "Dr. Chapman, beni en çok inciten şey, Ron'ın evde bana yardımcı olmak için parmağını bile kımıldatmaması. Ben bütün işleri yaparken o televizyon seyrediyor. Beni gerçekten seviyorsa bunu nasıl yapabiliyor anlamıyorum." Mary'yi en çok üzen şey, Ron'ın ev işlerinde ona yardım etmemesiydi. Bu da Mary'nin birincil sevgi dilinin hizmet davranışları olmasından kaynaklanıyordu. eğer eşinizin size özel günlerde nadiren armağan vermesi sizi en çok üzen şeyse, belki de birincil sevgi diliniz armağan almadır. eğer en çok üzüldüğünüz şey eşinizin size zaman ayırmamasıysa, birincil sevgi diliniz nitelikli beraberlik olabilir.

Birincil sevgi dilinizi keşfetmenin başka bir yolu da geriye dönüp evliliğinizi bir gözden geçirmek ve "Eşimden en çok neyi istedim?" diye sormaktır. Çok istediğiniz şey her ne ise, büyük olasılıkla birincil sevgi dilinizi görmenizi sağlayacaktır. Bu ricalar muhtemelen eşiniz tarafından dırdır olarak yorumlanmıştır. Oysa sizin tek istediğiniz eşinizin sevgisinden emin olmaktı.

İndiana Maryville'de yaşayan Elizabeth, birincil sevgi dilini keşfetmek için bu yaklaşımı kullanmıştı. Bir seminerin bitiminde bana demişti ki: "Evliliğimin son on yılına bakıp Peter'dan en çok ne istediğimi sorduğumda sevgi dilimin ne olduğu apaçık belli oluyor. En çok nitelikli beraberlik istedi.m Durup durup 'Pikniğe gidelim mi? Ne dersin?', 'Şu televizyonu bir saatliğine olsun kapatıp konuşamaz mıyız?', 'Beraber yürüyüşe çıkalım mı?' gibi sorular soruyordum. Sevilmediğimi ve ihmal edildiğimi düşünüyordum, çünkü bu isteklerimin çok azına karşılık veriyordu. Doğum günümde ve özel günlerde bana güzel armağanlar veriyordu ve bunların beni mutlu etmemesine anlam veremiyordu."

"Sizin semineriniz boyunca ikimizin beyninde de bir ışık yandı. Antrakt sırasında, yıllar boyu bu kadar kalın kafalı olduğu ve ricalarıma karşı bu kadar kayıtsız kalmakta ısrar ettiği için özür diledi. Gelecekte her şeyin farklı olacağı konusunda söz verdi ve buna ben de inanıyorum."

birincil sevgi dilinizi keşfetmenin diğer bir yolu da sizin eşinize sevginizi ifade etmek için neler yaptığınızı veya söylediğinizi incelemektir. Büyük olasılıkla onun için yaptığınız şey, onun sizin için yapmasını dilediğiniz şeydir. Eğer eşiniz için sürekli hizmet davranışlarında bulunuyorsanız, belki de (ama her zaman değil) bu sizin sevgi dilinizdir. Eğer onay sözleri size sevgiyi ifade ediyorsa, büyük olasılıkla eşinize sevginizi ifade ederken onları kullanıyorsunuzdur. Bu şekilde, yani kendinize "Eşime sevgimi nasıl ifade etmeye çalışıyorum?" diye sorarak kendi dilinizi de keşfedebilirsiniz.

Unutmayın, bu yaklaşım sevgi diliniz konusunda yalnızca muhtemel bir ipucu sağlar ancak, sizi kesin sonuca ulaştırmayabilir. Örneğin babasından eşine sevgisini ifade etmenin yolunun ona güzel armağanlar vermek olduğunu öğrenen bir erkek, sevgisini göstermek için babasının yolunu kullanacaktır. Oysa onun birincil sevgi dili armağan alma olmayabilir. O yalnızca babasının öğrettiklerini uyguluyordur.

