İBRAHİM SARAÇOĞLU SUYUN FAYDALARI     
 
   Suyun önemini daha iyi vurgulayabilmek için, ben ona “beyaz kan” diyorum. İnsanın yemek yemeden birkaç hafta yaşaması mümkündür. Su içmeden ise insan ancak birkaç gün yaşayabilir.  Prof.Dr. İbrahim Adnan SARAÇOĞLU     Değerli okuyucu, bugün sizlere sudan bahsetmek  istiyorum. Suyun yerini hiçbir şey dolduramaz. Etin, sütün, tahılın,  sebzenin veya meyvenin alternatiflerini bulabilir ve aralarında seçim  yapabilirsiniz. 

Suyun alternatifi kesinlikle yoktur. 
Suyun önemini daha iyi vurgulayabilmek için, ben ona “
beyaz kan” diyorum. İnsanın yemek yemeden birkaç hafta yaşaması mümkündür. Su içmeden ise insan ancak birkaç gün yaşayabilir. 
Yapılan  araştırmalar, kadınların erkeklere göre daha az su tükettiklerini  göstermiştir. Halbuki, kadınlar bir bilseler ciltteki kırışıklıkların  oluşumunda ve artmasının arkasında az su içmenin yattığını... Cildin  taze ve canlı görünmesinde vücudun ihtiyacı olan yeterli suyun alınması  çok önemlidir.
 Günde en az 1.5 litre su içmeyi alışkanlık haline getirmek gerekir.  Susayınca su içilir diye bir kural yoktur. İster susayın ister  susamayın, gün boyu en az 1.5 litre su içmeyi ihmal etmeyiniz. Hele gece  yatağa giderken içeceğiniz bir bardak suyun hikmeti saymakla bitmez...  
Normal  kilosu olanlar, fazla kilosu olanlara göre vücutlarında daha fazla su  tutarlar. Normal kilonun üzerine çıkıldıkça vücut daha az su içerir.    Yumuşak suyun etkileri 
Vücudumuzun ihtiyacı olan  oksijeni bir tek havadan almayız. Hücrelerimiz tıpkı bir elektroliz  reaksiyonunda olduğu gibi suyun moleküler yapısında bulunan oksijeni de  kullanarak oksijen ihtiyacını karşılar. 
Suların sertliği üzerine pek  çok spekülasyon var. Değerli okuyucu, suyun sertlik derecesinin insan  sağlığı üzerinde herhangi bir olumsuz etkisi yoktur. Aksine, yumuşak  suların insan sağlığı üzerinde olumsuz etkisi vardır. Azor adalarında   ve İskandinav ülkelerinde kalp-damar rahatsızlıkları yüksektir.  Bunun  nedeni içme sularının yumuşak olması olarak açıklanmaktadır. Suyun  yumuşak olması demek, içerdiği tuzların (kalsiyum, magnezyum,  potasyum...) miktar olarak az bulunması demektir. Yumuşak su içilmesi  demek, vücuttan tuz emilmesi demektir. Yumuşak suda potasyum miktarı da  düşük olduğundan dolayı, yumuşak su içildiğinde vücudumuzdan potasyum  uzaklaştırılır. 
Kalp kaslarında çok önemli görevi bulunan potasyum, azaldığı taktirde, kalpte ritim bozukluğuna sebep olabilmektedir. Kabızlığa karşı 
 Kabızlık şikâyetine karşı her öğünde sofradan  kalkmadan önce en son olarak iki bardak su içme alışkanlığını edinmek,  kabızlığın çözümünde önemli bir destekleyicidir. Vücudumuzun önemli bir  yüzdesi su içermektedir. Bu yüzde oranı yağ dokusuna bağlıdır. Vücut ne  kadar yağlı ise su da o oranda daha az olacaktır. Kısaca, şişman bir  insan fazla yağ içerdiğinden, zayıf bir insana göre vücudunda daha az su  bulunur. Bazı kişiler susuzluklarını daha sağlıklıdır düşüncesiyle  bitkisel çay veya taze sıkılmış meyve sularıyla gidermeye çalışır. Bu  yanlış bir uygulamadır. 
Vücudunuzu meyve suyu ile yıkayabilir misiniz? Öyleyse susadığınızda da susuzluğunuzu sadece ve sadece su ile gideriniz.  Saç ve tırnak sağlığı için
 Tırnak sağlığı büyük oranda yeterli su alıp  almadığımıza bağlıdır. Saçlara canlılık ve parlaklık veren yine  vücudumuzun ihtiyacı olan suyu dengeli olarak alıp almadığımıza  bağlıdır. Günlük ihtiyacımız olan suyu tüketmediğimiz taktirde saçların  parlaklığı veya canlı görüntüsü kalıcı değildir. İdrarınızın rengi  koyulaşmış ise biliniz ki vücudunuz susuz kalıyor ve böbreğiniz  zorlanıyor demektir. 
Rengi açılana kadar gün içerisinde su içiniz. Eğer bir-iki gün içerisinde rengi hâlâ açılmıyorsa mutlaka hekiminize danışınız. Selülit oluşumuna karşı 
 Selülit oluşumunu hızlandıran birinci sıradaki  etken, az su tüketilmesidir. Normalden ne kadar az su içilirse, selülit  oluşumu da o kadar hızlı olur. Böbreğin sağlıklı çalışması, yeterli  miktarda su tüketmemize bağlıdır. Bazı insanlar günde yedi-sekiz bardak  çay veya kahve içtiklerinden vücutlarına bu yolla yeterli su aldıklarını  sanırlar. Gerek kahve ve gerekse de çay, diüretik özelliği olan etkin  maddeler içerdiklerinden, idrar yoluyla vücudumuzdan fazla su atılmasına  neden olurlar. 
Bu nedenle, fazla çay veya kahve içenlerin ayrıca su içmeleri gereklidir.  Toksinlerin atılabilmesi için
 Vücudumuzdan toksinlerin atılabilmesi, gün  içerisinde yeterli ölçüde su tüketmemize bağlıdır. Organlarımızın  sağlığı için gün boyu vücudumuzun ihtiyacı olan en az bir buçuk litre  suyu tüketmemiz gerekir. Yeterli derecede su içilmesi kanın rahat  akışını sağlar. Kanın rahat akması demek, kalbimizin de rahat çalışması  demektir. Yeterli ölçüde suyun vücuda alınması kalbin yükünü hafifletir.  Bu sayede kandaki oksijen daha hızlı bir şekilde tüm vücuda dağılır.  Oksijen dağılımı ne kadar başarılı ise organlar da o kadar sağlıklı  çalışır.