__________________
Işıldayan Safir isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Alt 20-12-2010, 08:14 PM   #50 (permalink)
Administrators
Zerynthia
 
Işıldayan Safir - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2009
Bulunduğu yer: Mutlulukya
Mesajlar: 5,993
Tesekkür: 49,758
6,229 Mesajinıza toplam 25,545 kez İyi ki varsın demişler.İyi ki varsınız iyi ki varız.
Işıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond reputeIşıldayan Safir has a reputation beyond repute
Standart Cevap: BEŞ SEVGİ DİLİ



Önce birincil sevgi diliniz olduğunu
düşündüğünüz şeyi yazın,
sonra diğer dört dili
önem derecelerine göre sıralayın.


Kendi birincil sevgi dilinizi keşfetmeniz için üç yol önermiştim.

1- Eşinizin yaptığı ya da yapmayı ihmal ettiği şeylerin hangisi sizi en çok üzer? Muhtemelen sizi en çok inciten şeyin zıttı sizin sevgi dilinizdir.

2- Eşinizden en çok neyi rica edersiniz? En sık istediğiniz şey, muhtemelen sevildiğinizi en çok hissetmenizi sağlayacak şeydir.

3- Eşinize sevginizi ne şekilde ifade edersiniz? Sevgiyi ifade etme yönteminiz, aynı zamanda sevildiğinizi hissetmenizi sağlayacak şeyin bir işareti de olabilir.

Bu üç yaklaşımı kullanmak muhtemelen birincil sevgi dilinizi belirlemenizi sağlayacaktır. size aynı derecede önemli görünen iki dil varsa ve birini diğerinin üzerine koyamıyorsanız, o zaman belki de iki diliniz vardır. Eğer öyleyse, bu eşinize büyük kolaylık sağlayacaktır; çünkü onun her ikisi de size sevgiyi güçlü bir şekilde iletecek iki seçeneği vardır.

İki tür insan birincil sevgi dilini keşfetmekte güçlük çekebilir. İlki, sevgi deposu uzun süredir dolu olan kişidir. Eşi ona olan sevgisini birçok şekilde ifade etmiştir ve o bu yollardan hangisinin ona sevildiğini hissettirdiğinden emin değildir. Yalnızca sevildiğini biliyordur. İkincisi ise, sevgi deposu sevildiğini hissetmesini sağlayan şeyin ne olduğunu hatırlamayacak kadar uzun süredir boş olan kişidir. Her iki durumda da aşık olma yaşantısına geri dönüp, kendinize "O günlerde eşimde sevdiğim neydi? Onun yaptığı veya söylediği şeylerin hangileri bende onunla olma isteği uyandırdı?" diye sorarsanız, bu anıları uyandırırsanız, bu size birincil sevgi diliniz hakkında bir fikir verecektir. Başka bir yaklaşım ise, kendinize "Benim için ideal eş nedir? Eğer mükemmel bir eşim olsaydı nasıl biri olurdu?" diye sormaktır. Hayalinizdeki mükemmel eş size birincil sevgi dilinizin ne olduğu konusunda bir fikir verebilir.

Bütün bunlardan sonra, son bir önerim daha var: Önce birincil sevgi diliniz olduğunu düşündüğünüz şeyi yazın, sonra diğer dört dili önem derecelerine göre sıralayın. Eşinizin birincil sevgi dili olduğunu düşündüğünüz şeyi de yazın ve dilerseniz diğer dört dili de önem derecelerine göre sıralayın. Eşinizle oturup, onun birincil sevgi dili olduğunu tahmin ettiğiniz şeyi tartışın. Sonra birbirinize birincil sevgi diliniz olduğunu düşündüğünüz şeyi anlatın.

Bir kez bu bilgiyi paylaştıktan sonra, aşağıdaki oyunu üç hafta boyunca haftada üç kez oynamanızı öneriyorum. Oyunun adı "Depo Kontrolü" ve şöyle oynanıyor: Eve geldiğinizde, biriniz diğerinize "Bu gece sevgi depon on üzerinden kaçı gösteriyor?" diye sorar. Sevgi deponuza sıfırla on arasında bir ölçüm oranı verirsiniz. Sıfır boş demektir ve 10 "Sevgi doluyum ve daha fazlasını kaldıramam" anlamın gelir. Eşiniz sorar: "Deponu doldurmak için ne yapabilirim?"

Yanıt olarak eşinizin o akşam yapmasını ya da söylemesini istediğiniz bir şey önerirsiniz. İsteğinize elinden geldiğince karşılık verecektir. Sonra aynı oyunu diğeriniz üzerinde tekrarlarsınız. Böylece her ikiniz de sevgi deponuzda bir ölçüm yapma ve deponuzu doldurmak üzere bir öneride bulunma fırsatına sahip olursunuz. Bu oyunu üç hafta boyunca oynarsanız onu benimsersiniz ve bu, evliliğinizde sevgi ifadelerini teşvik eden neşeli bir yol olabilir.

Bir keresinde evli bir erkek şöyle demişti: "Şu depo oyununu sevmiyorum. Karımla bu oyunu oynadık. Eve geldim ve ona 'Bu akşam sevgi depon on üzerinden kaçı gösteriyor?' diye sordum. 'Yedi civarında' dedi. 'Onu doldurmak için ne yapabilirim?' diye sordum. 'Benim için bu gece yapabileceğin en harika şey çamaşırları yıkamaktır.' dedi. 'Sevgi ve çamaşırları yıkamak? Anlamıyorum' dedi."

"Sorun bu işte" dedim. "Belki de siz karınızın sevgi dilini anlamıyorsunuz. Sizin birincil sevgi diliniz nedir?"

Hiç duraksamadan "Fiziksel temas, özellikle de cinsel olanı" dedi.

"Beni dikkatlice dinleyin" dedim. "Eşiniz fiziksel temas yoluyla sevgisini ifade ettiğinde duyduğunuz sevgi, onun siz çamaşırları yıkadığınızda duyduğu sevgiyle aynıdır."

"Ben çamaşır yıkayınca orgazm mı oluyor yani?" diye bağırdı. "Eğer bu onun bu kadar iyi hissetmesini sağlıyorsa, her gece çamaşır yıkayacağım."

Sırası gelmişken, eğer hala birincil sevgi dilinizi keşfedemediyseniz, bu oyunu oynamaya devam edin. Eşiniz size "Deponu doldurmak için ne yapabilirim?" diye sorduğunda, önerileriniz birincil sevgi diliniz etrafında kümelenecektir. Beş dilinin beşinden de ricalarınız olabilir fakat birincil sevgi dilinizi merkez alan ricalarınızın sayısı daha çok olacaktır.

Belki bazılarınız içinizden Illinois, Zion'da yaşayan Raymond ve Helen'ın bana söylediklerini söylüyorsunuzdur. "Dr. Chapman, bütün bunlar iyi hoş da, ya içinizden eşinizin sevgi dilini konuşmak gelmiyorsa?"

Yanıtımı "Sevgi Bir Seçimdir" başlğında vereceğim.

__________________
Işıldayan Safir isimli Üye şimdilik offline konumundadır Offline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


BEŞ SEVGİ DİLİ

Duygusal Yaşam Klubü ve İlişkiler BEŞ SEVGİ DİLİ Konusunu hayatimdegisti.com Konuğumuz olarak inceliyorsunuz hayatimdegisti.com sitemizde yaşamınızı hemen degistirecek bir cok telkinli hipnoz mp3 vardir tesaduf eseri de buradaysanız mutlaka inceleyiniz üst link TelkinCD tıklayınız Sevgi Dili 5: Fiziksel Temas Fiziksel temasın sevgiyi iletmenin bir yolu olduğunu uzun süredir biliyoruz. Çocuk gelişimi alanında yapılan birçok araştırma şu sonuca ulaşıyor: Dokunarak sevilen, kucaklanan ve öpülen çocuklar, uzun süre fiziksel temastan mahrum bırakılmış çocuklardan daha sağlıklı bir ...

ayrıca bu konularda arama yapan konuklarımız var İlişkiler telkin cd indir izle İstanbul İlişkiler nerededir kimdir İlişkiler çekirdek inanç temizliği İzmir bursa İlişkiler hipnoz İlişkiler olumlama seminerleri eğitimi çaresi tedavisi İlişkiler hakkında bilgi bilinçaltı telkin cd telkin mp3 İlişkiler kuantum düşünce kitap haberi


WEZ Format +3. Şuan Saat: 02:58 AM.


Powered by vBulletin® Version 3.8.8
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.